loading
close
SON DAKİKALAR

Erdoğan: Nefret söylemleriyle mücadele insanlık olarak hepimizin ortak vazifesidir

Erdoğan: Nefret söylemleriyle mücadele insanlık olarak hepimizin ortak vazifesidir
Tarih: 27.01.2021 - 11:52
Kategori: Siyaset

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,"Holokost, Bosna, Ruanda, Kamboçya gibi trajedilerin tekerrür etmemesi için uluslararası toplum harekete geçmelidir. Bilhassa dijital platformların ve basın-yayın organlarının da etkisiyle artan İslam düşmanlığı ve yabancı karşıtlığına artık ‘dur’ denilme...

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından Dışişleri Bakanlığı iş birliğinde, dünyada geçmişte yaşanan bütün soykırımları hatırlayıp kurbanları anmak ve benzer acıların yaşanmaması için uluslararası topluma “barış” sorumluluğunu hatırlatmak amacıyla hazırlanan “weremember.gov.tr” adlı internet sitesi, Birleşmiş Milletler tarafından Uluslararası Holokost’u Anma Günü olarak kabul edilen 27 Ocak’ta açıldı.

İngilizce olarak yayına başlayan sitede, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın video mesajı yer aldı.

Erdoğan'ın açıklaması şöyle:
"İnsanlık olarak zor bir dönemden geçiyoruz. Salgınla beraber ırkçılık virüsünün de giderek yaygınlaştığını görüyoruz. Cami, sinagog ve kilise gibi ibadethanelere yönelik şiddet eylemlerinde çok ciddi artış yaşanıyor. Etnik kimliği, dini, dili, dış görünüşü farklı olan toplum kesimlerine yönelik nefret suçlarının günden güne tırmanmaktadır. Irkçı terörün bugün toplumsal barışı ve insanların bir arada yaşama iradesini dinamitleyen bir güvenlik tehdidine dönüşmüştür. Oysa geride bıraktığımız asırda meydana gelen elim hadiseler, ırkçı ideolojilerin ne tür acılara yol açabileceğini göstermiştir. Milyonlarca insanın hayatını kaybettiği Holokost, Bosna, Ruanda ve Kamboçya soykırımlarının işaretleri, bu katliamlardan çok önce, sistematik ayrımcılık, ötekileştirme ve artan nefret söylemleriyle kendini belli etmiştir. Bu soykırımlardan her biri, uluslararası topluma sorumluluğunu hatırlatan canlı birer örnektir.

Nefret söylemleriyle mücadele, sadece mağdurların değil, insanlık olarak hepimizin ortak vazifesidir. Bu, ahlaki bir tavrın ötesinde, 1948 tarihli Birleşmiş Milletler Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesine göre de ahdi bir yükümlülüktür. Milletlerarası örgütlerin, hükümetlerin, medyanın, siyasetçilerin, sivil toplumun, dini grupların ve kanaat önderlerinin her birinin bu kapsamda üstlenmesi gereken önemli roller bulunuyor.

Asırlardır farklılıkları barış içinde bir arada yaşatan ülke olarak, başta Medeniyetler İttifakı girişimi olmak üzere üyesi olduğumuz uluslararası platformlarda bu yönde çaba sarf ediyoruz. Uyguladığımız açık kapı politikasıyla inancı, dili, kökeni ne olursa olsun, hiçbir ayrım yapmadan Türkiye’ye sığınan herkese sahip çıkıyoruz. Holokost, Bosna, Ruanda, Kamboçya gibi trajedilerin tekerrür etmemesi için uluslararası toplum harekete geçmelidir. Bilhassa dijital platformların ve basın-yayın organlarının da etkisiyle artan İslam düşmanlığı ve yabancı karşıtlığına artık “dur” denilmelidir.
Dışişleri Bakanlığımız ile İletişim Başkanlığımızın öncülüğünde hayata geçen bu projeyi, nefret suçlarıyla mücadeleye yapılmış anlamlı bir katkı olarak değerlendiriyorum. Bu vesileyle soykırım kurbanlarının hatıralarını saygıyla anıyor, her türlü ayrımcılığın son bulacağı, insanlığa karşı suçların yaşanmayacağı bir gelecek temenni ediyorum."

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları