loading
close
SON DAKİKALAR

Kılıçdaroğlu'ndan Bahçeli'ye: Saray iktidarının bekçiliğine soyunan bize ders veremez

Kılıçdaroğlu'ndan Bahçeli'ye: Saray iktidarının bekçiliğine soyunan bize ders veremez
Tarih: 13.10.2020 - 13:30
Kategori: Siyaset

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle:
"-Azerbaycan'da toprakları işgal altında mücadele veriyor. Bütün demokratların bu haklı durumun etrafında konumlanması gerekiyor. Sayın Aliyev işgal edilen topraklardan ayrılırlarsa sorunumuz yok diyor. Ermeni halkıyla sorunumuz yok, diyor. Haklı. Evrensel hukuka da, insan haklarına da uygun. Ermenistan'ın işgal ettiği Azeri topraklarından çekilmesi lazım. Sivilleri bombalıyorlar. Bu bir insanlık suçu.

-Rusya'da masa kuruldu. Türkiye masada yoktu. Bunu vatandaşlarımın hafızalarının bir yerinde tutmalarını isterim. Bu sorunu kendi sorunumuz olarak görüyoruz madem ki o masada niye yokuz? 

-10 Ekim'de Ankara Garı'na gittik. Bombanın patladığı yere karanfillerimizi koyduk. Barış isteyen kitleye 2 canlı bomba müdahale etti, 101 kişi hayatını kaybetti. Olay aydınlığa kavuşmuş değil. Biz terör kimden gelirse gelsin terörü insanlık suçu olarak görüyoruz. Biz insanların düşüncelerine saygı gösteririz. Terörist eline silah alıp insan öldürüyorsa teröristtir. Teröre asla izin vermeyiz. 

-Tabiatı, bütün canlıları seviyoruz. Ekosistemi seviyoruz. Dünya sadece bize değil bizden sonra geleceklere de aittir. Yerinde duran bir ağacı yakmak en büyük günahtır. Ormanı, kurdu, kşu yakmayı hangi vicdan kabul eder? Teröristler yaptı... Ormanı yakmanın insan öldürmekten ne farkı var?

İnsanlık yolunda yapılan her mücadelenin haklı yönleri vardır. Vatandaşa haklı eksende hizmet için devleti adaletle yönetmeye çalışırsınız. Yönetici alçakgönüllü olmak zorundadır.

-Bir ekonomik buhran yaşıyoruz, milyonlarca gecimiz işsiz, emekliliğini alan emekli geçinemiyor, devleti yöneten kişi olarak çıkıp milete 'yoksullukta sabredin' diyor. Sen niye sabret miyorsun? Sana hak talebinde bulunma, diyor. Boğazındaki lokmayı vergi diye akıyor, aldığını yandaşın için harcıyorsun.

Çalışma bakanı 'Son iki yılda 674,5 milyar liralık aylık ödemesi gerçekleştirdik' diyor. Övünüyor, öp başına koy, diyor. Sen emeklinin kaç yıl çalıştığını, SGK'ya ne kadar prim ödediğini biliyor musun? Şimdi lütfetmiş, emekli aylığı veriyorum, diyor. Şu kepazeliğe bakın. Bunlar devleti yönetiyorlar. 

Emeklilere sesleniyorum, senin hakkını sana verirken bile 'ben sana veriyorum' diyor. Beni kızdırısan senin emekli aylığını ödemem... Bu mesaj çıkıyor bundan. 

5'li çeteye dolar üzerinden verdikleri ihalelerin paralarını tıkır tıkır ödüyorlar. 

Geçen grup topantısında esnaf için 17 madde saymıştık. Hiçkimse kendisini sahipsiz sanmasın. Bu ülkenin sahibi var, bu bayrağın sahibi var. Onun  adı da CHP'dir.

Esnaf Bakanlığı kurulmalı, sicil affı çıkarılmalı. Devletin esnafa borcu var, ödemiyor. Bu doğru değil. 17 madde saydık, 17 maddenin hiçbirisi hayata geçirilmedi. Esnaf önemli değil diyorlar, ama yandaşlara desteğe sonuna kadar devam.
-Büyük bir ihale yapıyorlar. 9 milyar 800 milyon liralık bir ihale. 5'li çeteden birine veriyorlar. Bu adam havuz medyasının sözde amiral gemisi ATV-Sabah'ın sahibi. İhaleyi verdiler. 9 Ekim 2020 Resmi Gazete'de bir tablo yayımlandı. Tablonun 81. sırasında var. 9 milyar 449 milyon 995 bin 833 TL'lik vergi harç muafiyeti getiriyorlar.
9 milyarlık ihale veriyorlar, 9 miylarlık vergi muafiyeti getiriyor. Sıfır maliyetle. Bu düzen harami düzenidir. Haramilerin yönettiği devlet iflah olmaz. 
AK Parti'ye oy veren kardeşlerime sormak isterim. Düşün yakamızdan, demeniz lazım. 
-Saray hükümeti tefeci hükümetidir. Keşke Allah şaşırtsa da beni mahkemeye verseler, götürüp mahkemenin önüne koysam rakamları. 
Faizle esnafa para verdiler. Almanya 10 yıl vadeli borçlanıyor, borç karşılığında faiz sıfır. 
 
ABD'de 10 yıl vadeli borçlanıyor, faiz binde 7. Yunanistan da 10 yıllığına borçlanıyor, faizi binde 9.
Türkiye, 2,5 yıl milyar borçlandı. Dolar bazında. 5 yıl için 6,4 faiz.
Faiz ödemede dünya lideriyiz. 83 milyonu bir avuç tefeciye teslim etmede dünya lideriyiz.
Kimin parasıyla bu borcu alıyorsun, kim ödeyecek, Kalyon İnşaat mı ödeyecek? Hayır. Onun borcu sıfır. Çiftçi, esnaf, işsiz önemli değil.
Son 8 ayda memleketin Londra'daki bir avuç tefeciye ödediği faiz 728 milyar dolar. Sarayda oturan zat sabredin, diyorsun. Bu millet nereye kadar sabredecek?
Bu milletin yakasından düşeceksin, bu millet seni düşürecek.
-Türkiye'nin 5 temel sorunu var. Bunlardan biri hukukun üstünlüğü, demokrasi. Hukukun üstünlüğü herkesin can ve mal güvenliğinin olması demek. Kanunları saymıyorlar. Genelgeyle kanun değiştiriyorlar. Baro seçimleri yapılacak, genelge çıkardılar, yapamazsınız diye. YSK da talimat aldı, o da yapamazsınız, diyor. AKP kongreleri serbest. 
Saraya kölelik yapan bir kişiyi yerinde tutabilir miyiz, diye uğraşıyorlar. 
Uğraştılar İstanbul'da 2. baroyu kurdular. 
Ankara'da kamu avukatlarını zorluyorlar. Sesleniyorum, atacağınız her imza hukuka, mesleğine ihanettir. 
-30 milyon velimiz var. 30 milyon veli çocuğunun sağlığı ve eğitiminden kaygı duyuyor. Düzenleme yapacaksanız işin uzmanlarıyla tartışırsınız. Eğitim milli bir meseledir. 
4+4+4 diye bir sistem getirdiler. Bu sistem gelirken velilere sormadılar. Bu kalkınma planlarında da yoktu. Bakanlar Kurulu'nda, eğitim şuralarında görüşülmedi. 
Kanun teklifini parlamentoya verenler eğitimle ilgisi yoktu. Bu tabloyu neden bu hale getirdiler? Çocuklarımız neden kobay olarak kullandılar. Çocuğu istediğimiz gibi yetiştirelim, büyüdğünde bize oy versin dediler. 
Dünyanın gerçeklerini bilmiyorlardı. O çocuğun cep telefonundan dünyaya ulaşacağını bilmiyorlardı.
Her bakan kendisine göre reform yaptı. 
Eğitimi rant alanı olarak kullandılar. 18 yıldır, kesintisiz yönetiyorlar. Eğitim sistemi  nasıl bu hale geldi?
Tablo şu: 
15 milyon 188 bin 178 öğrencimiz var. 571 bin derslikte ders görüyorlar. Pandemi geldi, 11 Mart'ta korona vakası çıktı diye açıkladılar. 12 Mart'ta okulların tatil edileceğini  Milli Eğitim Bakanı değil İbrahim Kalın açıkladı. Mili Eğitim Bakanı bildiğimiz bakan değil, yetkisi olmadan oturuyor. Okulların tatil edileceğini bile o açıklamıyor. 19 Mart'ta açıklama yaptı bakan, '23 Mart'tan itibaren uzaktan eğitim başlayacak. Bu konuda dünyanın en iyisi Çin sonra biz geliyoruz' dedi. Dünyadan ne kadar haberleri var, bakın? Kaç evde TV, kaç evde internet var bihaberler. EBA'ya geçildi. 7 milyon 695 bin öğrenci EBAya ulaşamadı. Çin'den sonra biz geliyoruz ya. 
EBA'nın canlı kapasitesi 1 milyon öğrenci. Erdoğan'ın gazıyla dünyanın en iyi devleti. O gazla konuşuyorlar. Gerçeklere bakın bir de. 3 milyon 37 bin hanede internet yok. 759 bin 493 öğrencinin evinde TV yok. TV'si olmayan evde EBA eğitimi yapacaksın! Kaç çocuğun interneti var akıllarına geldi mi? Sarayda internet var demek ki herkeste internet var. Bakış açısı bu. 
Esenyurt'ta Çınar Mert, kendilerinde internet yok, komşudan almak için baba çatıya çıkıyor, çocuk da çıkıyor, Çınar Mert 4. kattan düşüyor hayatını kaybediyor. Günahı kime ait? 
5 Temmuz'da okullar açılsın mı açılmasın mı tartışıldı. Yapamadılar, 57 bin 340 dersliğe ihtiyaç var. 16 Mart'tan bu yana tek bir derslik bile yapılmalı.
7 Ekim'de Sayıştay raporu geldi. 138 bin 303 öğretmene ihtiyaç var, denildi. Ama almıyorlar. Onlar için çocuklarımız değersiz. 
16 Eylül'de çıktım 16 madde halinde milli eğitimde yapılması gerekenleri saydım. Her türlü desteği vereceğimi söyledim. Hiçbrisi olmadı.
1. sorumuz şu: Neden internet altyapımız yok?  
Fuat Oktay 2018'e kadar Türk Telekom'da başkan yardımcısıydı. Hortumculuğun yardımcılığını yapıyorlar. TÜRKSAT'ı kurdular. Bunun başına eski bakanlar, eski vekilleri, çocuklarını getirip arpalığa çevirdiler. Altyapı yok.
BİK raporu var. "Kablo TV altyapısı 24 ilde geniş bant internet erişimi sunuyoruz. Altyapının tüm noktalara ulaşmaması nedeniyle bölgesel olarak hizmet sunulabiliyor" diyor. internet altyapısı bu kadar yetersizken sen nasıl dünyada birinci Çin, ikinci bizi dersin. O görevi bırakacaksın kardeşim.
TÜRKSAT 15 yılda hizmet yapıyor, 81 ile bile götürememişiz.
Evrensel hizmet fonu var. 2005'te kanun çıktı. 'İnternet hizmetinin Türkiye sınırları içinde herkes tarafından erişilebilir, önceden belirlenmiş kalitede, herkesin karşılayabileceği makul bir bedel karşılığında asgari standartlarda internet hizmeti sunma amacı taşır' deniyor. Ne oldu, hırsızlık yapmaktan zaman mı bulamadınız. Ne oldu da bizim çocuklarımıza interneti götüremediniz? 
 
Dünya Bankası ile anlaşma imzaladılar, 160 milyon lira alacaklar. Dezavantajlı gruplar için kullanacaklar. Takipçisi olacağız. 
 
1- Bilgisayarlardan alınan KDV'ler kalkmalı. 
2-İnternet hava gibi, su gibi artık. Her çocuğun yaşamının bir parçası. İhtiyaç sahibi ailelere ve öğretmenlere internet ücretsiz olmalı.
3-Devlet ihtiyaç sahibi ailelere ve bütün öğretmenlere ücretsiz bilgisayar vermek zorundadır. Gerekirse bize  5 ay maaş vermeyin, çocuklara bilgisayar verin.
4 katrilyon liralık vergi muafiyetini 1 kişiye veriyorsun, binlerce çocuğa ücretsiz bilgisayar verirsin.
İBB, kimlerin interneti var-yok diye araştırıyor. AK Parti'nin en çok oy aldığı ilçelerde yok. Kendi seçmenine ihanet eden bir partiyle karşı karşıyayız. Arnavutköy'deki, Sultanbeyli'deki geliri düşük aileye ben ver diyorum, sen vermiyorsun. MEB'in FATİH Projesi vardı. 2010'da bütün öğretmenlere bilgisayar verilecekti. 2020'deyiz. 1 tek öğretmene bile bedava vermediler. Nereye gitti bu paralar? 
4- TV'si olmayan 759 bin 493 hane var. TV'ler için kampanya açın, dedik yapmazsanız biz açacağız, dedik Bakanlığa yazı yazdık. MEB yazı gönderdi, valilere talimat verdik, bu hanelerdeki evlere TV verdik, dediler. Hala TV'si olmayan hane varsa hemen valiliğe gitsinler. Vermiyorlarsa bana söyleyeceksiniz. 
Sabit internet oranı en düşük ilçeler AK Parti'nin kale olarak tanımladığı yerler. 
6- Çocuklarımızın 57 bin 340 dersliğe ihtiyacı var. MEB bu derslikleri yapmazsa, Hazine kaynak ayırmazsa, bize sadece yer göstersinler, yıl sonuna kadar bütün derslikleri yapıp anahtarı MEB'e teslim edeceğiz. 
İSMEK ve BELMEK var. Bunları derslik olarak verebiliriz, dedik. CHP'li belediyeler ya kabul etmediler. CHP'li belediyeleri kimlik, siyasi parti, bölge ayrımız yapmazlar. 
7-Öğretmenleri atayın.
8-Okullar açıldı, büyük kısmında yardımcı hizmet personeli yok. Okulu ayakta tutan okul aile birlikleri. Bizim belediyeler talep gelirse bütün ihtyiaçları karşılıyorlar. 
MEB'e 60 bin yardımcı hizmet personeli alın, dedik. 
9-Dezenfektan, maske, ateş ölçüm cihazlarını velilerden almayın. 
10-Pandemi süresince bir sağlık görevlisi ve bir rehber öğretmen okulda bulunmalı.
Çocuklar geleceğimiz. 
 
-34 ülke Uygurlara yapılan mezalim için metin hazırlayıp imza attılar. Uygurlar soydaşlarımız. Türkiye neden metne imza atmıyor, dedim, Bahçeli'ye çağrı yaptım. 'Neden Türkiye imza atmadı' diye sordum. Bunu Erdoğan'a değil Bahçeli'ye soruyorum.
Bahçeli yanıt vermiş, 'CHP Uygur Türklüğü konusunda bize parmak sallayamaz, istikamet çizemez, dikte edemez, tavsiye ve tembihte bulunamaz' demiş.
Sayın Bahçeli bilsin Iraklı Türkmenlere tırlarla yardım yaptık ama reklamını yapmadık. Bir gidişimizde baktık ki çocukların ayakkabıları yok, bütün çocuklara ayakkabı gönderdik. Suriye'deki Türkmenlere Arapça Nutuk gönderen biziz. Bizim işimiz reklam değil. Saray iktidarının bekçiliğine soyunan bize b konularda ders vermez. 
Bahçeli Çin'den para gelecek diye imza atmıyor. Londra'daki tefeciler faizi çok yükseltti çünkü. 
Bu ülkeye huzuru, kardeşliği getireceğiz."
 
 
Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları