loading
close
SON DAKİKALAR

İlker Başbuğ: Emri ben verdim

İlker Başbuğ: Emri ben verdim
Tarih: 19.11.2015 - 11:44
Kategori: Söyleşi

Erzincan’daki 3. Ordu Komutanlığı’nda 8 Şubat 2010’da özel yetkili savcıların arama yapmasına izin vermeyen dönemin Genelkurmay Başkanı Başbuğ, o gün yaşananları anlattı...

Erzincan’daki 3. Ordu Komutanlığı’nda 8 Şubat 2010’da özel yetkili savcıların arama yapmasına izin vermeyen dönemin Genelkurmay Başkanı Başbuğ, o gün yaşananları anlattı: “Hedef 3. Ordu Komutanı’ydı. Buna müsaade edemezdim. Personel telaşla geldi. ‘Osman Şanal tutanak tutmak istiyor, karargâha sokulmama emrini kimin verdiğini soruyor’ dedi. Öfkelendim, benim ismimin yazılmasını istedim.”

Tarih : 8 Şubat 2010.. Yer Erzincan 3. Ordu Komutanlığı.. Özel yetkili 3 savcı mahkemeden alınan arama ve el koyma kararıyla karargâha geldi. İlk kez Ordu Komutanlığı’nda arama yapılmak isteniyordu. Durum, Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’a bildirildi. Başbuğ izin vermedi. Savcılar tutanak tutup ayrıldı.

Başbuğ yaşananları Hürriyet gazetesinden Toygun Atilla'ya anlattı anlattı:

ARALARINDA İŞBİRLİĞİ VAR

Anlatmak için neden 5 yıl beklediniz?

Geçen hafta Yargıtay’ın 11. Ceza Dairesi tüm sanıklar için beraat kararı verdi. Soruşturma ve kovuşturma safhasında yer alan yargı mensupları için de suç duyurusunda bulundu. Burası önemli. Bu kararı, beklemek zorundaydık.

8 Şubat 2010’a gelene kadar neler yaşandı?

Şubat 2009’da İlhan Cihaner’in yürüttüğü soruşturma cemaate dokunmuştu. 12 Haziran’da iddia edilen ‘İrtica ile Mücadele Eylem Planı’ basında yer aldı. Planın uygulama alanı olarak Erzincan’ı seçmişlerdi. Komplocuların planı buydu. Kanaatimce, İstanbul’daki Zekeriya Öz ile Erzurum’daki Osman Şanal arasında işbirliği vardı.

KOMUTA EDEMEZDİK

8 Şubat 2010’da Genelkurmay Karargâhı ve Erzincan’da neler yaşandı ? 

Genelkurmay Karargâhı’nda makamımdayım. Personel, telaşla geldi. ‘Mahkeme karar vermiş, şüpheli bir astsubay var, 3. Ordu Karargâhı’nda arama yapılacak. ‘Savcıların karargâha sokulmaması’ emrini verdim. Birkaç saat geçti. Personel geldi, yine telaşla, ‘Osman Şanal, tutanak tutmak istiyor. Ordu Karargâhı’na sokulmama emrinin kimin verdiğini soruyor.’ Hem üzüldüm hem de çok öfkelendim. İsmimin yazılmasını istedim. Çünkü emri ben verdim. Nihai hedefin Ordu Komutanı olduğunu düşündüm. Öyle bir durumda (tutuklanması) TSK’yı komuta edemezdik. Bir ordu komutanına böyle birşey yapılmasını kabul etmemiz asla mümkün değildi.”

‘KOZMİK ODA’YA NEDEN İZİN VERDİM?

25 Aralık 2009’da Genelkurmay’da ‘kozmik oda’nın aranmasına izin vermiştiniz.. 

İki olayın amaçları farklı. Kozmik odada, olayın amacı neydi? Ortada bir suikast iddiası var. Ciddi demeyelim, çirkin bir iddia var ortada. Bu iddiayla bütün faili meçhul cinayetlerin de TSK’ya fatura edilmesi hedeflenmişti. Açıklığa kavuşturulmazsa TSK üzerinde bir töhmet yaratacaktı. İftira ve yalan olduğunun ortaya çıkartılması zaruriyeti vardı. Olayın değerlendirmesini biz öyle yaptık. Doğru yaptık. 8 Şubat’ta 3.Ordu Kargâhında yaşadığımız olay farklı. Oradaki amaç, orgeneral rütbesindeki muvazzaf bir ordu komutanını terör örgütüyle ilişkilendirerek, cezaevine göndermek. Arama kararı astsubayla ilgiliydi ama hedef ordu komutanıydı. Buna müsaade edemezdik.


TAKİPSİZLİK ÇIKTI

2009’da Bülent Arınç’a suikast girişimi iddiasıyla Genelkurmay Başkanlığı’nda ‘kozmik oda’da 26 gün süren arama yapıldı. Soruşturma 6 yıl sonra takipsizlik kararıyla sonuçlandı.

TUTANAKTAN SATIR BAŞLARI

- DÖNEMİN Erzurum Özel Yetkili Savcısı Osman Şanal, arama ve el koyma kararını uygulayamayınca yanındaki diğer savcılar Rasim Karakullukçu ve Mehmet Yazıcı ile birlikte bir tutanağa imza attı. Tutanakta özetle şöyle denildi:

- ‘Aramaya hangi komutan izin vermiyor?’ şeklindeki ısrarlı sorular üzerine cevap vermekten imtina ettikleri sadece ‘komutanlık’ diyerek geçiştirdikleri görülmüştür. Savcı Şanal’ın ‘Burada tutanak tutulmuyorsa, kararın infazı için 3.Ordu Komutanlığı nizamiyesine gidelim, bakalım kim engel çıkarıyor ortaya çıkar, tutanağı da orada tutalım’ dediği, bu amaçla 3. Ordu Komutanlığı Nizamiyesine gidilmek üzere harekete geçilmiştir.

- Şüpheli Ahmet Saraçlar’ın evinde saat 15.30 sıralarında aramaya başlamadan önce Merkez Komutanı Murat Yılmaz Albay heyecanlı bir şekilde aşağıda olan Cumhuriyet Savcılarını (Rasim Karakullukçu ve Mehmet Yazıcı’yı yukarıya çağırmış, ‘Arama ve el koyma işlemine izin vermeyen Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’dur’ demiştir. Tarafımızca bu durumun tutanak haline getirilmesi talimatı verilmiş, bilahare Merkez Komutanlığınca tutulan tutanakta ‘Genelkurmay Başkanlığı’ şeklinde muğlak bir ifade yazıldığı görülmüştür.”

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları