loading
close
SON DAKİKALAR

Kooperatif bayramı

Melih Aşık
Tarih: 20.11.2025
Kaynak: Melih Aşık - Milliyet

Melih Aşık: Mevzuya dönersek... Tekir Kooperatifi’nin kurulduğu 30 Haziran günü Türkiye’de Kooperatif Bayramı ilan edilmiş, her yıl kutlanmış, ancak Demokrat Parti iktidarıyla birlikte bu bayram tarihe karışmıştır.

Unutulan daha doğrusu unutturulan bayramlarımızdan söz etmiştik.

Ağaç Bayramı, Lozan Bayramı, Tayyare Bayramı gibi...

Bu arada önemli bir bayramı unutmuşuz:

“Kooperatif Bayramı”

Atatürk, 30 Haziran 1936’da İçel’in Tekir köyünde sahibi bulunduğu Tekir Çiftliği civarındaki üreticilerle birlikte bir tarım kredi kooperatifi kurmak üzere Ziraat Bankası’na bir dilekçe verir. Dilekçeyi 36 üretici imzalamıştır. Bu imzalardan ilki Kemal Atatürk’e aittir. (1934’te Atatürk soyadını aldıktan sonra imzasında Mustafa adını artık kullanmamıştır)...

Tekir Kooperatifi, ülkede tarım kredi kooperatiflerinin ilkidir. Atatürk daha önce de birçok vesileyle kooperatifçiliği öven, destekleyen konuşmalar yapmıştır. Ne var ki, Demokrat Parti ve sonradan gelenler bu örgütlenmeye aynı önemi vermemiştir. Türkiye’nin Konya vilayeti büyüklüğündeki Hollanda’nın bizim dört katımız tarım ürünü ihracatı yapmasının kooperatiflerle mümkün olduğunu herkes bilir ama bilmez görünür.

Mevzuya dönersek... Tekir Kooperatifi’nin kurulduğu 30 Haziran günü Türkiye’de Kooperatif Bayramı ilan edilmiş, her yıl kutlanmış, ancak Demokrat Parti iktidarıyla birlikte bu bayram tarihe karışmıştır.

Bugün Türkiye’nin (ciro yönünden) en büyük kooperatifi, temelini Atatürk’ün attığı TTKK yani “Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri”dir. Daha sonra sırasıyla Pankobirlik, Konya Şeker, Marmarabirlik, Trakyabirlik, Fiskobirlik, Çukobirlik, gelir...

SİNGEÇ

CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, yayınladığı X mesajında Dersim güzellemesi yapmış, söze Seyit Rıza’nın son sözleriyle başlamış:

“Ben sizin yalan ve hilelerinizle baş edemedim, bu bana dert oldu.

Ama ben de sizin önünüzde diz çökmedim, bu da size dert olsun.’

Alevi kültürünün hak ve adalet öğretisinin simge isimlerinden Seyit Rıza’yı, oğlu Resik Hüseyin’i ve onlarla birlikte darağacına yürüyen canlarımızı idam edilişlerinin 88. yılında hüzünle ve saygıyla anıyorum.

Darağacına giderken insanlığın ortak vicdanına ‘Evladı Kerbelayız; yazıktır, günahtır, zulümdür’ sözleriyle seslenen Seyit Rıza’nın ışığı, adaletin peşinden yürüyenlerin yolunda yanmaya devam ediyor.”

Seyit Rıza kimdir? Cumhuriyet’e baş kaldıran, devlet içinde devlet kurmaya kalkan, Singeç köprüsünde 33 askeri şehit eden isyancı değil mi? Seyit Rıza’nın ışığında yürümek varken CHP’de ne işi var Orhan Beyin?

VEKİL

Bir davanız var. Bir avukatla anlaştınız. Onu vekil tayin ettiniz. Dava görüldü. Şu veya bu şekilde sonuçlandı. Avukatın vekillik görevi sona erdi. Parasını verdiniz. Teşekkür ettiniz. Vedalaştınız...

Siz bu avukata, yani vekilinize, işiniz bittikten sonra ölene kadar emekli aylığı verir misiniz? Ömür boyu ailesiyle birlikte sağlık masraflarını öder misiniz?

Ne kadar saçma soru değil mi?

Peki seçip Meclis’e gönderdiğiniz vekile adam emekli olduktan sonra neden ballı maaş ile sağlık başta olmak üzere türlü çeşitli avantajlar sağlıyorsunuz? Sağlıyoruz?

Böyle saçma şey olur mu?

Dünyanın hiçbir yerinde olmayan bu tür ballı vekillik bizde neden var?

Üstelik çoğu vekilinizin yaptığı tüm iş de beş yıl boyunca parmak kaldırıp indirmekten ibaret.

Bir halk bu kadar mı saf yerine konur?

SÖZ

“80 yaşına gelince dünya sizi yormaya başlar, 90 yaşına gelince siz dünyayı yormaya başlarsınız.”

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları