loading
close
SON DAKİKALAR

Kılıçdaroğlu'ndan Hilmioğlu'na taziye ziyareti

Kılıçdaroğlu'ndan Hilmioğlu'na taziye ziyareti
Tarih: 17.10.2012 - 13:35
Kategori: Siyaset

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’ndan İnönü Üniversitesi Eski Rektörü Prof.Dr. Fatih Hilmioğlu'na taziye ziyareti...

CHP Lideri Kılıçdaroğlu “Silivri Tutuklusu” Prof. Dr.  Hilmioğlu’nu evinde ziyaret ederek başsağlığı diledi, “Dün geceyi  cezaevinde geçirmeniz kabul edilecek bir şey değil. Çok üzüldüm” dedi.

Fatih Hilmioğlu Kılıçdaroğlu’na;   "Gösterdiğiniz yakınlık ve ilgi nedeniyle teşekkür ediyorum. Yaşadığımız hukuksuzluklar, keyfi uygulamalar tahammül boyutlarını aştı.  Beş yıldır yaşanan Ergenekon Davası süreci bütünüyle hukuksuzluklar içeriyor. Onlarca insan tahammül edilmez acılar yaşadı. Hala da yaşatılıyor”

Kılıçdaroğlu Hilmioğlu’na oğlu Emir’in trafik kazası sonucu hayatını kaybetmesinden duyduğu büyük üzüntüyü iletti ve  her ölümün acı olduğunu ancak,  genç ölümlerin çok daha büyük acılar yaşattığını söyledi.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu Hilmioğlu’na,  "Allahtan sizlere sabır diliyorum. İçinde bulunduğunuz koşullar acılarınızı daha da artırıyor. yakından izliyoruz. dün geceyi  cezaevinde geçirmeniz kabul edilecek bir şey değil. Bu kararı veren hakimlerin vicdanlarının olmadığı görülüyor. Çok üzüldüm ve bugün tepkimi Grup toplantısındaki konuşmamın açılışında ortaya koydum" dedi.

Fatih Hilmioğlu da Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na şunları söyledi;

"Gösterdiğiniz yakınlık ve ilgi nedeniyle teşekkür ediyorum. Yaşadığımız hukuksuzluklar, keyfi uygulamalar tahammül boyutlarını aştı.  Beş yıldır yaşanan Ergenekon Davası süreci bütünüyle hukuksuzluklar içeriyor. Onlarca insan tahammül edilmez acılar yaşadı. Hala da yaşatılıyor. Neden?

İddia makamının iki temel dayanağı var. Birincisi, " Ergenekon terör örgütü", ikincisi " Darbe teşebbüsü" Her iki iddia da üzerinden beş yıl geçmesine rağmen kanıtlanmış değil.

Askeri istihbarat teşkilatına soruyorlar, “ Ergenekon terör Örgütü var mı diye  " yok haberimiz yok" cevabı alıyorlar, sivil istihbarata soruyorlar cevap aynı böyle bir örgütün varlığından haberimiz yok diyor ülkenin en büyük istihbarat kuruluşları. Ama biz olmayan bir örgütün yöneticileri olarak yargılanıyoruz.

Yine benzer biçimde darbe teşebbüsü iddiasına ilişki ortada geçerli hiçbir kanıt yok. O dönemde görev yapan Genelkurmay Başkanı " böyle bir şey yok " diyor. Generaller yok diyor ama darbe teşebbüsü iddiasıyla onlarca insan acılar içinde. Yakınlarını kaybediyorlar. annesini, babasını, oğlunu, karısını kaybediyor insanlar. Yazıktır. Bu sürecin bir an önce durması gerekir.

Bu ülkenin en iyi yetişmiş hocalarından olan benim de hocam Mehmet Haberal hasta, tedavisi tam manasıyla yapılamıyor. Dünya çapındaki bir değerimizi yitirme tehlikesiyle karşı karşıyayız ama mahkeme bu yaşananları görmezden geliyor.

Ben mahkeme duvarı ne demek Silivri'de öğrendim. Tamam İnsanlar yargılansın ama iddianame de sorgulansın. Delilsiz mesnetsiz iddiaalarla bu ülkenin en iyi yetişmiş insanları hapislerde çürütülmesin. Bunun da bir bedelinin olması gerekir. Sayın Genel Başkanım sizin gösterdiğiniz yakınlık ve destek için teşekkür ederim bu çabaların devam etmesi lazım Silivride yaşananların bu ülkenin gündemine taşınması lazım"

Hilmioğlu’nun bu sözlerinden sonra CHP Lideri Kılıçdaroğlu’da şunları söyledi;

"Maalesef Türkiye'de bütün çabamız medyanın yanlı tutumu yüzünden kamuoyuna yeterince yansımıyor. Ama biz durmuyoruz katıldığımız bütün platformlarda bu konuyu gündeme getiriyoruz. Avrupa Birliği’nde, dünyanın diğer ülkeleriyle bu konuyu konuşuyoruz. Dünya da bu meseleyi yeni yeni anlıyor. Başlangıçta bize darbe yanlısı diyen batılı dostlarımız da durumun vehametini anlamaya başladı. Avrupa Birliği İlerleme Raporu’na bile girdi.

Türkiyede yaşanan anti demokratik uygulamalardan bütün dünyanın haberi var.

Projeksiyonlar Silivriye dönük ama ülkenin bütün hapishanelerinde büyük dramlar yaşanıyor. 10 kişilik koğuşta 49 kadın kalıyor ve günde bir kez su veriliyor. Düşünebiliyor musunuz, bu yaşananlar 12 Eylül dönemlerini aratır hale geldi.

Bu yaşadıklarımız, bir tek kişinin hırsı nedeniyledir. Cumhurbaşkanı farklı şeyler söylüyor. yaşananların anti demokratikliğine işaret ediyor. Ama bir tek kişi Recep Tayyip Erdoğan'ın hırsı bütün süreci tıkıyor. Hukuk, hukukun evrensel ilkeleri unutuluyor Başbakan ne derse hakimler onu uyguluyor.

Biz, arkadaşlarımız elimizden geleni yapıyoruz. Türkiye'nin heryerinde hapishaneleri izliyoruz. Anında üstüne gidiyoruz. ama siyasi bir parti olarak bizim söylediklerimiz yetmiyor. Toplumun diğer dinamiklerinin de aydınların meslek odalarının da bu duruma tepki göstermesi gerekir. Ben Barolar Birliğinin suskunluğunu anlamıyorum. Yargı camiasından Baroların ortaya çıkıp yaşananlara dikat çekmesi gerekir. "

Genel Başkan Yardımcısı Perihan Sarı ve Grup Başkanvekili Akif Hamzacebi'nin de katıldığı ziyarette Kılıçdaroğlu aile bireylerinin tek tek elini sıkarak sabırlar diledi.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları