Kılıçdaroğlu: Son söz halkındır, Anayasa Mahkemesi'ne gitmeyeceğiz

Tarih: 14.02.2017 - 12:57

Kategori: Gündem

Kılıçdaroğlu: Söz konusu milletin egemenliği ise asıl divan halkın divanıdır. Son söz halkındır. Anayasa Mahkemesi'ne gitmeyeceğiz.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Hayır diyene terörist diyenlerin söyleyecek sözü yok. Hayır diyenleri 15 Temmuz yanlısı gösteriyorlar. İster Evet ister Hayır desinler herkes başımızın üstündedir. Bizde hoşgörü var" dedi.

CHP lideri partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada CHP'nin anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesi'ne götürüp götürmeyeceklerine de açıklık getirdi. Kılıçdaroğlu, "Söz konusu milletin egemenliği ise asıl divan halkın divanıdır. Son söz halkındır. Anayasa Mahkemesi'ne gitmeyeceğiz" ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

"Vatandaşın derdi nedir? Kredi kartı ve tüketici kredi borcu 424 milyar lirayı aştı. Bu borçla ilgili iktidar kanadından bir Allah'ın kulu 'sizi kurtaracağım' diyor mu? Diyemez. Onlar da sonunda 'Hayır' diyecekler. Bu rakamlar henüz icraya gitmemiş rakamlar. Vatandaş faiz yüküne de teslim edilmiş. Geçen yıl ödenen faiz miktarı 48 milyar 932 milyon lira. Son 13 yılda ödenen faiz miktarı 32 milyar lira. Bunlar işsizliği doğuruyor. Her evde işsiz var. Ankara'da beyler hariç. Onlarda kasalar var, ayakkabıları kutuları var. Bizim vatandaşın evinde işsiz çocukları var. Elbistan'da devlet hastanesi 50 kişi alacak 3642 kişi başvurmuş. Kura çekelim diyorlar. Bir bakıyorlar ki bir kişinin ismi iki kere çıkıyor. Bu sahtekarlığa 'Hayır' demezseniz yarın hangi felaketlerle karşı karşıya kalacağımızı bilmenizi isterim.

-Bunların derdi Başkanlık.

-Harp okulu öğrencileri hapiste. Neden? Devletin güvencesi altında çocuğunu okula gönderen annelere soruyorum: Çocuğunuz hapiste olsa nasıl tepki verirsiniz? Bütün anneler hep beraber 'bu zulüm yeter' demelisiniz.

-15 Temmuz'da darbe girişimine karşı dik durduk darbeyi püskürttük. 20 Temmuz'da başka bir darbe oldu. 1 milyondan fazla insan mağdur edildi.

12 eylül darbesinde ihraç edilen öğretmen sayısı 3 bin 854. 20 Temmuz'dan sonra ise sonra 30 bin 470.

"12 Eylül döneminde ihraç edilen akademisyen sayısı 120. Bu dönemde ise 4 bin 819

Banka hesaplarına el koydular, ömür boyu kamuda çalışamayacaklar. Özelde çalışmak isteyene de darbeci diye kimse iş vermiyor? Bir aileyi aç bırakmayı hangi insan yapabilir

12 Eylül döneminde ihraç edilen akademisyen sayısı 120. Bu dönemde ise 4 bin 819. İnsanda biraz vicdan, ahlak olur.

Siyasi partiler yasasına göre üniversite hocaları siyasi parti üyesi olabilirler. KHK ile kapının önüne koyuyorsunuz. Hiçbir yere başvuramayacaklar.

12 Eylül'de tutuklu gazeteci sayısı 31. 20 Temmuz'dan beri 150'yi aştı. Zalimlikte rekor kırdılar. 15 günlük çocuğu annesinden ayırdılar.

-Şimdi kim 'Hayır' derse terörist diyorlar. En güzel cevabı bir şehit annesi veriyor. 'Ben 'Hayır' diyorum' diyor. Hayır diyenleri 15 Temmuz yanlısı gösteriyorlar. İster Evet ister Hayır desinler herkes başımızın üstündedir. Bizde hoşgörü var. Biz bu ülkede herkesin huzur içinde yaşamasını isteriz. Hayır dediğiniz andan itibaren Türkiye derin bir nefes alacak.

Hayır diyene terörist diyenlerin söyleyecek sözü yok.

-Cumhurbaşkanı taraflı mı, tarafsız mı olsun? Cumhuriyet kurulalı beri tarafsız. Çünkü cumhurun başkanı. 80 milyonu temsil edeceği için tarafsız olmalı. Yurttaş vicdanında ölçsün oyunu öyle kullansın.

-Cumhurbaşkanı hakim tayin etmemeli. Cumhurbaşkanı Meclis'i feshetmesin diyorsanız gidip 'Hayır' oyu vereceksiniz. Bu yetki Atatürk'e verilmemiştir.

Bir kişi kalkıp milli iradenin yüzde yüzünü temsil ettiği Meclis'i feshetmemelidir.

"Başbakanlığı kapatıyor muhtarlığı mı kapatmayacak?"

Bir hükümet önce program hazırlayıp Meclis'e geliyor. Meclis'ten güvenoyu istiyor. Anayasa değişikliğinde güven oyu yok. Bu milletin iradesiyle seçilen 550 vekile güvenmemek demektir.

Başkan tuttu kendisine bin 500 tane başkan yardımcısı tayin etti. Olur mu olur. Bunlardan biri yolsuzluğa karışırsa TBMM gensoru bile veremiyor.

Bir kişi bir kararnameyle 'bakanları ve bakanlıkların sayısını artırdım, Merkez Bankası'nı kapattım' diyebilir. Kim müsteşar, büyükelçi olacak bir kişi belirleyecek. Buna engel yok.

Terörle mücadele için kararname çıkarıyorlar. İçinde terörle ilgili bir şey yok. Muhtarlıkları kapatabilir. Başbakanlığı kapatıyor muhtarlığı mı kapatmayacak.

Değişiklikle vekil sayısını 600'e çıkarıyorlar. Niye çıkarıyorsunuz?

"Binali bey Erdoğan'ı 500 metre öteden görse 80 düğmesini 10 saniyede ilikler"

-Bu bir rejim değişikliğidir diyorum. Olur mu diyorlar. Libya'da, Suriye'de, İran'da, Mısır'da cumhuriyet var mı? Var. Bizimkiyle onlarınki aynı mı, değil. Oralardaki gibi tek adam rejimi getiriyorsun.

-Çift başlılığı engellemek için getiriyoruz anayasa değişikliğini diyorlar. Şu an çift başlılık var mı? Binali bey Erdoğan'ı 500 metre öteden görse 80 düğmesini 10 saniyede ilikler.

-Hayır çıkarsa kavga alır diyorlar. Türkiye derin bir nefes alır. Herkes görevinin başına. Hayır çıkarsa Erdoğan yine Cumhurbaşkanı, Başbakan yine Başbakan olarak görevine döner.

-Bir kampanya başlatmışlar. CHP 18 yaşında seçilmeye karşı. Böyle bir şey yok. Gençlerin oyunu almak için onları kandırıyorlar.

Askerlikle ilişiği olmayacak diyorlar ama seçilecek diyorlar. Kendi çocuğunu askerlikten muaf tutacak, vatandaşın çocuğu El Bab'a gidecek.

'Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır'

-Anayasa değişikliği hukuka da anayasa da aykırıdır. Egemenliği milletten alıp tek adama veren bu değişiklik hukuku yok etme değişikliğidir. Bütün sakıncaları komisyonda ve Meclis'te ısrarla anlattık. Meclis'ten onay çıkmaması için milletvekili arkadaşlarım tarihe geçecek bir mücadele verdiler.

Meclis'in yanlış hesabı milletten dönecektir. Anayasaya aykırılık iddiasıyla AYM'ye gitme hakkımız bulunmaktadır. Amasya Tamimi'ndeki gibi 'Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.'

Söz konusu milletin egemenliği ise asıl divan halkın divanıdır. Son söz halkındır. Anayasa Mahkemesi'ne gitmeyeceğiz.

Vişne Haber Ajansı