loading
close
SON DAKİKALAR

Çocuklarına Arapça isim koymak isteyenlere

Can Ataklı
Tarih: 17.12.2023
Köşe: Günlük Yazılar
Kaynak: Can Ataklı - Korkusuz

Can Ataklı; İşte en eski Türk anayasası

YENİ ÖĞRENDİM

İşte en eski Türk anayasası

Anayasa bir toplumun temel taşıdır.

Toplumsal uzlaşmanın yazılı halidir.

Bu nedenle bizde olduğu gibi dünyanın bütün ülkelerinde de anayasaya karşı işlenen suçlar için en ağır cezalara öngörülür.

İşin aslına bakarsanız Türkiye artık bu evrensel kuralın dışında.

İktidar bir darbe yaptı ve anayasa ruhunu öldürdü, anayasayı neredeyse ortadan kaldırdı.

Geçen hafta 730 yılında yazılmış Bilge Kağan yasalarını buldum.

Türkler binlerce yıl ayakta durabildiyse işte bu ve benzeri toplumsal kurallara uyarak başarılı oldu.

Türklerin ilk anayasası olarak da kabul edilen, son derece sade dille ve taşa yazılmış, töre niteliğindeki bu maddeleri size de sunmak istedim.

  1. Tengri (yaratan) tektir.
  2. Her kim ki, Tengri’den kut almak dilerse, başkasına yakarmasın.
  3. Bir İl (Ülke), bir Kağan, bir Tengri.
  4. Bir kına iki kılıç girmez. Bir hatun iki er alamaz ve bir budunda iki töre olmaz. Töre tektir. Töre kesin ve keskindir. Kim ki, töreye uya kutlanır. Kim ki, töreye kıya katlanır.
  5. Kimse töreden üstün değildir. Dirlik ve birlik için töre budur.
  6. Bir çoban sürüsünden, bir er ailesinden, bir Kağan budunundan sorulur.
  7. Her er eşine, atına, pusatına sahip çıkacak.
  8. Ana-babaya ve ataya tazim (saygı) duyulacak.
  9. Hısmına sarılacak, komşusunu gözetecek.
  10. Er kişi yalan söylemeyecek.
  11. Mal çalan, mülk çalan misliyle ödeyecek. Hesabı ya malıyla ya canıyla sorulacak.
  12. Kim ki, bir ırza musallat olursa, canından olacak.
  13. Her kim olursa olsun haksız, aldatıcı iş tutarsa hesabı hemen sorulacak.
  14. Cenkten beri duran ya da kaçan tamuya (cehennem) uçacak.
  15. Aman dileyene kılıç üşürülmeyecek, sığınana arka dönülmeyecek.
  16. Baş kaldıranın başı alınacak, hak isteyenin hakkı verilecek.
  17. Kimse kimseye üstünlük taslamayacak. Ne ak etin karadan ne karanın kızıldan, ne kızılın sarıdan farkı olmayacak.
  18. Kin ve gururdan uzak olunacak.
  19. Mazluma merhamet, zalime azap duyulacak.
  20. Zayıfa, yaralıya, çocuğa ve kadına el kaldırılmayacak.
  21. Kızı isteyen Kağan da olsa, bey de olsa, kız istediğine verilecek.
  22. Gereksiz yere ağaç kesmeyeceksin, suyu kirletmeyeceksin.
  23. Bilmeyip de bildim demeyeceksin, bilene danışacaksın.
  24. Bugünün işini yarına bırakmayacaksın.
  25. Kusur görmeyecek, kusur aramayacaksın.
  26. Güçlüyken affet, zayıfken sabret.
  27. Yazgına asi olma.
  28. Yaptığın iyiliği unut, yapılan iyiliği unutma.
  29. Herkes adaletle iş görecek.
  30. Her ne edersen et, yargılanacağını her daim akılda tut.
  31. Milletine yaban kalma. İpeğin iyisine, sözün güzeline kanma, onlara boyanma.
  32. Kağan o dur ki, adaleti üstün tutsun, töreyi yaşatsın. Töre yok olursa, İl yok olur. İl olmazsa, budun kul olur.
  33. Ey Türk Oğuz beyleri, ey milletim işitin! “Üstte mavi gök çökmedikçe, altta yağız yer delinmedikçe senin İlini ve töreni kim bozabilir?

BUNU YAZMAK GEREK

Çocuklarına Arapça isim koymak isteyenlere

Son yıllarda çocuklara Arap isimleri koymak moda oldu.

Erkeklerde en çok Muhammed adı konuluyor.

Kızlarda ise Saniye, Rabia çok revaçta.

Bu isimlerin konulmasındaki temel amaç bunların Kuran’ı Kerim’de geçiyor olması.

Bir isim Kuran’ı Kerim’de geçince sanki kutsal gibi algılanıyor.

Oysa çok konulan bazı isimlerin anlamları hiç de hoşa gidecek cinsten değil aslında.

Örneğin Sanem Arapça’da put anlamına geliyor. Bizde ise Sanem çok güzel kadın anlamına kullanılıyor.

Necla (Nejla) aslında şaşı göz anlamında ama güzel göz diye tanımlayan da var.

Hazreti Muhammed’in kızlarından birinin adı olan Gülsüm yuvarlak yüzlü güzel kız anlamı taşıdığı gibi gariban, zavallı anlamına da geliyor.

Cennet bahçesi olarak bilinen İrem bazı kayıtlara göre sahte cennettir. Allah’ın gazabına uğrayanların gideceği cennet görünümlü cehennemdir.

Kız çocuklarına Kuran’ı Kerim’de geçtiği için sıkça konulan Aleyna esenlik ve güzellik anlamında olduğu gibi üstümüze bela, sıkıntı aksın anlamına da gelir.

Bekir, deve yavrusu demektir.  Pek çok dindar oğluna Hazreti Ebubekir’den alınma Bekir adını koyar. Oysa Hz. Ebubekir’in gerçek ismi Abdullah’tır, Ebubekir lakabıdır.

Rümeysa her ne kadar gökyüzüdeki en büyük yıldız anlamında olsa bile gözü çapaklı kadın olarak da kullanılır.

Çok kullanılan isimlerden Vahide, Saniye, Selase, Rabia gibi isimler konur. Ancak Vahide birinci, Saniye ikinci, Selase üçüncü, Rabia dördüncü demek oluyor.

Çünkü Arap kültüründe kız çocuklar değersizdi, pek çok baba kız çocuklarına ad vermek yerine numara verirdi.

KOMİK

Kızım seni kime vereyim?

Çocukluğumda duyduğum bir türkü vardı.

Baba kızına kiminle evlenmek istediğini sorarak bazı isimler sayar.

Kız da hepsine bir bahane bulur, sadece Engin’e varacağını söyler.

“Onun adı Engin babası zengin” diye nakaratı vardır türkünün.

Erhan Tığlı bundan esinlenerek mesleklere göre derlemiş bu türküyü bir taşlama olarak

Birlikte okuyalım;

Kızım seni memura vereyim mi?

İstemem babacığım, istemem

Onun adı memur, dertleri yağmur

İstemem babacığım, istemem

Kızım seni işçiye vereyim mi?

İstemem babacığım, istemem

Onun adı işçi, bitiktir işi

İstemem babacığım, istemem

Kızım seni esnafa vereyim mi?

İstemem babacığım, istemem

Onun adı esnaf, hiç yoktur insaf

İstemem babacığım, istemem

Kızım seni aydına vereyim mi?

İstemem babacığım, istemem

Onun adı aydın, aç kalır her gün

İstemem babacığım, istemem

Kızım seni yazara vereyim mi?

İstemem babacığım, istemem

Onun adı yazar, hapislerde yatar

İstemem babacığım, istemem

Kızım seni dolara vereyim mi

İsterim babacığım, isterim!

Onun adı dolar, değeri hep artar

İsterim babacığım, isterim!

SOSYAL MEDYADAN

300 yıl uyuyan 7 uyurlar

Altına yorum yazmaya bile gerek yok.

Lokanta sahibi “Nedir bu fiyatlar kardeşim?” diyenlerden usanmış çareyi böyle bir not yazmakta bulmuş.

Anormal fiyat artışlarını daha iyi anlatmak için kitaplar yazmaya gerek kalmamış.

ÇOK GÜLDÜM

Pazar için üç fıkra

Bu hafta yine Yıldırım Tuna’dan üç fıkramız var

Birlikte okuyalım;

İlk evlilik kavgası

Düğünden 3 hafta sonra gelin perişan bir şekilde nikah şahitliğini de yapan aile büyüklerinden birinin ofisine gitmiş, “Efendim” demiş ağlayarak, “Eşimle ben çok kötü bir şekilde kavga ettik.. Bitti yani!”

“Sakin ol meleğim” demiş yaşlı adam masasından kalkıp kızın saçını okşayarak, “Benim şahit imzası attığım  evlilikler öyle kolay kolay bitmez.. Evlilikte kavgalar işin tuzu biberi gibidir. İlk kavganız tabii ki olacaktı. Mühim olan bundan sonra dikkat etmek.”

Kız “Ben de sizi o nedenle aradım..” diye cevap vermiş sakinleşip gözyaşlarını silerek, “Cesedi şimdi ne yapacağız?..”

En etkili doğum kontrolü

İki kız konuşuyorlar;

- En etkili doğum kontrol hapı hangisi?

- Aspirin.

- Hadi canım? Ciddi misin?

- Evet, çok ciddiyim.. Annem öğretti. Bir aspirin alıyorsun, bir partiye ya da arkadaş toplantısına gittiğinde oturup iki dizinin arasına sıkıştırıyorsun ve bütün bir gece o aspirinin yere düşmemesi için elinden geleni yapıyorsun!”

Kadınların genel özelliği

Geçirdiği kaza sonrası komaya giren kadını yaşama döndürmekte zorlanan doktorlar, son çare olarak yoğun bakıma kocasını getirtmişler, kadının yatağının başında doktor üzücü durumu açıklamış,

“Uyandıramıyoruz onu” demiş, “Onu lütfen siz konuşturmaya çalışın. Size de cevap vermezse yapacak bir şeyimiz kalmıyor.”

“O zaman bir şeyler yapın doktor” demiş kocası muzip bir şekilde karısına çaktırmadan bakarken, “O daha 43 yaşında.” Karısı anında mırıltılarla cevap vermiş;  “35!”

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları