loading
close
SON DAKİKALAR

Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a 128 milyar dolarla ilgili 5 soru

Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a 128 milyar dolarla ilgili 5 soru
Tarih: 02.03.2021 - 13:33
Kategori: Siyaset

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun konuşması şöyle:
"19 yıl geçmiş hala insan haklarını düşünüyorlar. Allah akıl fikir versin. Yeniden toplantı yapacağınıza dünya kadar yayın var. BM raporlarına bakın görürsünüz insan haklarını. Dünyadan haberleri yok.

Aksaray'a gittik. Ankara Niğde otobanı yapmışlar esnaf perşian Aksaraylı esnaf şikayet ediyor. 1994'ten beri vadettikleri havaalanı da hala duruyor. kardeşim Anadolu'ya bir çevir bakalım ne oluyor. Rant İstanbul'daki gibi olmadığı için Anadolu'yu gözden çıkarmışlar. 

Bir vatandaş, 'Benim maaşa 2 senede zam vermiyor. Neymiş bin 500 lirayı geçmeyecekmiş. Bin 500 liraya çıkıncaya kadar zam verilmeyecekmiş. Bunu aşınca zam alacakmışım. Nasıl yaptı böyle bir düzen yaptı bilmiyorum' dedi.

71 ilde patates üreticimiz var. Niğde ve Nevşehir iki önemli ilimiz. Hasatlar yapıldı. 4 aydır patates üreticisi ürününü depoda tutuyor. Toprak Mahsulleri Ofisi kurumu var, Tarım Kredi Kooperatifi var. Bu sorunlara eğilsinler. Eğer patatesinizibu hükümet almaz da depolarda çürürse sandıa gittiğinizde bunlara ders verin.

Çocuğunu okula gönderen hiçbir anne baba eğitim sisteminden memnun değil. Eğitim sistemini deneme tahtasına dönüştüren, çocuklarımızı kobay olarak kullanan iktidara ders verme zamanı gelmiştir. Çocuklarınız için gelin bu iktidara ders verin. 

20 bin öğretmen ataması yaptılar. Eğitimde tasarruf olmaz. İyi eğitilen bir çocuk Türkiye'ye her alanda büyük katkılar yapar. Eğitim sınıf atlatıyor. Her alanda ileriye gitmiş oluruz. Başka yere yapacakları harcamaya eğitime yapsınlar. Kanal İstannbul için inat edeceğine eğitim için kaynağı harca. 

Bakanlığın açıklamasına göre 107 bin öğretmen açığı var. 2 milyon 658 bin öğrenci EBA'ya erişemedi. 6 milyon öğrenci EBA'yı etkin kullanamadı. Tek bir okulda kadrolu temizlik görevlisi yok. Birer tane temizlik görevlisi kadrolu atayın. Hala Türkiye'de birleştirilmiş sınıflar var. 

57 bin dersliğe ihtiyacımız var. Kadrolu, ücretli, sözleşmeli öğretmen garabeti var. Biz kaldıracağız. Öğretmenlerimiz için özel kanun çıkaracağız.

Geçen hafta Çin'den 1 milyon doz bedava alındı mı, alınırken firmaya para verildi mi, diye sormuştum. Bakan, aracı var mı sorusuna 'bu kesinlikle doğru değil, aracı yok' dedi.

Seni aldatıyorlar sayın bakan. Senin bulamadığın o anlaşma benim elimde var. Ben gönderebilirim. 

1 milyon doz aşı bedava geldi DMO'ya fatura edildi. Sinovac anlaşmayı DMO ile yaptıklarından hiç söz etmiyor. Demek ki sayın bakan yanıltıldı. 

Keymen açıklama yaptı. 'Masraflarımızı karşılamak için yaptık' diye. Masrafların 12 milyon dolar mı? 

Keymen İlaç, DMO ile anlaşma yapıyor DMO 'bana temianat vereceksin' diyor. Keymen İlaç gerekli teminat mektubunu veremiyor. Bunu da Çin'deki firma teyit ediyor. DMO, Hazine ve Maliye Bakanlığı'na bağlı. Sağlık bakanının sırtına yıkıyorlar. 

1 milyon doz bedava gelseydi ve CHP iktidarda olsaydı 1 milyon doz aşıyı Filistin'e gönderirdik. 

Havuz medyasının gazeteleri var. Sözde araştırıyorlar. Biri yazmış, 'Kılıçdaroğlu asılsız iddialarla Sağlık Bakanlığını ticari sırrı açıklamaya zorlama' diye. Ben açıklamayı yapınca Çin'le Türkiye'nin arası bozulacakmış. Havuz gazetesi merak ediyorsa gelsin belgeleri vereyim.

128 milyar dolar tüyü bitmemiş yetimin hakkı yenilmiştir. Sorduk, Erdoğan, 'salgın bahaseniylse bizi zora sokacaklardı bu 128 milyar doları kullandık' dedi. Soru şu: 128 milyar doları kime sattın? 

Merkez Bankası döviz satar, o zaman ilgili kurumdan yetki almak zorundadır. Banka Meclisi böyle bir karar aldı mı almadı mı?

Erdoğan'a 5 soru soruyorum. 

1-Bu satış hangi yöntemle yapıldı? Merkez Bankası her satışı 2002'den itibaren liste halinde kamuoyuna duyuruyor. 128 milyar dolarla ilgili hiçbir duyuru yok.

2-Bu satış hangi tarhilerde yapıldı?

3-Hangi kurdan satış yapıldı?

4-128 milyar doları kimse sattın?

5- Bu satış işleminin altında kimlerin imzası var?

128 milyar doları kayınpeder damar Londra'daki tefecilere teslim ettiler. 

128 milyar dolarla her bir işsize ayda 3 bin lira verebilirdik. 1 milyon 300 bin ednafın 13 milyarlık kredi borcunun tamamını silebilirdik. 

Çiftçilerin takibe düşen 5 milyarlık kredi borcu kapatılırdı.

Küçük işletmelerin takibe düşen 16 milyarlık kredi borcunun tamamını ödeyebilirdik. 

Yoksulluk sınırını altında doğalgaz kullanan 1 milyon 600 hane var. Borçlarının tamamı ödenebilirdi.

50 milyon vatandaşımıza Biontech aşısı 2 doz yapılabilirdi. Uzaktan eğitimden yararlanamayan 4 milyon 800 bin öğrenciye tablet verilebilirdi. 

32 bin esnafa her ay 1 yıl boyunca 3 bin lira verilebilirdi. 

26 bin müzisyene 3 bin lira verebilirdik. 467 milyar lira artıyor. Onunla da yatırım yapardık. 

128 milyar doların önemi bu.

Bu para rüşvetir. Alıp parayı yurt dışına çıktılar. 

Merkez Bankası eksi 47 milyar dolarda.

TÜİK'e göre, 2020'de Türkiye yılda 1,8 büyümüş. Esnafa, çiftçiye, işsizlere soruyorum büyüme var mı?

Kim büyüdü? Saray ve beslemelerinin tamamı büyüdü. 1 maaş yetmiyor yeri geldiğinde 5 ayrı yerden maaş alıyorlar.

5'li çete büyüdü. Bankada dövizi olanların durumu da iyi. 

Bütün bunlar olurken yerliyiz ve milliyiz ayaklarına yatılyor.

Bahçeli'ye soruyorum 'Bu tablonun neresi yerli neresi milli?' Gayri millilerin arkasından gidiyorsunuz. 

Biz işin peşini bırakmayacağız, fakirin hakkını koruyacağız.

Bunlar olurken dokunulmazlıkla ilgili tartışmalar var. Dokunulmazlığı kaldırırsanız siyasetin alanını daraltırsınız. 

Yargı bağımsızlığının olmadığı yerde milletvekilinin dokunulmazlık dışında güvencesi yoktur. Yargıya talimat verip dokulunmazlığı kaldırıp içeri al diyorsunuz. Bu güvencenin kalkmaması gerekiyor. Milletvekili her eleştiriyi yapmalı. 

AYM kararına dahi mahkeme uymuyorsa yargı bağımsızlığından söz edilir mi? AYM aynı dosyaya ikinci kez bakmak zorunda kaldı. AİHM kararları uygulanmıyor. Ayasaya göre uymak zorundayız ama uyulmuyor. 

İktidar partisinin il, ilçe başkanları ya da milletvekili adayları alındı savcı hakim yapıldı.

İktidar benimle ilgili tazminat davası açıyor, hakimlere talimat veriyor, 'şu mahkemelere düşürün' diyor. Baze düşmüyor, başka hakimler bakıyor, o hakimler alınıyor tazminata mahkum ediliyorum.

AK Parti genel başkanının önünde Danıştay başkanı düğme arıyordu iliklemek için. 

Dokunulmazlıklar siyaseti kendi arzularına göre dizayn etme alanı değildir. 6-7 yıl önce olaylar olmuş, insanlar ölmüş şimdi Millet İttifakı'nı bozmak için fezlekeler hazırlayalım zor durumda kalsınlar...

CHP haksızlıklar karşısında susmaz.  Biz bildiğimiz yoldan yürürüz. Anayasadaki dokunulmazlığın ruhuna uygun hareket ederiz.

Yasama dokunulmazığı ile ilgili grup kararı alınamaz. Her bir vekil dosyaya bakar kanaatine göre oyunu kullanır. 

Bir milletvekilinin dokunulmazlığı bir kişinin iradesine terkedilemez.

Erdoğan 'dokunulmazlıklar genel kurula gelir eller kalklar iner' diyor. Beyefendi hakim. Sonra bu memlekette adaletten söz ediyor. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan olmayacağız.

Dokunulmazlıkları siyasi mühendislik aracı olarak ittifakı bölme için yapıyorsanız ahlaki değil.

Haftaya AK Parti hüükümetlerinin bir avuç tefeciye yüzde 90 kazançla nasıl avantajlar sağladıklarını anlatacağım."

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları