loading
close
SON DAKİKALAR

Köy Işıkları

Melih Aşık
Tarih: 19.04.2022
Kaynak: Melih Aşık - Milliyet

Melih Aşık; Köy Enstitüleri yalnızca ideal öğretmeni değil ideal insanı yetiştirmeyi de amaçlamaktaydı.

Köy Enstitülerinin 82. kuruluş yıl dönümünde ülkenin aydınlanması için kurulmuş olan bu eğitim sistemi bir kez daha hatırlanıyor, bir kez daha anılıyor.

Bu arada bazılarımız Köy Enstitülerinin yeniden kurulmasını bile hayal edebiliyor. Oysa artık köy mü kaldı?

Ne var ki Köy Enstitülerinin kimi ilkeleri okullarımızda bugün de pekâlâ uygulanabilir.

Eğitimi ezbercilikten kurtarmak, çocuklara ve gençlere okuma alışkanlığını vermek, her öğrenciye bir müzik aleti kullanmayı öğretmek, her öğrenciye spor imkânı sağlamak, halk oyunları öğretmek gibi...

Köy Enstitüleri kültürlü ve üretken öğretmenler ve onların eliyle aynı niteliklere sahip öğrenciler yetiştirmeyi amaçlıyordu.

Enstitülerin babası İsmail Hakkı Tonguç’un koyduğu kurallardan biri şuydu:

“Enstitü öğrencileri doğru ve adalete uygun emirlere uymayı ana ilkelerden biri sayarlar. Haklı ve yerinde tenkitlere dayanırlar. Haksızlığa, kötülüğe boyun eğmez, bunları gidermek için gerekirse savaşırlar. İş hayatı içinde milli kültürün değerleriyle temas ede ede yetişen bu çocuklar yersiz ve olur olmaz şeylere öfkelenmeyi, öfkeli iken hüküm vermeyi kusur bilirler. İçlerini intikam, kin, kıskançlık, kibir, dedikoduculuk gibi hislerden temizlemeye var kuvvetleriyle çalışırlar.

Enstitü öğrencisi şahsi menfaatini ülke menfaatinin üzerinde tutmaz.”

Köy Enstitüleri yalnızca ideal öğretmeni değil ideal insanı yetiştirmeyi de amaçlamaktaydı.

NATO

30 üyeli NATO’ya iki aday ülke daha var: İsveç ve Finlandiya. İki ülke NATO’ya girmek için gerekli temasları başlattılar. Moskova, karşılık olarak, Baltık bölgesine nükleer silahlar nakledeceğini açıkladı. ABD içinde de bu iki ülkenin üyeliğine karşı olumsuz tepkiler gözleniyor. Örneğin deniyor ki:

“Rusya’nın Finlandiya ile 1340 kilometre uzunluğunda bir sınırı var. Bu uzun sınırda bir anlaşmazlık çıkabilir, iki ülke savaşın eşiğine gelebilir. Bu durumda ABD ve NATO Finlandiya’nın yanında Rusya’ya karşı savaşa girmek zorunda kalacaktır. Oysa böyle bir savaşta ABD’nin hiçbir çıkarı yoktur. Finlandiya gibi bir ülkeyi NATO’ya almak tehlikeli yükümlükler getirir. Unutmayalım; Almanya Polonya’ya saldırınca İngiltere o ülkeye verdiği savaş garantisi yüzünden Almanya ile  savaşa girmek zorunda kalmıştır. Oysa bunda hiçbir çıkarı yoktu.”

Yorumlar pek de haksız görünmüyor.

TEVFİK İLERİ

Köy Enstitülerinin kuruluş yıl dönümünde adı geçen siyasi figürlerden biri de Tevfik İleri’dir.

Demokrat Parti döneminin Milli Eğitim Bakanı olan Tevfik İleri, CHP iktidarı döneminde zaten işlevini yitiren Köy Enstitülerine kilidi vuran adam olarak bilinir. Siyaset tarihindeki en hızlı antikomünistlerden biridir.

Buyrun size onunla ilgili ilginç bir öykü...

Tevfik İleri, 1952 yılında Hasanoğlan Köy Enstitüsü’nü ziyaret etmiş, uzun süre kusur aramış, sonunda müzik salonunun orak şeklinde inşa edildiğini tespit etmiştir! Salonun havadan fotoğrafları da çekilmiş, orak şeklinde olduğu saptanmış, konu Meclis’e getirilmiş, salonun yıkılarak şeklinin düzeltilmesi kararı alınmıştır.

Kadere bakın ki... Her taşın altında komünizm arama hastalığı bir gün dönüp İleri’yi de vurmuştur...

Tevfik İleri, bir akşam Maltepe’de Devlet Tiyatrosu sanatçılarının kampına  davet edilmiş, akşam sanatçıların eğlenirken söylediği şarkılar arasında Rusların “Volga Volga” parçası da yer almıştır. Bu olay üzerine basında ve Meclis’te komünizm propagandasına alet olmakla suçlanınca kendini şöyle savunmuştur:

“Volga Volga şarkısını söylemek hiçbir zaman suç değildir. Eğer bu şarkının söylenmesi bir suç ve kötü bir unsur ise bu takdirde Puşkin’in eserlerini okumayı, Çaykovski’yi dinlemeyi de yasak etmek icap eder.”

Kadere bakın... Bu hızlı antikomünist sonunda kendisinin komünist olmadığını ispat etmek için uzun uzun dil dökmeye mecbur kalmıştır!

GÖÇ İDARESİ!

Göç İdaresi Başkanlığı sayıları 7 milyona kadar çıkan sığınmacıların sorunlarını çözmek için kuruldu. Onların kayıtlarını tutmak, düzenli şekilde yerleşimlerini sağlamak ve tabii ülkelerine geri dönüşleri için gereken önlemleri almak başta gelen görevleri arasında.

Başkanlığın internet sitesine girince çok ilginç bir manzarayla karşılaşıyoruz. Başkanlığın sekiz üst düzey yöneticisi bulunuyor. Bunlar; Başkan, Başkan Yardımcısı, beş genel müdür ve 1. Hukuk Müşaviri’nden oluşuyor. Tümünün ortak özelliği mi? Hiçbirinin koltuklarında “asil” olarak oturmuyor olmaları.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları