Hükümetin memurları geliyor

AKP hükümetinin çalışma yaşamını yeniden inşa çalışmaları sürüyor. Hükümet işçilere sözleşmeli, taşeron, 4-c gibi düzenlemeler dayatırken, memurlar içinde güvencesiz çalışmanın önü açılıyor. Artık hükümetle işbaşı yapan hükümetle giden sözleşmeli memurlar geliyor. Milyonlarca emekçiyi ilgilendiren bir düzenleme Meclis gündemine bile gelmeden kanun hükmünde kararname ile üst düzey memurlara ve bürokratlara sözleşme yapılacak.

Zaman gazetesinin dünkü sayısında yer alan habere göre Başbakanlık Müsteşarlığı, Maliye Bakanlığı ve Devlet Personel Daire Başkanlığının gizli yürüttüğü çalışma kapsamında 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu yeniden düzenleniyor. İki aşamalı yürütülen ve henüz son şekli verilmeyen çalışmanın ilk ayağında kamuda çalışan tüm uzmanların aynı kapsamda değerlendirileceğinin belirtildiği haberde, bazı kurumların özel durumları haricinde kamuda eşit işe eşit ücret sisteminin de devreye gireceğikaydediliyor.

Haberde, “Çalışmanın ikinci ayağı ise üst düzey memurlara yönelik olacak. Daire başkanı ve üzerindeki bürokratlar için ise göstergelerinin eşitlenerek sözleşme yapılması gündemde. Daire başkanı, genel müdür yardımcısı, genel müdür ve müsteşar düzeyindeki üst düzey bürokratlara üç yıllık sözleşme getirilmesi üzerinde de duruluyor” deniyor.

Kamuda eşit ise eşit ücret

Zaman gazetesinde çıkan haber bir çok gazetenin İnternet sitelerine “Kamuda devrim gibi düzenleme, Kamuda eşit işe eşit ücret verilecek” başlığı ile düştü. Haberlere göre düzenleme yasalaştıktan sonra kamuda daire başkanı, genel müdür yardımcısı, genel müdür ve müsteşar düzeyindeki üst düzey bürokratlar  üç yıllık sözleşmelerle çalışacaklar. Yani hükümetle gelip hükümetle giden memurlar haline gelecekler. Amerikan modeline dayanan düzenlemenin asıl amacını ise güvencesiz çalışma oluşturuyor. Kanun hükmünde kararname kapsamında kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen memurlar, işçiler, sözleşmeli personel ile diğer kamu görevlilerinin çalışmalarında etkinliği artırmak üzere, bunların atanma, nakil, görevlendirilme, seçilme, terfi, yükselme, görevden alınma ile emekliye sevk edilme usul ve esaslarına ilişkin konularda düzenleme yapılabilecek. Bakanlar Kuruluna verilen yetki, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay süreyle geçerli olacak.

Kadrolaşma Olur

Düzenleme konusunda kendilerine bilgi verilmediğini belirten KESK Genel Başkanı Lami Özgen, Üçlü Danışma Kurulu toplantılarında bu düzenlemenin gündeme gelmediğini kaydetti. Sözleşmeli memur uygulamasının kamunun tasfiyesi anlamına geldiğine dikkat çeken Özgen, “Böyle bir değişiklik hedefleniyorsa, hem de bunu kanun hükmünde kararname ile yapıyorlarsa bu tasfiye demektir. Kamu özel işletme haline getirilmek isteniyor. Milli Eğitim Bakanlığının taşkilatlanma konusunda kanun hükmünde kararname ile yapmaya çalıştığı da bu düzenlemeye hizmet etmekte” diye konuştu.

İş güvencesi olmadan kısmi süreli sözleşme yapılmasının, memurları hükümetin ve idarenin tasarrufuna bırakmak anlamına geldiğini dile getiren Özgen, “Hükümetler bu tasarrufu kendi ihtiyacı çerçevesinde kullanır. Yandaş yöneticiler atanıyorsa personel de yandaş olacaktır. İstediği kişiyi istediği zaman sözleşmeli yapma, istemediğini çalışma hayatından atacaktır. Kendine göre işine yaramayan, farklı düşünen kamu alanından uzaklaştırabilir. Böyle bir düzenleme kadrolaşmayı beraberinde getirir” dedi.

Adalet 50 bin kişi için sağlanıyor

Kamu Sen Genel Başkan İsmail Koncuk ise sözleşmeli memur konusuna kökten karşı olduklarını, hangi düzeyde olursa olsun kamuda bir tek istihdam modeli olması gerektiğini, bunun da kadrolu memur olduğunu kaydetti.

Kamu da üst düzey yöneticilere daha yüksek ücret vermek için böyle bir uygulama yapıldığının farkında olduklarını kaydeden Koncuk, “Bunu doğru bulmuyoruz. Kişiye bağlı kadrolar getiriliyor. Sözleşmeli olarak görev yaptırılıyor. Devletin devamlılığı açısından bakıldığında modelin kadrolu istindam olması gerektiğini hep söyledik. Ücret skalasında düzenleme elbette yapılmalı. Ama üst düzey yöneticilerin ücret skalasında yapılacak düzenleme kamu ücret eşitliğini sağlamaz. İktidar kanun hükmünde kararnameler ile üst düzey yöneticiler getirerek ücret adaleti sağladığını söylüyor. 50 bin kişi için ücret adaletini sağlamak, 2.5 milyon için ücret adaleti sağlanıyor görüntüsü vermemek lazım. Bunlar doğru habercilik değildir” diye konuştu.  Koncuk, bu düzenlemelerin ücret adaletsizliğini kaldırmak yerine daha da artıracağını söyledi.