loading
close
SON DAKİKALAR

Kılıçdaroğlu: Devlet başkanının yolsuzluktan pay alması makul karşılanmaya başlandı

Kılıçdaroğlu: Devlet başkanının yolsuzluktan pay alması makul karşılanmaya başlandı
Tarih: 01.12.2019 - 10:13
Kategori: Siyaset

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Maltepe Ekonomik Forumu'nun açılış konuşmasını yaptı.

Maltepe Belediyesi'nin düzenlediği Ekonomide Yeni Arayışlar Forumu'nda konuşan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

Tek başına iktidar olanların bir süre sonra siyasetten çekildiklerini görüyoruz. CHP dışında iktidar olup sonra varlığını sürdüren parti hemen hemen hiç yok. Bunun da sorgulanması lazım. Biz bu siyasal yapıyı böyle sürdürecek miyiz? Siyasette liyakatin olmaması başka bir soruyu gündeme getiriyor. Devlette de liyakatin bozulduğunu görüyoruz.

Neden bu iktidar inşaat sektörünü kutsadı? Bunun arkasında siyasetin finansmanı var. Bugün geldiğimiz nokta, iktidarın çıkmaz sürece girdiği noktadır. Yolsuzlukların da içselleştirildiğini bu süreçte görüyoruz. Toplum neden yolsuzluklar konusunda duyarsız hale getirildi. Devlet başkanının yolsuzluktan pay alması makul karşılanmaya başlandı.

Yasaya bile gerek istemiyorlar. ‘Ben yaparım’ diyorlar. Örnek mi istiyorsunuz? Tank Palet Fabrikası. 20 milyar dolarlık fabrika 25 yıllığına parasız verildi. Müslümanız diyenler var. Yolsuzluk ne, kul hakkı ne? Siyasetçi hesap vermeye gerek bile duymuyor. Siyasetin yozlaşmasının tepesinde bu var. 

İnşatta rantı yaratan büyük oranda kayıt dışılıktır. Tapu kayıtlarının yüzde 90’ı doğruyu yansıtmıyor. En büyük rant ve gelir buradan. Siyasal iktidardan buradan besleniyor. Kayıt dışılık üzerinden durulması gereken en önemli konulardan biridir. İstihdamda kayıt dışılık vardır.

Vergi kaçırmanın toplumsal maliyeti var. Kişinin ve ailesinin geleceğini elinden alıyorsunuz. Bu konu üzerinden de ayrıntılı durmak gerekir. Sendikalaşma felsefesi de yitirildi. Sendikalaşma önemli. AR-GE’den söz edildi. Bazı akademisyen arkadaşlarımız Türkiye’den üretilen malların çoğunun Orta Doğu’ya hitap edildiğini belirtti. AR-GE’ye daha fazla kaynak aktarılması gerektiği söylendi. Kaynak ayırmayan kim, siyasal iktidar. İnşaat varken neden AR-GE’ye kaynak ayırsın.      

Türkiye’de var olan 100’ün üzerindeki üniversite gerçekten üniversite mi? Üniversite bilgi üretmezse katma değeri yüksek ürünü nasıl üreteceksin? Üniversitelerin neredeyse bilgi üretmesi yasaklanıyor. Sizden farklı düşünün akademisyenleri KHK ile atarsanız nasıl bilgi üretilecek. Akademik dünya özgürce düşünmek ve araştırmak için yabancı bir ülkeyi düşünüyorsa oturup birlikte düşünmemiz lazım. Bunu hep birlikte düşünmesi gerekecek. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın felsefesinden uzak durmamız gerekir. 

Bu ülkede hiç kimsenin can ve mal güvenliği yok. Ben bunu söyleyince kızıyorlar. Her an herkes gözaltına alınabilir mi alınabilir, avukatınız bile neden gözaltına alındığınızı bilemez.

‘Onlar cezalandırılacak’ diyor sen hâkim misin? Can ve mal güvenliğinin olmadığı bir yerde yeni arayışların rotasını belirlemeye çalışıyoruz. Yarın sabah Türkiye’de ne olacağını hiçbirimiz bilmiyoruz. 

Vergilemek için siyasi iradeye ihtiyaç var. Siyasi iktidar ranttan besleniyorsa o alan vergilenmez. Kapsayıcı ekonomiden bahsettik. Eğitim kişiye sınıf atlatır. 4+4+4 sistemi geldi parlamentoya, bu kanun teklifini veren 5 milletvekilinin hiçbiri eğitimci değil. Kalkınma planında, hükûmet programında yok, bir kişinin arzusu nedeniyle parlamentoya geldi. İsterdik ki akademik kadro daha fazla sesini çıkarsaydı. Kendi çocuklarımızı denek olarak kullandık. Bir ülkeyi geri bırakmak istiyorsanız o ülkenin eğitim sistemini bozmak yeterli. 4+4+4 çıkmasın diye çok çabaladım. Çocuğunu okula gönderen hiçbir anne ve baba eğitimden memnun değil. Asıl kaynak ayırmamız gereken yere kaynak ayrılmıyor. 

Devlet sosyal güvenlik haklarını sağlayan koşulları karşılar. Bugün yapılan sosyal yardımlar hak temelli değil lütuf temelli. Böylece sosyal yardımlar iktidarda kalmanın bir aracı olarak kullanılıyor. Hak temelli anlayışı sendikalar, STK'lar ile oluşturacağız. Sendikalar bile bunun farkında değil. Sendikalar 102 sayılı sözleşmeyi bile yeterince bilmiyor. Parlamento 1974 yılında bunu kabul etti. Kişinin doğumundan ölümüne kadar herkesin sosyal güvenliğini karşılıyor yasa. Aile sigortası neden uygulanmıyor? Bunun üzerinde de akademik dünyanın durması lazım.

Emeklilikte Yaşa Takılanlar'ın sorunu malum, bu soruna aile sigortası ilaç olabilir. Siz hala bunu dillendirmiyorsanız hak temelli anlayışa karşı çıkıyorsunuz demektir. Kaynak olmadan ben sosyal yardım yapacağım dersen ekonomiye zarar verirsiniz. İşsizlik sigortasından nasıl bir kaynak yaratıldıysa ve aile sigortası da yaratıp bu sorunu temelden çözebiliriz.

Önümüzdeki günlerde asgari ücret belirlenecek. Asgari ücret açlık sınırının altında. Sendikaların bir araya gelmesi bizim için çok önemli.

Açlık sınırının altında kimsenin kalmaması gerekir. Sendikalar iktidarın yanında mı işçinin yanında mı kalacaklar göreceğiz. Devlet bunları açlık sınırının altında asgari ücrete tabii bıraktı. Asgari ücretten sembolik olarak yüzde 1 vergi alınsın.

Güçlü bir sosyal devlet inşa etmeliyiz. Hiç kimsenin aç ve açıkta kalmadığı herkesin geleceğinin garantisi olmalı. Yoksa toplumda huzur olmaz. Hiç kimse eğitime para ayırmayın demiyor. Sınıf atlatmak istiyorsak eğitime iyi para ayırmak zorundayız.

Kişinin geleceğini düşünecek, neyi nasıl yapacağını bilecek. Siyaset sürdürülebilir kavramını kullanmıyor. Bunun ölçüsü nedir? Bunun birincisi yolsuzluklar mücadeledir. Yolsuzluklar konusunda toplumu uyarmamız gerekiyor. Yolsuzluk aynı zamanda açılan beyaz sayfanın aşama aşama kirlenmesi demek. Siyasal etik yasasının çıkması gerek.

O beyefendiyi indirmek boynumuzun borcudur.

Kaynak : Vişne Haber Ajansı-www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları