loading
close
SON DAKİKALAR

Çeteleri ararken

Melih Aşık
Tarih: 20.12.2013

Melih Aşık; Sokaktaki adama Başbakan ne yapıyor diye sorarsanız size şunu söyleyecektir; skandalın üstünü örtmeye çalışıyor...

Hedefe çeteleri koymak, polis müdürlerini görevden almak, savcılara gözdağı vermek... Darbe, komplo, faiz lobisi, dış tezgah, yabancı ajan diye hayali düşmanlar sıralamak... Ama hırsızlanan paralardan hiç söz etmemek... Sokaktaki adama Başbakan ne yapıyor diye sorarsanız size şunu söyleyecektir; skandalın üstünü örtmeye çalışıyor...
Teknik takip fotoğraflarının, kasalardan çıkan paraların, ayakkabı kutusundaki 4,5 milyon doların fotoğrafları görünmese olay belki örtülebilirdi. Ama artık çok geç.
AKP’li Mehmet Metiner dün demeç veriyor:
“Emniyet’teki illegal yapı yargıda da olabilir.”
Uyanık arkadaş yargıya gözdağı veriyor. Ama dediğimiz gibi, vakit biraz geç... Kesin hükmü elbet yargı verecek. Ancak vatandaş mesajı aldı... Bunun için tweetlere bakmak kafi... Mesela:
“Askeri darbeden korkuyorlardı polis darbesine maruz kaldılar...”
“Adam ‘milyonları evde zor tutuyoruz’ dedi de inanmadık.”
“Hükümet çetesini arıyormuş. Ayna yok mu?”
“Para sayma makinesi elbet yatak odasında olur, adamlar paranın ırzına geçmiş.”
“Bazen suçu örtbas etme suçu suçun kendisinden bile daha ağır olur...”
“Ülkemiz için üç kuruşa çalışırken medyaya yansıyan tomarlar eşek yerine konulduğumuzu bir kez daha gösterdi.”
“Parasını bankada saklamayan tek banka müdürüne sahibiz... Bakınız Halkbank.”
“Camiye ayakkabı ile girdiler diye iftira atanlar, ayakkabı kutusuna cami ile girmişler.”
“Emniyet müdürlerini ölen çocuklarımız için değil, hırsız çocuklarınız için görevden aldınız!”

Yönetmelik buyrun!

Efendim, savcının soruşturmada görevlendirdiği polisler neden bunu amirlerine söylememişler... Neden soruşturmada elde ettikleri bilgi ve belgelerden amirlerini haberdar etmemişler.
Bu suç(!) nedeniyle pek çok polis bulundukları görevlerden alınıp başka görevlere verilerek cezalandırıldı. Dün, eski bir savcı olan CHP İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz’ün, “savcı emriyle yürütülen soruşturmalarda polis adli zabıta görevi yapar. Dolayısıyla amiri ilgili savcıdır. Bu soruşturmalarda görev alan polis ilgili savcı dışında herhangi bir kimseye haber ve bilgi verirse suç işlemiş olur” şeklindeki sözlerine yer vermiştik. Bugün de konuyu düzenleyen “Adli Kolluk Yönetmeliği”nin 5. maddesini bilgilerinize sunalım.
“Md. 5... Adli kolluk, adli görevlerin haricindeki hizmetlerde üstlerinin emrindedir. Adli kolluk görevlilerine, adli görevi bulunmayan üstleri tarafından, yürütülen soruşturma ile ilgili emir ve talimat verilemez.”
***
Görevden alınan polisler kanuna uyup sır tutmakla suçlanıyor.
Birkaç hafta önce de Mehmet Baransu vatan haini ilan edilmişti hatırlarsınız.
Onun suçu neydi... Devlet sırrını açığa vurmak...
***
Peki polisler operasyonu üstlerine haber verselerdi ne olacaktı?
Böylece operasyon başlarken önlenecek, üstü örtülecekti.
Polislerin suçu hırsızı yakalamak...

DUKKA

AKP sözcüsü Bekir Bozdağ gizliliği ihlal eden savcılar hakkında şuç duyurusu yapmış! Ergenekon, Balyoz, Şike, KCK, Poyrazköy gibi davalarda bu hiç akıllarına gelmemişti. Tam tersine o davalar sırasında AKP medyasıyla Cemaat medyası tam bir uyum halinde savcılardan aldıkları gizli bilgileri şişirerek yayınlıyorlardı. Birisi gözaltına alınmaya görsün. Yandaş yazarlar ekrana fırlayıp sorgudaki adama hayali suçlar yakıştırıyorlardı. Bu yüzden çok sayıda davaya muhatap olan bir gazeteciyi AKP’den milletvekili bile yaptılar. Ne demişler: Men dakka dukka...Yani bugün bana yarın sana...

Anlaşıldı... Andımız, içinde geçen “Türküm” sözcüğü için değil,
“Doğruyum” sözcüğü içi kaldırmış...
***
Bakanlara operasyon üzerine
46 polis müdürü görevden alındı.
Aynı iktidar
Gezi direnişinde gençlerin canını alan polislere
“destan yazan kahraman” diye ikramiye veriyordu.
Akif Kökçe

HIRS

Bir - iki hafta önce, haber gazete manşetlerini süslemişti;
“Hırsız yakalayan polise bir maaş ikramiye verilecek.”
Peki bugün olan ne? Milyonlarca dolarlık hırsızlığı ortaya çıkaran polise ikramiye yerine ceza veriliyor. Keşke o çağrı yapılırken hırsızdan kastedilenin “küçük hırsızlar” olduğu vurgulansaydı. Büyük hırsızlar polise yakalanmaz, sıkıştırılırsa polisi yakalarlar...

YARIN

En çok sorulan soru; bundan sonra ne olabilir...
Aydın Engin T24’te iki ihtimale değiniyor:
- Mesela Cemaat’in kasası olarak bilinen, medyada da var olan bir ünlü işadamı okkanın altına gidebilir. Yani altın yumurtlayan tavuğu kesebilirler. Sonra Cemaat hakkında Terörle Mücadele Kanunu uyarınca “terör örgütü” iddiası ile dava açılabilir... Hükümetin iş yapmasını engelleme, devlete sızarak devlet işleyişini tıkama gibi suçlama imkânları da var o yasada.

Melih Aşık - Milliyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları