Ekrem İmamoğlu'ndan YSK'nın gerekçeli kararına ilişkin açıklama: Dağ fare doğurdu, tam bir gerekçesiz karar

YSK'nın İstanbul seçimlerini iptal etmesine ilişkin gerekçeli kararının açıklamasının ardından Ekrem İmamoğlu, "Dağ fare doğurdu bir kere 250 sayfa bana göre hiçbir şey ifade etmiyor" dedi.

Haber Global'de Erdoğan Aktaş'ın sunduğu programa konuk olan Ekrem İmamoğlu YSK'nın gerekçeli kararı için, "Bu gerekçeli karar dediğimiz şey tam bir gerekçesiz karar" ifadelerini kullandı.

YSK'nın oy çalındığı iddialarına gerekçeli kararda yer vermemesini hatırlatan İmamoğlu, Binali Yıldırım ve AKP'lilerin 'oy çaldılar' dediğini hatırlatarak, "Çıkacaklar şimdi televizyonlara iftar sofralarında 16 milyon insandan kocaman bir özür dileyecekler. Yetmez, tövbe istiğfar edecek. İftira ettik diye. Bu ifitradır. Ben niye feryat ediyorum. Çaldılar? Kime çaldılar. Şimdi 2 kişiyiz orada, çaldı diyeceğim. Kime diyeceğim? İki kişiyiz burada" dedi.

İmamoğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:

"Dağ fare doğurdu bir kere 250 sayfa bana göre hiçbir şey ifade etmiyor. Sadece 100 sayfaya yakını A.B, A.P gibi isimler yazılmış. Edebiyat dersinde eğer derse çalışmamışsanız sayfalarca yazı yazarsınız. Edebiyat öğretmeni de size koca bir sıfır verir. Bu gerekçeli karar dediğimiz şey tam bir gerekçesiz karar. Sıfır gerekçe.

Sonuca tesir etti deniyor ya. Bize bir oran verin rakibim kaç oy aldı, ben kaç oy aldım. 17 gündür bu işe çalışıyorsunuz. Alıp bu sandıkları istatistiki olarak döküp neden altına yazmadınız?

Eğer tesir varsa işinizi kolaylaştırın. Ekrem İmamoğlu kaç oy aldı sayın Binali Yıldırım kaç oy aldı? Niye farazi konuşuyorsunuz. Sayın Yıldırım’ın aldığı oy belli İmamoğlu’nun aldığı oy belli.

Çıkacaklar şimdi televizyonlara iftar sofralarında 16 milyon insandan kocaman bir özür dileyecekler. Yetmez, tövbe istiğfar edecek. İftira ettik diye. Bu ifitradır. Ben niye feryat ediyorum. Çaldılar? Kime çaldılar. Şimdi 2 kişiyiz orada, çaldı diyeceğim. Kime diyeceğim? İki kişiyiz burada.

Gerekçeli karar değil gerekçesiz kararla insanların adalete olan duygularını yok edeceksiniz. Özür dileyecekler. Tövbe ederler mi etmezler mi bilemem kendilerine kalmış.

Ey YSK’daki demokrasiyi katleden insanlar, zihinlerinizi netleştireceksiniz. Kamu görevlisi olmayan 700 küsür sandık. Sayım döküm cetveli olmayan 184 sandık. Mükerrer de olabilir. Ben 800 küsür sandık diyorum. Sonuca tesir edecek ne kadar oy var? Ben o sandıklarda 50 bin oy fark mı atmışım? Belki de sayın Yıldırım önde çıkmış.

Biz YSK’daki hukuk düzenine Türkiye’nin geleceğini düşünenen tüm hukukçuların katkılarıyla o 7 insanın eline kullanabilecekleri, şaibe üretebilecekleri durum vermemek için çalışıyoruz. Bu karar aslında 6 Mayıs’taki facia kadar önemlidir. Bir o kadar da yok hükmündedir, önemsizdir.

Türkiye’nin önüne sıkıntı koyuldu. Biz diyoruz ki 1: Emaneti geri alacağız. 16 milyon insanın emaneti gasp edildi. 2. AK Partili hemşehrimin yarın partisinde ya da bir başka partide siyaset yapabilmesi için mücadele edeceğiz.

(Ahmet Hakan'ın programının kesilmesi) "Ahmet Hakan Bey ile hiçbir hususi problemim yok. Beni yayına çağırdığı için teşekkür de ederim. Ancak kurumu aklamıyorum. Çünkü Sayın Hakan bana ‘Süremiz doldu’ dedi. ‘Anlattığımı bitireyim’ dedim. ‘Süremiz doldu’ dedi. Programı kesmek zorunda kaldı. Rejiden telefon mu geldi bilemem tabii işleyişi. Bu beni üzdü tabii. Bu suç kimindir bilemem, rejinin mi, rejiye telefon açanın mı? Benden sonra yarım saatlik bir ara var ve hiçbir program yayınlanmadı. En azından sözünüzü bitirin diyebilirlerdi. Bunu demediler. Tarafsız Bölge programının tekrarı gece yarısı yayınlanır normalde. Ancak o gün programı yayınlamadılar. Beni kimden kaçırıyorsunuz? Kurumun politikalarını beğenmediğim için çok da önemli değil. Beni çağıran her yere giderim. Özellikle rakibimle münazara isterim. Oturalım İstanbul’u YSK sürecini konuşalım.

(STV'de programa çıkması) Ben NTV'ye de çıktım, Lig TV'ye de çıktım, Yeni Şafak Grubunun yayın organı TVnet'e de çıktım. Eski bir Trabzonspor yöneticisiydim. Sayın cumhurbaşkanı 'çalıştığı yer' diyor. Ben oralara konuk olarak katıldım. Davet edildiğim yere gittim. Efendim FETÖ'cü metöcü. Aynaya baksınlar. Ben kimseyi övmedim, kimseye methiyeler düzmedim. Kimsenin peşinde koşmadım, kimseden icazet alarak siyasete girmedim. Kimseden icazet alarak parti değiştirmedim. Benim yaşamım çok nettir, şeffaftır. Hakkımızda bir sürü soruşturmalar var diye yazıldı, çizildi. Hakkımda açılmış tek dava yok."