Kılıçdaroğlu, CHP Sağlık Forumunda konuştu; Milyonlarca kişinin sağlık sigortası yok

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara'da CHP Sağlık Forumu: Sağlık Sistemine İlişkin Sorunlar ve Çözüm Önerileri Çalıştayı’nın açılışında konuştu. Kılıçdaroğlu; Milyonlarca kişinin sağlık sigortası yok

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Sağlık Forumu’nda; “Hala bugün milyonlarca kişinin sağlık sigortası yok. 84 milyonluk bir kitlenin karşılaştığı sorun, bu sorunun bir şekilde çözülmesi; hazine tarafından finanse edilmesi, finansının bir kısmının katkı paylarıyla sağlanması, bunun dışında beklemediğimiz olağanüstü harcamalar, kamu açısından da üzerinde durulması gereken sorun alanlarından birisi. Sağlığı finanse etmenin yollarını bulmalıyız” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’da Yenimahalle Belediyesi Nazım Hikmet Kongre ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen CHP Sağlık Forumu: Sağlık Sistemine İlişkin Sorunlar ve Çözüm Önerileri Çalıştayı’nın açılışında konuştu.

Efendim izin verirseniz ben sevgili dostlarım diyerek başlayım söze. Malum bu protokol işi çok belalı bir iş. Bir atlama falan yaparız, dolayısıyla doğru olmayabilir. Ama sevgili dostlarım derken de bunu samimi olarak ifade ettiğimi de bilmenizi isterim. Çünkü bu salonda bugün Türkiye’nin en temel sorunlarından birisini çözmek için aslında bir araya geldik. Bir sorun sağlıklı nasıl çözülür ya da çözüm yolları nasıl bulunur? Bunun dünyada bilinen temel bir kuralı vardır. Sorunu yaşayan insanlarla oturup konuşmaktır. Sorunu yaşayan insanlar bilirler, sorunu görürler, her gün karşılaşırlar, kafalarında mutlaka bir çözüm oluşur ve neden bu çözüm yolunun hayata geçirilmediğini de merak eder, dillendirir.

Az önce Gamze Hanım konuştu, sağlık sisteminin aşağı yukarı aşağı yukarı bütün sorunları dile getirildi. Belki sizler çok daha fazla sorunu dile getirebilirsiniz. Sorunu çözme konusunda iddialı olduğumu ifade ederim. Çünkü iddiamın kaynağı sorunu yaşayanı dinlemekten geçiyor. Eğer sorunu yaşayanı dinlerseniz o sorunun çözümünü de çok rahat bulur ve çözüme ulaşırsınız.

Bizim Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem dediğimiz modelin içinde bir şey daha var; yasalar Plan Bütçe Komisyonunda veya herhangi Sağlık Komisyonunda veya Kültür Komisyonunda herhangi bir komisyonda görüşülürse veya görüşülmeden önceden başlayarak hazırlanan tasarılar, teklifler; ilgili meslek kuruluşlarıyla, Sivil Toplum Kuruluşlarıyla görüşülür. Sonra olay komisyonlara geldiğinde komisyonlara yine meslek kuruluşları, Sivil Toplum Kuruluşları davet edilir. Hazırlanan teklif veya tasarı görüşülmeye başlanmadan önce o kuruluşların yetkililerine söz hakkı verilir ve onlar kendi görüşlerini anlatırlar. Ya tasarı teklifin doğru olduğunu veya eksikliklerini söylerler. Dolayısıyla yasalaştıracak organ ile sorunu çözülecek organın bir arada olmasını sağlayacağız. Bu olduğu takdirde çıkan yasalardan benim haberim yoktu demeyeceksiniz. Çünkü o yasalar parlamentoda görüşülürken, hatta görüşülmeden önce sizin görüşlerinize başvurulmuş olacak. Dolayısıyla sorunu çözme konusunda böyle kararlı bir adım atarsanız, akılcı bir adım atarsanız sorunu çözersiniz.

Sağlık sorunu sadece benim sorunum değil yani sağlık hizmetlerinden yararlanan birisi olarak sadece benim sorunum değil. Sağlık hizmetini sunanlar açısından da sorun. Doktor açısından da, hemşire açısından da laborant açısından da, hatta hastanenin iletişim sisteminden sorumlu olan kişiler açısından da pek çok sorun olabilir. Aslında bir sorunlar yumağıyla karşı karşıyayız doğru bir sorunlar yumağı var. Ama sorunları çözme konusunda kararlı bir irade ortaya koyarsak sorunları çözeriz.

Bir başka soru: Sorunları çözme konusunda kararlı iradeyi kim ortaya koyacak? Sorunu yaşayan zaten sorunun çözülmesini istiyor. Sorunun çözülmesi eğer bir genelge, bir yönetmelikle olacaksa o konuda sorumlu olan kurumun başındaki bakandır. Yani onun iradesiyle yayınlanacak olan bir yönetmelik, bir genelgeyle o sorun aşılabilir. Ama sorunun kaynağı parlamentodan çıkacak olan bir yasaysa veya sorunu çözmemiz için bir yasanın çıkması gerekiyorsa o zaman bakanlık ve parlamento olmaktadır. Dolayısıyla sorunu çözecek organı da bulmamız ve o organ üzerinde yoğunlaşmamız gerekiyor. Sorunu çözmek isteyen kişilerin stratejilerinin de böyle oluşması gerekiyor.

Çalışma masaları kurulacak güzel. Birden fazla çalışma masası var anladığım kadarıyla. Her bir sorun o masalarda tartışılacak ve bir şekliyle çözümler bulunacak.

Şimdi bizim bu salonda sorunun çözümü konusunda çaba harcarken büyük bir avantajımız var, çünkü sorunu yaşayanlar dillendirecekler ve sorunu yaşayanlar sorunun nasıl çözülmesi gerektiği konusunda görüşlerini beyan edecekler. Bu bağlamda sizin görüşleriniz çok önemli. Sağlık sorunu cumhuriyetin kuruluşundan beri var, bundan sonra da olacaktır. Bir sorunu çözersiniz başka bir sorun çıkar. Teknolojide bir gelişme olur başka bir sorun çıkar, bilemiyoruz, ama insanın hayatı zaten sorun çözmekle geçer. Yöneticinin de temel görevi zaten sorunları çözmektir.

Sağlık sorunları nedir diye akşam Google’a gireyim bakayım dedim bir bakayım. 26 milyondan fazla içerik var. Sağlık sorunları diye girin 26 milyondan fazla içerik. 26 milyondan fazla bir içerikle karşılaşıyorsak demek ki gerçekten de ciddi bir sorunla karşı karşıyayız ve gerçekten de çözmemiz gereken bir sorunla karşı karşıyayız.

Uzatmayım. Bildiğim kadarıyla, 6 sorun alanı belirledim. Hekim değilim ama bu alanlarda kısmen de olsa ilgilenen birisi olarak 6 temel sorun alanı belirledim. 6 temel sorun alanına da çözüm üretmemiz gerekiyor. Birincisi sağlık çalışanları, yani sizler. Sizlerin sorunları var. Birinci sorun neden bu? Çünkü sizin sorununuz çözülmeden diğer sorunlar çözülemez. Sağlık çalışanlarının sorunlarını çözmeniz lazım. Yani herhangi bir alanda görev yaparken kendisinin bir sorunla karşılaşmaması lazım, kendisiyle ilgili var olan sorunun çözülmesi lazım. O zaman daha sağlıklı bir yapı içinde-ister psikolojik deyin, ister başka bir şey deyin, nasıl tanımlarsanız-daha sağlıklı bir anlayışla var olan soruna kilitlenir ve o sorunu çözmeye çalışır. Örneğin hastayı daha iyi tedavi etmeye çalışır, daha sempatik olur, hastaya daha güler yüzlü olur. Pek çok sorunla karşılaşırsa hastanın beklediği ilgiyi gösteremeyebilir. Örneğin görev yapıyorsunuz, sınırlı sayıda elemanla görev yapıyorsunuz, kadro boşlukları var, kadro boşlukları doldurulmuyor. Eğer o boş kadrolar doldurulabilirse çok daha rahat, çok daha hızlı görev yapabileceksiniz. Demek ki sorun var, o sorun sadece bireysel olarak sizin çalıştığınız alanla ilgili değil, sizinle aynı görevi yapmaya hazır olanların da sorunları var, onların da bir şekliyle çözülmesi lazım.

İki, sağlık hizmeti alanlar yani hastalar. Bizler hastaneye gittiğimizde güler yüzlü bir hekim görmek isteriz, güler yüzlü bir hemşire görmek isteriz, sevgiyle bizimle ilgilenen kişileri görmek isteriz. Dolayısıyla bizim de sorunlarımız var. Hasta olarak geldiğimizde bizim de sorunlarımız var. Dolayısıyla bizim sorunlarımızın da bir şekliyle çözülmesi gerekiyor.

İlaç, tıbbi alan. Bu da önemli bir alan, sağlığın dışında düşünülemez. Hızla gelişen, bilim, bilgide hızla gelişen bir alan. Yeni ürünler çıkıyor, yeni ürünlerin hekimler tarafından hastalara ulaştırılması lazım. Bazı ürünler çok pahalı onlar bir şekliyle ilgili sosyal güvenlik kurumları tarafından bile finanse edilmiyor. Dolayısıyla orada da bir sorunumuz var. O sorun üzerinde de hep birlikte durmamız ve düşünmemiz gerekiyor.

Dördüncüsü tıbbi donanım. Bunlar daha çok oligopol piyasaların, monopol piyasaların ürettiği ürünlerdir ve giderek gelişen teknolojiyle beraber yeni ürünler çıkar. Tabi her hekim yeni ürünleri alıp hastaya daha sağlıklı tanı koymak için o ürünlerden yararlanmak ister. IM cihazından tutun pek çok şey var burada. Dolayısıyla bu alan sizin sorun alanınız olmaktan çok devletin bunları alıp hastanelere koyma alanı yani finansman alanıyla ilgili bir sorun olarak karşımıza çıkar.

Sağlık hizmetlerinin finansmanı… Bu da çok önemli bir alan. Hala bugün milyonlarca kişinin sağlık sigortası yok. Dolayısıyla 84 milyonluk bir kitlenin karşılaştığı sorun ve bu sorunun bir şekliyle çözülmesi ve bunun hazine tarafından veya bireyler tarafından finanse edilmesi, finansmanının bir kısmının katkı paylarıyla sağlanması, bunun dışında bizim beklemediğimiz olağanüstü harcamalar kamu açısından da üzerinde durulması gereken temel sorun alanlarından birisi sağlığın finansmanı. Sağlığı finanse etmenin yollarını bulmalıyız.

Ve sağlık hizmetlerinin sunulduğu alan. Genelde bunlar devlet hastaneleriydi, üniversite hastaneleriydi, özel hastanelerdi bunlar. Sonra aile hekimleri geldi. Aile hekimleri diye bir birim daha oluşturuldu. Onlarda Türkiye genelinde görev yapıyorlar ve özel hastaneler. Şehir hastaneleri çıktı birde. Bugün herkesin beklediği aslında özellikle Silahlı Kuvvetlerinde beklediği askeri hastanelerin de olması lazım. Ama maalesef askeri hastaneler kapatıldı, açılmadı. Askeri hastanesi olmayan dünyadaki tek ordu bizim ordumuz. Bunun da mutlaka önüne geçilmesi lazım. Ordunun mutlaka sağlık sisteminin yeniden ele alınıp oluşturulması gerekir.

Şehir hastaneleriyle ilgili belki tartışacaksınız, konuşacaksınız. Devlet hastanelerinde çalışanlar devlet memurları dolayısıyla onlar görevi yapıyor. Adı üstünde devlet hastanesi. Üniversite hastaneleri malum belli hocalar çalışıyor. Yine onlarda kamu görevlisi olarak görev yapıyor herhangi bir sorun yok. Aile hekimleri, onlar zaten yine birer kamu görevlisi olarak çalışıyorlar. Özel hastanelerde özel hekimler çalışıyor zaten adı üstünde özel. Şehir hastaneleri ise devletle özel sektörün karma bir araya geldiği hastaneler. Kim tarafından yönetiliyor, nasıl yönetiliyor, sorun alanları nedir ne değildir çalışılıyor üzerinde. Çok sayıda yazı var, çok sayıda makale var bu konuda işleyen. Ama burada sağlık hizmetlerinin finansmanından eğer finansmanı tartışılıyorsa bu alanda Türkiye Cumhuriyeti devletinin verdiği taahhütlerin ne olduğunun bilinmesi lazım. Taahhütler yani garantiler. Ne olduğunun bilinmesi lazım. Artı bunların topluma getirdiği yükün bilinmesi lazım. Sağlık sisteminin finansmanı görüşülürken bu konuya da değinilirse son derece mutlu olacağımı ifade etmek isterim.

Efendim çok şey bekliyoruz bu toplantıdan. Sorun alanlarını sağlıklı belirlerseniz ve çözümleri de üretirseniz biz son derece mutlu oluruz. Sorun alanlarını biliyoruz az önce Gamze Hanım anlattı. Belki anlatmadığı pek çok sorun alanını sizlerde biliyorsunuz. Bize çözümler lazım. Nasıl yapacağız, nasıl çözeceğiz ve sağlıklı sonuçları nasıl elde edebileceğiz. Çözümleri üretirseniz emin olun beklediğinizden de hızlı bütün sorunlarına alanlarına girip tamamını çözmekte kararlıyız. Bunu bilmenizi isterim.

Hekimin mutlu olduğu, hemşirenin mutlu olduğu, sağlık çalışanının mutlu olduğu bir dünyadan başlayarak sorunları çözeceğiz. Sizin mutlu olduğunuz bir dünyadan başlayarak sorunları çözersek en sonunda hastaya ulaşırız o da hastaneye gelirken güler yüzlü hekimlerle, hemşirelerle, sağlık çalışanlarıyla karşılaşacağını bilecektir. Sizi sorunların yaşandığı alandan çıkarıp sorunsuz bir alanda hizmet verebileceğiniz bir ortama ulaştırmak istiyoruz. Umarım bu toplantı güzel bir toplantı olur, bizlerde bu toplantıdan büyük ölçüde yararlanmış oluruz.

Hepinize en içten sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum. Sağ olun, var olun diyorum.