Man Adası davasında Kılıçdaroğlu'nun 'tanık dinlenmesi' talebi reddedildi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, partisinin 13 Şubat'taki grup toplantısında Man Adası'na para transferi yaptıklarına ilişkin iddialarda bulunduğu gerekçesiyle CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu aleyhine açtığı 500 bin liralık manevi tazminat davasının görülmesine devam edildi....

Anadolu 20. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, davacı Cumhurbaşkanı Erdoğan adına avukat Muhammed Cemil İmamoğulları ile davalı Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik katıldı.

Mahkeme hakimi Memun Kılıç, davalı Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik'in tüm delillerinin eksiksiz olarak toplanmasını istediğine ve tanık dinletme talebi olduğuna dair dilekçe sunduğunu tutanağa yazdırdı.

Davacı Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı Muhammed Cemil İmamoğulları, dosyadaki eksikliklerin giderildiğini düşündüklerini belirterek, sözlü yargılama evresine geçilmesini talep etti.

Davalı Kıçıldaroğlu'nun avukatı Celal Çelik de "Dava konusu olguların gerçekliği bakımından isimlerini bildirdiğimiz İlker Başbuğ, Işık Koşaner, Abdüllatif Şener, Kadir Özbek, Ali Suat Ertosun, İlhan Cihanner, Dursun Çiçek, Celal Ülgen ve Aykut Erdoğdu'nun tanık olarak dinlenilmesini istiyoruz. Genel Başkanımızın konuşmasındaki dayanağın bu kişiler dinlenildikten sonra anlaşılacağını düşünüyoruz." dedi.

"Davalı çamur at izi kalsın siyaseti yapmaktadır"

Tanık dinletme talebine karşı söz alan davacı Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı Muhammed Cemil İmamoğulları, sunulan tanık listesiyle davanın uzatılmak istendiğini belirterek, "Deliller yeterince açıktır. Davalı, Man Adası'ndaki para transferi ile vergi kaçırıldığını ikinci defa dile getirmektedir. Ancak bu hususun doğru olmadığı, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının yapmış olduğu soruşturma sonucunda, verdiği kovuşturmaya yer olmadığına dair kararla sabittir. Davalı 'çamur at izi kalsın' siyaseti yapmaktadır." ifadelerini kullandı.

Mahkeme Hakimi Kılıç, davalı Kılıçdaroğlu'nun avukatının İlker Başbuğ, Işık Koşaner, Abdüllatif Şener, Kadir Özbek, Ali Suat Ertosun, İlhan Cihaner, Dursun Çiçek, Celal Ülgen ve Aykut Erdoğdu'nun tanık olarak dinlenilmesi talebini, bu davadaki uyuşmazlığın çözümüne katkı sağlamayacağı, tam aksine davayı gereksiz yere uzatacağı gerekçeleriyle reddetti.

Hakim Kılıç, Hukuk Mahkemeleri Kanunu'nun 46. maddesine göre, davanın hüküm için yeterli derecede aydınlandığını belirterek, tahkikatın bittiğini taraflara bildirdi.

Yeniden söz alan davalı Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik, "Tarafıma söz ve süre verilmeden tahkikat aşamasının sonlandırıldığına yönelik ara kararın kurulmasını kabul etmiyoruz. Süre istiyoruz." dedi.

Mahkeme hakimi, sözlü yargılama evresine geçilmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.

Dava dilekçesinden

Erdoğan'ın avukatı Ahmet Özel tarafından, İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne sunulan dilekçede, Kılıçdaroğlu'nun partisinin 21 Kasım 2017'deki grup toplantısında birtakım belgeler açıklayacağını belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve yakınlarının yurt dışına milyonlarca dolar para transferi yapıldığını iddia ettiği belirtiliyor.

Dilekçede, davalı Kılıçdaroğlu'nun 28 Kasım 2017'de de "yurt dışına milyonlarca dolar para aktarıldığını ispat ediyorum" şeklinde elinde salladığı ancak göstermediği, basına da dağıtmadığı, ne olduğu belli olmayan kağıtlar ile Cumhurbaşkanı Erdoğan ve yakınlarına iftira yolu ile hakarette bulunduğu kaydediliyor.

Davalı Kılıçdaroğlu'nun 13 Şubat 2018 tarihindeki partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada ise ısrarlı bir şekilde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alan, küçük düşürücü, aşağılayıcı ve gerçek dışı ithamlar isnat ederek, iftiralarına ve ağır hakaretlerine devam ettiği bilgisi verilen dilekçede, Kılıçdaroğlu'nun söz konusu konuşmalarına yer veriliyor.

Dilekçede, davalı Kılıçdaroğlu'nun sarfettiği sözlerin davacı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği vurgulanarak, 500 bin lira manevi tazminata hükmedilmesi talep ediliyor.