loading
close
SON DAKİKALAR

Kılıçdaroğlu: Devlet, ekonomi ve hukukta kayıt dışına çıkmaya başladı, bunu bilinçli yaptılar

Kılıçdaroğlu: Devlet, ekonomi ve hukukta kayıt dışına çıkmaya başladı, bunu bilinçli yaptılar
Tarih: 29.06.2021 - 13:35
Kategori: Siyaset

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun konuşması şöyle:
"2 hafta önce bir grup şoför esnafı geldi. Dertlerimiz var, dediler. Siyasetçiler ilgilenmiyor, dediler. Biraz haksızlık yapıyorsunuz, dedim. Gebze'de kamyon şoförlerinin olduğu yere gittim, Konya'ya, Kütahya'ya gittim. Sorunlarınızı dile getirdik ama size yeteri kadar ulaştıramadık.

Önerge verdik. Veririz ama AK Parti ve MHP tarafından reddedilir dedik. Olur mu, biz onlarla da konuşuruz dediler. MHP sesini çıkarmadı, AK Partili çıktı sanki güllük gülistanlık. Önerge oylandı ve reddedildi. O arkadaşlara sesleniyorum, hangi partiler yanınızda oturun düşünün. Sandık gelecek oy kullanacaksınız. Haklının yanında durun.

Pandemi nedeniyle kısa çalışma ödeneği ödeniyordu. Kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin aylığı uygulamasını sürdürmek gerekiyor. Yoksa işsizlik patlar. 

SGK'ları da yatırılmadı. Bir de prime takılanlar olacak.

Sağlıkta, eğitimde atama bekleyenlerin tamamının atamasını yapacağız. Erdoğan Hatay'a gidiyor. Atama bekleyenler de bütün yetkiler ona ait. Bir ara 80 bin atama alacağız, dediniz diyorlar. Erdoğan 'açık yok, alacağımızı aldık' diyor. 

En tepedeki insan devletten habersiz. MEB verilerine bakıyorusunuz 107 bin 909 Ocak 2021'de öğretmen açığı var. Erdoğan'a göre yok. Sarayda öğretmen yok ki. Saraydakiler 4-5 yerden maaş alıyorlar. 

Tam tersine kadro fazlalılığı var. Allah akıl fikir versin. 

İhvan konusundaki tutumumuzu dünya bilir. İnançların siyasete alet edilmesini asla istemeyiz. Mısır'daki değişime de saygı duyduk. Ama siyasi idamlar doğru değil. Mısır'dakia yöneticilere seslenmek isterim. Bakanlar asıldı, filinta gibi evlatlarımız darağacına gönderildi. Hepimiz üzüldük. Siyasi idamlara karşıyız. Umarım Mısır'da siyasi idamlar olmaz.

Ben de sahaya iniyorum, milletvekillerimiz de illere gidiyorlar. 55 CHP'li Erzurum'a çıkarma yaptık. Uzun yıllardır Erzurum'da milletvekili çıkaramıyoruz. Sorun bizde, uzun yıllar gitmedik. Bütün ilçelerini vekillerimiz gezdiler. İktidar değiştiğindeyardımlar kesilir mi diye bir endişe var. Erzurumlu kardeşim iktidar değiştiğinde yardımlar kesilmeyecek aksine artacak. Bizim belediyeleri görüyorsunuz. İhtiyaç sahibi ailelerin onurunu koruyoruz.

İşsizlik kol geziyor. 

Erzurum'u doğunun Paris'i adlandırırlardı. Arkadaşlarımzın verdiği raporlar iç açıcı değil. 

Bir çiftçi 'ne zengin ne yoksulum. Ekip biçtiğimle geçiniyordum. Artık çocuğumuza meyve alamayacak hale geldik' dedi.

Bir kardeşimiz 'Suriyeliler işte bizim gençler boşta' diyor.

Timur adında bir kardeşim 'Kılıçdaroğlu iyi de bir de müslüman olsa' demiş. Beni nasıl anlatmışlar? Allahımız bir peygamberimiz bir ama biz din ticareti yapmayız, herkesin inancına saygı gösteririz. 

Ekonomi ve hukukta devlet kayıt dışına çıkmaya başladı. Bunu bilinçli yaptılar.

Bütün bakanlıklarda teftiş kurullarını kapattılar. Bir yerde yolsuzluk var mı yok mu inceleyin denirse bakan el koyacaktı. Bürokratik altyapıyı süratlice oluşturdular. Devlette liyakati kaldırdılar. Yandaşları getirdiler.

Bakanların, milletvekillerinin, valinin önünde rüşvet tartışması yapıldı Antalya Serik'te. Belediye başkanı tahammül edemiyor. Yazıklar olsun diyor size. Devleti kayıt dışına çıkardılar. Savcı ne yaptı? Tık yok. Türkiye şu anda Avrupa'nın en büyük kara para aklayıcısı ülkelerinden biridir. 

Uyuşturucu, organ ticareti, kadın ticareti ne kadar rezil iş varsa sineye çektiler. Parayı getirin dediler. Ekonomiyi aşama aşama kayıt dışına çıkardılar. Bu paralar nereye gidiyor? Uyuşturucu ticaretinde, organ ticaretinde paralar nereye gidiyor? Göz yuman da alıyor. Neden saray ve beslemeleri sessiz kalıyor? Beslendikleri için. Bugün rüşvetsiz iş yapmak mümkün değil.

Eskiden Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) vardı. Yatırımların öncelikleri bölgelerin özelliklerine göre belirlenirdi. Ekonomi kayıt dışına çıktıktan, hukuk askıya çıktıktan sonra bütün devletin işlerine 5'li çeteye verdiler. 

CHP iktidar olursa Londra mahkemelerini yetkili kılarım diyorlar. Devletin yatırımlarını bürokratlar değil, saray veriyor. DPT'yi kapattılar kime ne verilecek, garantiler ne olacak bunları kimse bilmiyor. 

Havuz medyası var. Kayıt dışı tirajlar üzerinden devleti soymaya devam ediyorlar. Saray ve şürekası ödeyin diyor. Onlar da rüşvete ortaktır. 

Merkez Bankası... Kanuna aykırı olarak yetkiyi Hazine ve Maliye Bakanlığı'na verdiler. Damat ve kayınpeder 128 milyar doları buharlaştırdılar. 

Devleti yönetenler aileleriyle örnek olmak zorundadır. İsraftan kaçınacaksın. Herkesten önce sen vergini ödeyeceksin. Ahlaklı, adaletli vatandaş kimliğin öne çıkacak.

AK Partili ve MHP'li kardeşlerime sesleniyorum. Siz de vergi veriyorsunuz. Nasıl oluyor da Erdoğan ve ailesi yurt dışında Türkiye'ye vergi vermemek için hesap açıyorlar, milyon dolarları orada kazanıyorlar. Devlete 5 kuruş vermiyorlar. Bunu vicdanınız, ahlakınız kabul ediyor mu? Man Adası'ndan söz ediyorum...

Kayıt dışı büyüdüğünde alınan rüşvetler de büyür. Rüşveti kamu görevlisi alır.

Devletin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu devletin TV'sine çıkıp her ay bir siyasetçi 10 bin dolar ödeniyor, dedi. Erdoğan ne dedi? Tık çıkmadı. Hala rüşveti savunana, ahlaksızlığa oy vermeye devam edecek miyiz? Evlatlarınızın yüzüne bakın.

Bakan yerinde, Erdoğan yerinde. Her ay 10 bin dolar rüşvet alan da yanında. Sahtekarlığın, rüşvetin bu boyutu hiç çıkmamıştı. Bütün yolsuzlukların ilkini yaşıyoruz. Daha neler çıkacak bilmiyoruz.

Devleti yönetenler rüşvetten beslenince vatandaşa para aklmıyor. İşçi, memur, emekli maaşıma zam yap, diyecek. O zaman TÜİK devreye girsin, enflasyonu küçük rakam olarak yayınlıyorlar. İşçinin, emeklinin, memurun parasını çalıyorlar. 

İşçinin, emeklinin, memurun da soygun düzenine dur demesi lazım.

Devletin kurumları var. Bunlar bağımsız sözde, hepsi bağımlı. Belli aralıklarla TBMM'ye bilgi vermeleri lazım. Bunlar meclise gelmiyorlar. Kanunu takmam diyorlar.

TBMM kurumlara niye gelmiyorsunuz, diyor mu? Erdoğan'dan izin almadan diyemez. Bu meclisin olan da bizi. Adalet getiren de biz olacağız. Sarayın meclisini asla kabul etmiyorum.

Yargı dik durabilse bu rezaletler olmaz. Hakimi de kendileri tayin ediyor. Hakim karar verirken saraya bakıyor. talimata göre karar verince hukuk dışına çıkılmış olunuyor. 

Erdoğan şahsım hükümeti Türkiye'yi felakete sürükleyecek. İşsizlik, yoksulluk, rüşvet, yolsuzluk, uyuşturucu her şey var. Hepsi saray ve şürekası tarafından koruma altında. Mahkemeye de vermiyorlar. Bari bir namuslu hakim buluruz da ispat ederiz.

Erdoğan AYM'nin kararına uymuyorum, saygı da duymuyorum demişti. Devleti otomatik olarak hukukun dışına itiyorsunuz. Hukuk benimü devlet benim, hangi AYM diyor.

İstanbul Sözleşmesi kadına şiddeti önleyecek olan uluslararası bir sözleşme. Meclisten oy birliğiyle geçmiş. Bir geceyarısı kararıyla kaldırdım, diyor. Kimsin sen? Konu Danıştay'da. Aklınızı kiraya vermdiyseniz sözleşmeyi ihya etmek zorundasınız. 

Yolsuzlukları kapatmak için çaba harcıyorlar. İBB'de milyarlarca yolsuzluk var. İBB Başkanımız üzerine gideceğim dedi. İçişleri Bakanlığı bütün dosyaları istedi, üstü kapatıldı. Yolsuzlukları yapanı korumak nedir? 

Mersin Limanı'na Kolombiya'dan kokain geldi dava açan yok. Dilovası'nda 540 kilo kokain geldi dava açan yok. 

Hükümetin ekonomide ve hukukta kayıt dışına çıkması ne anlama gelir? Yönetimin mafyaya teslim olması anlamına gelir. Yeraltı dünyasının devlet yönetimine egemen olması anlamına gelir. Geldiğimiz nokta budur. 

Sarayda lağım patladı bütün dünya kokuyu hissediyor. Onlar kokuyu hissetmiyor o çukurdalar zaten. Adaletten yana insanlar hissediyor kokuyu. 

En sonunda AYM başkanı bile konuşmak zorunda kaldı.'Adaletin yegane yolu mahkemelerdir. Mahkemelerin adaletsizliklere çözüm üretemediği yerde hukuk dışı arayışların ortaya çıkması kaçınılmazdır' diyor. Mafya siyaseti beslemeye başladı. 

Kimse umutsuzluğa kapılmasın. Bu memleket çok badireyi atlattı. Gerçek anlamda adaleti getireceğim. Kul hakkı yiyenin burnundan fitil fitil getirmezsem bana da Kılıçdaroğlu demesinler.

Türkiye'yi kirlilikten arındıracağız. Devri sabık yaratma arayışında değilim. Benim ve partimizin önceliği adaleti getirmektir. 

Belediyeler ihaleleri canlı yayınlasınlar diyor. Beyefendi günaydın. Küpünün doldurdun ya şimdi yayınlayın, diyor. 

Rüşvetten, yolsuzluktan beslenenler adaleti getiremezler. Biz getireceğiz.

Ekonomi ve hukuku kayıt dışına çıkarırsanız egemen güçlerin oyuncağı olursunuz. Ne kadar götürdüğünüzün farkındadırlar. 

Yerli ve milli ayaklarına geçinneler egemen güçlerin taşeronluğunu yapmaya başladılar. Kanal İstanbul yapılırsa yabancılar söke söke alırlarmış. Dış güçlerin temsilcisi Erdoğan. Söke söke alacağım.

Bu işe giren müteahhit kendisini unutsun. Bankalara, kredi kuruluşlarına söylüyorum bu işe kredi veren unutsun kendisini. Bunun altına imza atan bürokratın burnundan fitil fitil getireceğim. 

Bizim milliyetçilik damarımıza dokunuyorlar. O tank palet fabrikasını söke söke Katarlılardan alıp şanlı ordumuza vereceğiz. Süleyman Şah Türbesi'ni vatan toprağına götüreceğim.

Çiftçinin traktörüne haciz geliyor.  Söke söke o 750 milyon doları alıp tamamını çiftçiye vereceğim.

Türk Telekom'u alıp birilerine verdiler. Karını yediler, binalarını, arsalarını satıp borcunu bize bıraktılar. O Hariri ailesinden söke söke bütün parayı alacağım.

Senin adın Erdoğan benim adım Kılıçdaroğlu. Sen dış güçlere teslim oldun ben boyun eğmem. Sen egemen güçlerin tutsağısın.

Bahçeli, 'siyasi muhataplarımıza çağrıdır, üniversite sınavlarını kaldıralım 'demiş. Bahçeli'ye bir iyi bir kötü haberim var. İyi haberim: Üniversite sınavı kaldırıldı. Kötü haberim: Bizim çocuklar için değil."

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları