Kılıçdaroğlu: 128 milyar dolar görülmemiş şekilde arka kapıdan birilerine peşkeş çekildi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun konuşması şöyle:
"Belediye başkanlarımız ellerinden gelen bütün çabayı gösteriyorlar. Bizim belediyelerin olduğu yerlerde hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek, telefonlarınız 24 saat açık olacak, kim yardım talebinde bulunuluyorsa o aileye gidilecek, dedim. Bu topraklarda yaşayan herkese eşit hizmet götüreceğiz.

Sağ elin verdiğini sol el görmeyecek. Düzenli olarak raporla alıyoruz. 13-19 Nisan arasında 730 bin 239 haneye ayni yardım 219 bin haneye nakdi yardım yapıldı. 

Bir salgın dönemindeyiz. Her bir vatandaşımızın canı çok değerlidir. Her vatandaşımızın salgından sağ salim kurtulması için herkesin üstüne düşen görevler var. Olayı dıcak politika konusu yapmadık hataları söyledik, nelerin yapılması gerektiğini ifade ettik. Hepimizin ortak sorunu. 

Bilim Kurulu vardı, bize güven veriyordu. Yine de dedik ki Bilim Kurulu'nun açıklamalarına uyarız, iktidar da uyar. Salgını en az hasarla atlatırız dedik.

Hep öneriyle başladık sözlerimize. Hekesin dikkat etmesi gerektiğini söyledik. Ekonomik boyut için yapılması gerekenleri söyledik.

İsraftan vazgeçin, fedakarlıkta bulunun, dedik. Herkes yaptı. Kahvecisi, simitçisi, kantincidi, servisiçisi üzerine düşeni yaptı. Sarayda oturanlar yapmadılar. 

Kibirle devlet yönetilmez. Yönetenlerin topluma örnek olması, sorunlara kilitlenmesi gerekir. Bunlar bunu yapmadılar. Dövizi olanlar daha fazla kazandılar. Devlet dövizle borçlandı. Daha zengin oldular  en yüksek faizle borç vermeye başladılar. 2 vurgun yaptılar. Emekliye, taksiciye ne verirldi?

Sarayın beslemeleri fedakarlığın dışında kaldılar.

Havaalanlarını, köprüleri, yolları yapanlar, dolarla gelirlerini garanti altına alanlar hangi fedakarlığı yaptı. Bu soruyu iktidara değil geçen seçimlerde AK Parti ve MHP'ye oy veren vatandaşlara soruyorum. Bu beyler milyarları aldılar ne yaptılar? 

Sen fedakarlık yapıyorsan oy verdiklerin yapmıyorlar. Buna izin vermemek gerekiyor. 

İsraftan kaçının dedik, 3 Mercedes daha alıyorsunuz. Neyinize yetmiyor? Bu kamu özel işbirliği milleti iliklerine kadar sömürüyor. ilk yapacağımız iş bunların tamamını kamulaştırmaktır. 

Bugün doğan çocuğun bile ileride olacak evladına yük getiriyorlar. Bu memleket bu kadar sahipsiz mi? Devletin soyulmasına izin vermeyeceğiz.

Genelge çıkarıyorsun, illerde barolar kongre yapmayacak diye. Yapmadılar ama sen yapıyorsun. Bir de övünüyorsun salon lebaleb dolu diye. İnsanlar maskesiz, sırt sırta.

Dün 341 vatandaşımız hayatını kaybetti. Sorumlusu kim? Bu soruyu yine geçen seçimlerde KA Parti ve MHP'ye oy veren kardeşlerime soruyorum. 1 günde 341 kişi Covid-19'dan hayatını kaybetti. O kongreleri yapanların günahı yok mu? 

O insanlar sokağa çıktılar binlerce insan Covid oldu. Yoğun bakımlarda yer yok. Torpiliniz varsa yer buluyorsunuz. Memleketi bu hale getirene sormayacak mıyız? 

Türkiye'nin itibarını sıfırladılar. Böyle bir tablo olduğunda turirst gelir mi?

Hükümet tablonun sorumlusu değil mi? Bilim Kurulu var, geçiniz. Ne dediğnii, neyi önerdiğini bilen var mı, kimse bilmiyor. 

Sağlık bakanı '84 milyon sorumludur' diyor. Bunlar devleti yönetmiyorlar, keyfi yönetim var. İnsanlar hayatlarını kaybediyorlar bunlar sadece seyrediyorlar. Hangi önlem aldınız? Bunların hesabını bir şekliyle soracağız.

Bu kadar yoğun virüsün dolaştığı coğrafyaya turistler niye gelsin? Turizm bizim için çok önemlidir. 

Cari açığı kapatan turizm. Turizm 54 farklı alan katkı veriyor. 

Kısa çalışma ödeneğinin kaldırılması en büyük sorun. Tekrar gelmesi lazım. 

Toplumun gözünden kaçan bir şey yaptılar. Mevduat faizine uygulanan stopajı düşürdüler. 1 milyon 139 bin kişi kısa çalışma ödeneğinden yararlanıyordu.

6 aya kadar hesaplar için yüzde 15'ten 5'te, 1 yıla kadar 12'den 3'e düşürdüler. Stopaj işsizlik sigortasından karşılanıyordu. Hükümet rantiye sınıfına çalışıyor.

Bankalarda 1 milyonun üzerinde  mevduat hesabı olanların sayısı 283 bin kişi. Mevduat faizini sıfırladılar. Ksıa çalışma ödeneğinden yararlanan 1 milyon 300 kişiye parayı vermediler. 

Soygun düzenini inşa eden bu iktidar vatandaş için değil rantiye sınıfı için çalışıyor. 

Erdoğan'a öneride bulunmak isterim. Turşzmciler davet et, sorunlarını dinler. Çözüm önerilerini dinle, gereğini yap.

2020'de turizm sektörüne Fransa her turizmciye 10 bin avro verdi, İtalya 2 milyon avro, Yunanistan 330 milyon avro ayırdı turizme. Türkiye sıfır. 

İspanya 2021'ye 11 milyar ödenek koydu. Türkiye sıfır.  

Balık baştan kokar. Odatv'de Can Özçelik imzasıyla bir haber yayınlandı. Ticaret Bakanı ve eşi şirket kurmuş dezenfektan satıyorlar. Bakanlığına satıyorlar. Bakanlık koltuğunda oturacaksın şirektin bakanlığa dezenfektan satacak tek kelime etmeyeceksin. Yolsuzluklar oldu Türkiye Bakan, yukarıdakini örnek alıyorum, hepimiz malı götürüyoruz, vatandaş da seyrediyor, diyor. Sözüm söz burnunuzdan fitil fitil getireceğim.

İlk yapacağımız iş siyasi ahlak kanununu getirmek olacak.

128 milyar dolar olayımız var. Anaokuluna yeni başlayan çocuğun anlayacağı dille 5 soru sordum. Haftalardır soruyorum.128 milyar doları hangi yolla sattın? Hangi tarihlerde yaptın? Hangi kurdan sattın? Bu ticaretin alıcılar kim bilmiyoruz. Satış işleminin altında kimin imzası var. 

Soruları sorduk cevap yok. İl ve ilçe başkanlarımız binalarına afiş assınlar, billboardları kiraladık oradan soralım dedik. 128 milyar doların nereye gittiğini bilmiyoruz. Açıklamalar yapılıyor. Satışın hangi yöntemle yapıldığı ortaya çıktı.

21 Şubat 2017 tarihiyle MB ve Hazine arasındaki protokole göre satıldı, dedi Merkez Bankası başkanı. Protokol iptal edilmişiti. Kanunsuz bir protokol. MB kanunu hala yürürlükte. 

Billboardlara astık afişleri. Polisler geldiler vinçlerle bizim afişleri indirdiler. Polisler, valiler, savcılar seferber oldular. Bir de ülkede demokrasi var diyorlar. Soru soruyoruz. 128 milyar dolar nerede, diye.

Millet öğrenmesin diye indiriyorlar. Çünkü hesabını veremiyorlar. Sormaya devam edeceğiz.

26 Mart 2020. Bir siyasi parti binasına asılan pankartın indirilmesi nedeniyle karar ealınmış. İfade özgürlüğünün ihlal ediyorsun, diyor. Katil, hırsız, AKP yazmışlar. Bunu indiremezsin, diyor. Bu lafa AYM siyasetçi en sert eleştiriye katlanmak zorundasın, diyor.

Biz 128 milyar dolar nerede, dedik indirdiler. Bu ne demektir: Yargı da, savcılıklar da askıya alındı.

Erdoğan 128 milyarı salgın dolayısıyla kullandık, diyor. Yine Erdoğan 'Para MB kasasında, kaybolan bir şey yok' diyor. Yiğit Bulut, jöleli arkadaşımız 'kasada hiç olmadı' diyor. Nurettin Canikli, '75 milyar doları gerçek ve tüzel kişiler almışlar, hane halkının evinde diyor. Ben soruyorum garibana, 75 milyar dolardan para aldınız mı? Canikli 'her şey açık ve net 128 milyar dolar burada, sizin aklınız nerede' diyor. Hamza Dağ '128 milyar dolar kasada' diyor. MB'nin sitesine bakıyorsunuz, yok böyle bir para.

Malı götürmüşler, bizi kandırıyorlar. Biz yer miyiz bunu, yemeyiz.

Erdoğan kendine yağdanlık aryor. Açıklama yaptıkça batıyorlar. Mahir Ünal'ın zaten dolardan haberi yok. Millet dolar soruyor, lira diyor.

Lütfi Elvan açıklama yaptı. 'Ne kadarlık satın alım satım yapılmış görem imkanımız var, tamamen şeffaf' diyor. Bana söylemiyorsun ekonomi yazarlarına, MHp başkanına söyle. Elvan, 'Bilgilerin yayınlanmasında fayda görüyorum, MB açıklasın' diyor.

Hazine'nin MB'deki dövizleridir. hazine adına satılmıştır. Sen bakansın açıkla. MB suça olmak istemedi. Ptorokol yapalım, parayı size verelim, bizi bulaştırmayın, dedi. O nedenle çuvallıyorlar, açıklamalarının tamamı tutarsız. 

Erdoğan kamuoyu cevap bekler diye geçen hafta grup toplantısı yapamadı. 

Bir araştırma yapmışlar, AK parti seçmeninin yüzde 71,2'si cevap verin diyor. 

Ülke sancılı dönemden geçiyor. Ekonomi çöktü. Dağıtılan patates için insanlar kavga ediyor. Bir çuval için insanlar birbirini eziyor. Beyefendi vatandaşa Ay'a gideceğiz, diyor. Ay'a gideceğine vatandaşın karnını doyur.

Bu ülkede görülmemiş şekilde 128 milyar dolar arka kapıdan birilerine peşkeş çekildi. Kim aldı bunları? Halka verdik, hanelerdedir, diyor Canikli. Halka sordum almadık, diyorlar. 

Arka kapıdan bunlara vermezsin, yandaşına vermek için arka kapıdan verirsin. 

Sandık gelecek, iktidar oalcaız. O kodamanların burunlarından fitil fitil getireceğim.

128 milyar dolar markette alarm takılan bebek mamasını alamayan annenin parasıdır. 128 milyar dolar dükkanını kapatıp evine mahçup şekilde giden esnafın parasıdır, lokantada çalışan işçinin parasıdır. Salgın koşullarında fabrikalarda alınteriyle çalışan işçinin parasıdır. Sağlıkçıların parasıdır, çiftçinin parasıdır, hakkı verilmeyen polislerin parasıdır. 

Aerdoğan'ın o kodamanlara aktardığı paraların miktarını açıkalamsı lazım. Kimler vurgunu vurdu, öğrenmek zorundayız.

İşin şakası yok. Ekonomik buhranla karşı karşıyayız. MB'nin kasasında olsaydı 128 milyar dolar Türkiye şu anda farklı yerdeydi.

Bu olayı örtmek için emekli amiraller darbe yapıyor mizansenini koydular ortaya. Benim ve arkadaşlarım için dokunulmazlığımın kaldırılmasını istediler. Erdoğan kiminle gelirsen gel vız gelir tırıs gider. Trol ordusu görevlendirmiş. Beni karalayacaklarmış. Hesabını soracağım. Fakir fukaradan çalınan hakları aynen iade edeceğim. Erdoğan duysun, yiğide savaş bayramdır. Bu salonda binlerce yiğit kadın ve erkek vardır."