Kamu-Sen'den 'Eylem' Açıklaması

Konfederasyondan yapılan yazılı açıklamada, 29 Mart-1 Nisan 2012 tarihlerinde Antalya’da düzenlenen "20. Yıl Teşkilat Buluşması"nda bazı kararların alındığı anımsatıldı.

Toplantıda, "Türkiye Kamu-Sen, 5 Nisan’da gerçekleştirilecek müzakereler öncesinde her durum ve şartta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşlarının yanında ve destekçisi olduğunu bir kez daha bildirir" kararına varıldığı belirtilen açıklamada, iki toplum arasındaki çözüm arayışlarına da değinildi.

Açıklamada, Kıbrıs’ta çözümün, kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın görüşleri doğrultusunda KKTC’nin bağımsız bir devlet olarak tanınmasından geçtiğine işaret edilerek, müzakerelerde Kıbrıslı soydaşların her türlü hakkının korunduğu, iki devletli bir yapı çerçevesinde çözüm yollarının araştırılması gerektiği vurgulandı.

Anayasanın değiştirilmesi gerektiği belirtilen açıklamada, "Türkiye Kamu-Sen, esasen milli birlik ve bütünlüğünün tartışmaya açılmasından rahatsız olan, toprak bütünlüğümüzün korunmasını esas alan, cumhuriyetimizin temel felsefesine uygun, üniter ve milli yapımızın muhafaza edileceği, eğitim dilinin Türkçe olduğuna ve Türklüğe vurgu yapan, evrensel insan haklarının en iyi şekilde ifade bulduğu, demokratik parlamenter rejimin olmazsa olmazı ve insan haklarının korunmasının temel şartı olan kuvvetler ayrılığı prensibinin en sağlıklı formülasyona kavuşturulacağı bir anayasa arzulamaktadır" ifadelerine yer verildi.

Memurlara toplu sözleşme hakkı veren düzenlemenin Türkiye Kamu-Sen’in beklentilerini karşılamaktan uzak olduğu öne sürülen açıklamada, şu değerlendirmelere yer verildi:

"Bu haliyle TBMM’ye sevk edilmiş bulunan tasarı, Yargıtay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin konu ile ilgili olarak verdiği kararlara aykırı, uluslararası sözleşme metinleriyle uyuşmayan, ILO standartları ve evrensel sendikacılık anlayışına zıt düşen düzenlemeler içermektedir. Türkiye Kamu-Sen olarak, yaklaşık 5 milyon kamu görevlisi ve emeklisi için adil bir temsil imkanı sağlandığı, alınan kararlara itiraz hakkının bulunduğu, uluslararası standartlarda ve ILO sözleşmelerine uygun bir sendikal yapı ve toplu sözleşme sisteminin oluşturulması ve çalışanlarımızın kendilerinin ve ailelerinin insanca yaşamasına yetecek düzeyde bir ücret alabilmesi için, TBMM Genel Kurulu’nda tasarı üzerinde gerekli değişikliklerin yapılmasını talep ediyoruz."

Açıklamada, kamu görevlilerinin toplu sözleşme hakkının düzenlendiği kanun tasarısının yasalaşmasının ardından gerçekleştirilecek toplu sözleşme görüşmeleri için taleplerin hazırlandığına işaret edilerek, şunlar kaydedildi:
"Konfederasyonumuz, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da uzlaşma arayan, iyi niyetini koruyarak, toplu sözleşme masasının sonuç alma mekanizması haline gelmesi için mücadele eden taraf olacaktır. Ancak kamu görevlilerinin umutlarını boşa çıkaran, ILO ve Avrupa Birliği normlarında örgütlenme özgürlüğünün önünü tıkayan ve örgütlenme bilincine darbe vuran, kamu görevlilerinin büyük çoğunluğunu oluşturan öğretmen, din görevlisi, hekim dışı sağlık personeli, polis, subay, astsubay, profesör, doçent, yardımcı doçent, araştırma görevlisi, posta dağıtıcıları gibi birçok kamu görevlisini görmezden gelen, aynı unvanlı kamu görevlileri arasında adaletsizlikler yaratan, sözleşmeli personelin bir kısmını kadroya geçirirken diğer kısmını yok sayan yetkililer, geçmiş dönemlerdeki tavırlarını sürdürdüğü, toplu pazarlıkları etkisizleştirmeye çalıştığı, Ocak 2012 itibarı ile kamu görevlilerinin maaşlarına zam yapılmaması nedeniyle ortaya çıkan zararı telafi etmediği takdirde Türkiye Kamu-Sen, her türlü eylemi meşru görecektir."
Türkiye Kamu-Sen, sözleşme öncesinde ülkenin her yerinde bölgesel mitingler yapılacağını, eylemlerin ise toplu sözleşme sürecine ve sonucuna bağlı olacağını bildirdi.

ETİKETLER : Kamu-Sen, Eylem, Konfederasyon, Kıbrıs, Türkiye Gerçeği, istanbul gerçeği, istanbul haberleri, türkiye haberleri