loading
close
SON DAKİKALAR

Suriye kimin kontrolünde? Suriye politikasında büyük iflas

Orhan Bursalı
Tarih: 19.06.2025
Kaynak: Orhan Bursalı - Cumhuriyet

Orhan Bursalı; Tamam Esad rejimi baskıcıydı, yolsuzdu fakat iç savaş başlamadan önceki Ankara-Şam ilişkileri, bu ülkenin değişimine yol açacaktı, açmaya elverişliydi, olağanüstü bir güzel ilişki yaşanıyordu.

Siz nasıl bir Suriye görüyorsunuz bugün? Daha doğrusu bir Suriye görüyor musunuz?

ABD ve Ankara’nın Esad rejiminin sonunu getiren ve sonunda HTŞ liderini Şam’a oturtan politikasının reel manzarası, sözde var olan bir Suriye’dir.

ABD Esad’ın yıkıldığı bir Suriye istiyorsa, vardır bir hikmeti, diyeceğim lafın gelişi. Ama ABD’nin üçe bölünmüş bir Suriye isteğini sağır sultan bile biliyordu da Ankara sağır sultandan daha mı sağırdı?

Tamam Esad rejimi baskıcıydı, yolsuzdu fakat iç savaş başlamadan önceki Ankara-Şam ilişkileri, bu ülkenin değişimine yol açacaktı, açmaya elverişliydi, olağanüstü bir güzel ilişki yaşanıyordu.

CIA VE İSRAİL İŞBAŞINDA

Ama ne zaman ki ABD, CİA Esad’ı yıkmaya karar verdi ve mezhepsel ayrılıkları kışkırtıp iç savaş çıkardı, “büyük ve derin stratejist” Davutoğlu ile Erdoğan, ABD yoluna girdi. ABD’nin politikasına karşı çıkamayacaklardı. Fakat iç savaştan önce Suriye ile politikalarını derinleştirebilirlerdi. Sıkı bir dostluk, ABD’nin de harekâtını durdurabilir ve erteleyebilirdi. Ama ne oldu ABD ve İsrail’in yoluna girildi.

Esad’ın yıkılmasını ve Suriye’nin parçalanmasını en çok isteyen şüphesiz ki İsrail’di, Golan Tepeleri’ni işgal altına tutuyordu. Suriye’nin yine de güçlü bir savunması vardı İsrail’i sınırlandıran.

ABD ve İsrail IŞİD’in iplerini saldı ortalığa ve bu dehşet örgüt aracılığıyla önce Suriye ve Irak’ı dağıttı. Kontrolden çıkmaya başladığı noktada ise IŞİD’i durdurmaya çalıştı.

COLANİ'YE KORUMA

Ankara da Esad’ı düşman ilan ettikten ve Emevi Camisi’nde namaz kılmaya niyet ettikten sonra, önce IŞİD’in iplerini ülke içinde serbest bıraktı. Öyle ya “Düşmanımın düşmanı dostumdu”. Fakat IŞİD ile yürüyemezdi, dünya bu katillere karşı cephe almıştı, bunun yerine Esad’a karşı Özgür Suriye Ordusu’nu kurdurdu.

Ankara bir şey daha yaptı, Esad’a karşı savaşan köktendinci cihatçılara, bunların artık kumandanı durumuna yükselen Colani’ye İdlib bölgesinde geniş bir hayat hakkı tanıdı. Onlar da sonuçta Esad’ı yıkacaklardı.

Ankara’nın İdlip bölgesi ile ilişkileri karanlıktadır. Ama Colani ile hemen sarmaş dolaş haller, aralarındaki askeri, siyasi dostluk ilişkileri konusunda yeterince fikir veriyor.

Ankara, Suriye’de geniş ölçüde söz sahibi olmayı düşünüyordu. ÖSO, sonraki adı Suriye Milli Ordusu bunun için örgütlenmişti.

Colani 2024 Aralık başında Şam’a oturtulduğunda, İsrail neredeyse Suriye kapılarına dayanmıştı. 2024 Eylül’ünde Hizbullah liderlerini ve neredeyse tüm ileri gelenlerini öldürmüş, Lübnan’ı temizlemişti. Eylül başında da Hizbullah tarafından kullanılan binlerce çağrı cihazı ve yüzlerce telsiz, İsrail’in saldırısı sonucu Lübnan ve Suriye’de eşzamanlı olarak patlatmıştı. Gazze’de Hamas’a çok ağır darbeler vurarak 50 bini aşkın sivili öldürmüş bir katil yönetimden bahsediyoruz.

İSRAİL: MERHABA SURİYE!

İsrail önünü açmış, yeni işgaller yaptığı Golan Tepeleri’nden Suriye’ye bakar hale gelmişti.

Oradan Suriye’nin tüm savaş envanterini yok etti öncelikle.

Bugün Şam sözde bir devlet durumunda. Bağımlı, İsrail ve ABD’nin avucu içinde.

Bakmayın siz Ankara’nın Colani ile kucaklaşmalarına.

Bugün güçlü olan Suriye’de ABD, İsrail’dir...

İran’a saldırılarında, İsrail uçaklarına yakıt desteği Suriye hava sahasında yapılıyor... Colani, daha çok İsrail’i ABD’nin bir bileşeni olarak gözüküyor.

Ve en güçlü bileşeninin PKK olduğu, Kürt hareketi ve Kürt özerk yapısı...

***

Ayrıntısına sonra bakmak üzere, şimdilik bir cümle ile özetlersek: 13 yıldır sürdürülen “Suriye politikası”nın geldiği nokta bir iflastır.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları