loading
close
SON DAKİKALAR

İstanbul'da yaşıyorlar denizi ilk kez gördüler

İstanbul'da yaşıyorlar denizi ilk kez gördüler
Tarih: 12.02.2012 - 02:43
Kategori: Şehir

İstanbul'da yaşayıp da denizi görmeyen var mıdır? İnanması güç ama var!

Denizin nasıl bir şey olduğunu bilmeyen bu insanlar yeni bir gelecek arayışıyla İstanbul’a göç eden, fakat yıllarca kentin kenar semtlerinde yaşamış olanlar. Yaşadıkları şehre adeta yabancı kalmışlar. Hep merak etmiş, ama öncelikleri hayatta kalma mücadelesi olduğu için ertelemişler. 

Esenler Belediyesi’nin çalışmaları sonucunda ortaya çıkan denizi görmemiş aileler, geçtiğimiz aylarda denizle ilk kez karşılaştı. Belediye’nin aracılığıyla Kilyos sahiline giden Esenlerliler denizi doyasıya yaşadılar. Biz de, ne hissettiklerini sormak için kapılarını çaldık. Onlara denizi nasıl bulduklarını sorduğumda eski bir dostu hatırlarcasına gözleri parladı. Hayatları boyunca mahallelerinden uzağa gitmeyenlerin kimi denizi gördüğünde şok olduğunu, bazısı da duygularına hakim olamayıp ağladığını söyledi. Ama durumdan en çok etkilenen aslında yine çocuklardı. Onlar denize koştular, dilediklerince eğlendiler, sahilin keyfini çıkardılar. 

Esenler Belediyesi’nin çalışması Fransız fotoğraf sanatçısı Sophie Calle’e de ilham verdi. Sophie Calle ‘Son Kez, İlk Kez’ adlı sergisinde denizi ilk kez gören Esenlerliler’i fotoğrafladı. Sanatçının sergisi Sakıp Sabancı Müzesi’nde 31 Aralık’a kadar görülebilir...

Projemiz Fransız fotoğrafçıya ilham verdi

Göreve başladığımızda Esenler’de yaptığımız bir araştırmada Esenler’de oturup denizi hiç görmeyen çocukların oranının yüzde 40 olduğunu üzülerek öğrendik.Denize uzaklığı 5 kilometre mesafede olmasına rağmen Esenler’in böyle bir acı gerçekle karşı karşıya olduğunu duyar duymaz hemen harekete geçtik. ‘Boğaz’a Merhaba’ projesini hayata geçirdik. Esenler’de yaşayan çocuklarımıza İstanbul’un tarihi ve doğal güzelliklerini göstermek için Boğaz gezileri düzenledik. Her hafta 1000 öğrencimize rehberler eşliğinde vapurlarla Boğaziçi gezisi yaptırdık. Böylece çocuklarımız Boğaz’ı keşfettiler. Bu sayede Esenler’de yaşayıp da bu şehre adapte olmakta zorlanan her bir vatandaşımız kendini İstanbullu gibi hissedip İstanbullu gibi yaşamayı öğrendi. Türkiye genelinde büyük bir yankı uyandıran Boğaz’a Merhaba projemiz, ünlü Fransız sanatçı Sophie Calle’e ilham kaynağı oldu. Böylece denizi görmeyen aileleri Kilyos sahilde fotoğrafladı.

Filmlerde görürdüm, inanamadım- Remziye Kayan

Aslen Malatyalıyız. Ailece İstanbul’a geleli 3 sene oldu. İstanbul’un taşı toprağı altın dediler biz de geldik. 5 çocuğum olduğu için çalışmıyorum. Zamanım onlara bakmakla geçiyor. Maddi zorluk da çekiyoruz. Elimize üç kuruş geçse çocuklarımıza harcıyoruz. Allah Esenler Belediyesi’nden razı olsun. Bizi Kilyos’a denize götürdü. Hayatımda ilk kez deniz gördüm. Hep filmlerde, dizilerde görür merak ederdim. İstanbul’da yaşarsam bir gün denizi mutlaka göreceğim derdim. Ailemle saatlerce denizi seyrettik. Havasını çok sevdik. Büyülendik. Bizden çok çocuklarımız mutlu oldu. 8 yaşındaki en küçük kızım biraz korktu. Denizi görünce eteklerime sarıldı.

Oğlum denizi Fırat Nehri sandı- Nihat Kayan

İstanbul’a yerleştiğimiz ilk yıl bir çay ocağında çalışıyordum. Aileme bakabiliyor, ihtiyaçlarını az da olsa karşılayabiliyordum. Bir gün Bağcılar’da trafik kazası yaptım. Ameliyatlar sonrasında yürümemde problem oldu. Bazen soğuk havalarda bile dışarı çıkamıyorum. İşsiz kaldım. Tüm bunlar olunca denize gitmeye fırsatımız olmadı. Hayat mücadelesi vermeye, kentte yaşamaya çalıştık. Belediyemiz sağolsun bizim birçok ihtiyacımızı karşılıyor, bize yardımcı oluyor. Aileme denizi gösterememiştim. Esenler Belediyesi sayesinde ailem Kilyos’ta denizle karşılaştı. Çocuklarım denize koşturarak atladı. Yüzme falan da bilmiyorlar. Ufak oğlum Ramazan denizi görünce ‘Fıııraat’ diye bağırdı. Etraftakiler çocuğumun denize bakarak ‘Fırat’ diye bağırmasına anlam veremedi. Meğer bizimki denizi Fırat Nehri sanmış. Denizi hiç görmedi ki, ne sansın çocuk? Şimdi hep ‘Baba bizi denize götür’ diyorlar. Tekrar denizi görmek istiyorlar. Deniz lafını duyunca bile heyecanlanıyorlar.

Su sanki şifalıydı-  Halide Kayan

Ben de Nihat’ın kız kardeşiyim. Yıllardır İstanbul’da yaşıyorum. Denizi hiç görmemiştim. Televizyonda filmlerde, dizilerde görüyor, çok özeniyordum. Denize girmek filmlerdeki gibi keyif yapmak istiyordum. Bir gün bir akrabamız beni Büyükada’ya götürdü. Ayaklarımı suya soktum. Sanki su bana şifa verdi. Keşke imkanımız olsa, hep gidebilsek. Ondan beridir bir kez daha denize gitme hayaliyle yaşıyorum. Erkek kardeşim, eşi ve çocukları gibi ben de bir gün Esenler Belediyesi’nin deniz gezisine katılmak istiyorum. Su sanki şifalıydı 

Gözyaşlarıma engel olamadım- Dilber Eşsiz

Aslen Vanlıyız. Doğma büyüme de Esenlerliyim. Yıllardır İstanbul’da yaşıyorum ama maddi imkansızlıklar nedeniyle evden dışarı çıkamıyorum. Esenler Belediyesi’nin sayesinde denizi ilk kez gördüm. Çocuklarım da denizle buluştu. Sanki her şey bir rüyaydı. Denizi görünce gözyaşlarıma engel olamadım. Tutamadım kendimi, bıraktım öyle ağladım. Masmavi bir deniz karşında ağlamamak elde değildi. Oradan ayrılmak hiç istemedim. Deniz kıyısında derin bir nefes aldım. Tertemiz oksijeni içime çektim. Sanki gençleştim.

Dünya gözüyle bir daha göreyim- Salih Erkaslan

Adıyamanlıyız. Kendimi bildim bileli Esenler’de yaşıyorum. Kimim kimsem yok. Bedensel engelli olduğum için dışarıya çıkamıyorum. Esenler Belediyesi sağ olsun, arada bir gelip beni dışarı çıkartıp, gezdiriyor. Denizi de ilk kez onlar sayesinde gördüm. Cıvıl cıvıl martı sesleri eşliğinde masmavi suyu seyrettim. Ömrüm yeter de bir kez daha denizi görürüm inşallah.

Deniz kabuklarını hala çantamda taşıyorum- Mercan Kılıç

Aslen Malatya-Darendeliyiz. 1997’de İstanbul’a geldim. İki yıl Bağcılar’da oturduktan sonra Esenler’e taşındık. Maddi zorluk çekiyoruz. Lise çağındaki kızım çok başarılı. Hatta bir Anadolu Lisesi’ne girmeye hak kazandı. Diğer iki oğlum da ablaları gibi çok çalışkan. Eşim bileycilik yapıyor, para kazanıyor. Ama üç çocukla para hiçbir şeye yetmiyor. Elektrik, su, kira, çocukların masrafı derken kendimize zaman ayırıp denizi göremedik. Televizyondaki dizilerde, filmlerde denizi görüyordum. Yakınına gidip elimi sokmayı hep hayal ettim. Bir türlü olmadı. Belediye’yle birlikte Kilyos’a gittiğimizde eşim de ben de ilk kez denizi gördük. Birlikte sahilde yürüdük. Uzun uzun denize baktık. Denizin havası bize iyi geldi. Sorunlarımızı unuttuk. Su temiz ve berraktı. Eşim bir kez kendi başına yürüdü, denize baktı. Ben de deniz kabukları topladım. Onları hala çantamda taşıyorum.Oğullarım da bizim gibi, denizi ilk kez gördüler. Eve geldiğimizde memlekettekiler bize telefon ettiı. İstanbul’da denizi gördüğümüzü anlattık. İnşallah yazın tekrar görebiliriz.

Yaşadığım tam bir şoktu!- Ömer Kılıç

Bileycilik baba mesleği. İstanbul’a da mesleğimi yapmaya geldim. Üç çocuğumuz olunca kazandığım para bize yetmez oldu. Yıllarca denize hiç gidemedik. Otobüsle köprüden geçtiğimde bir kez uzaktan görmüştüm. Hayatımda ilk kez Esenler Belediyesi sayesinde denize bu kadar yakın oldum. Denizi gördüğüm anda şok yaşadım. Saatlerce eşimle baktık. Ellerimizi suya soktuk. Kendi başıma da sahilde yürüdüm. Çok iyi geldi. Götüren olursa yine gitmek isterim.

Merve Özaytekin

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları