loading
close
SON DAKİKALAR

'Muhalefetin Dünyadan Haberi Yok'

'Muhalefetin Dünyadan Haberi Yok'
Tarih: 25.03.2012 - 19:15
Kategori: Siyaset

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, ''Türkiye, 20 yıl sonrasını planlayan bir ülke oldu'' dedi...

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, partisinin Uşak il kongresinde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin son 9 yılda çok önemli yol kat ettiğini ancak bu günlere nasıl gelindiğinin unutulmaması gerektiğini ifade etti. AKP'nin 2002'de iktidara gelmesinden önce, bir saat sonrasının belirsiz olduğu bir Türkiye olduğunu, ekonomiyi yönetecek bakan bulunamadığını söyleyen Bozdağ, şöyle konuştu: ''2001'de IMF'nin kapısına kul ettiler ülkeyi. Sayın Kemal Derviş geldi, başbakan muamelesi gördü. Sayın Bahçeli konuşuyor, 'başı dik Türkiye, onurlu dış politika' diyor. O günleri hatırlıyoruz. Bunun neresinde onur, haysiyet, şeref var. Onurlu Türkiye, Erdoğan'ın temsil ettiği Türkiye'dir. Onların aldığı borçları biz ödedik. IMF'ye yol vermiş bir iktidarız. Haysiyetli, şerefli davranış budur. Bütün dünya krizle boğuşurken kendi imkanlarıyla IMF'ye de ekonomi dersi verecek bir Türkiye haline geldik. Bugün ekonomi devlerine ders veren bir ülke konumuna geldik. Türkiye, 20 yıl sonrasını planlayan bir Türkiye oldu. '10 sene sonrasını görüyorum, 20 yıl sonrasını görüyorum' diyen bankacılık anlayışı var.''

'İftira ve küfür konusunda kimseyle yarışmadık'

Bozdağ, buna karşın karşılarında 5 sene sonrasını, 10 sene sonrasını değil 1 saat sonrasını göremeyen bir muhalefet bulunduğunu'' belirterek, şöyle devam etti: ''Bol bol iftira atıyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu hakkında 15 fezleke var. Dokunulmazlığın kaldırılması için cumhuriyet savcılıklarına yazılar var. 15 dosyanın 10'u hakaret ve küfürle alakalı. Bu riyasızlık demektir, söyleyecek sözü yok demektir, fikri aciz olmaktır. Siyaseten fikirleri acizdir. Bu ülkeyi yönetecek projeleri yok. İftira, küfür ve hakaret konusunda kimseyle yarışmadık. Bu konuda birinci kim olacaksa olsun. Milletimiz her şeyi görüyor. Bizimle bu konularda yarış yapmayın. Projeleriniz varsa buyurun gelin milletin huzurunda her türlü yarışa varız. Hizmette yarıştığımız için 2011'de yüzde 50 oy aldık. Millet bu kadroya sahip çıktı. Bizim işimiz, eser siyaseti ve hizmet siyasetidir.''

Bozdağ, hükümetin her alanda ülkenin önünü açtığını kaydederek, hükümetleri döneminde, ''bütün Türkiye'nin illeri üniversite kandilleriyle aydınlamalı'' diyerek tüm illere üniversite kurduklarını, Yüksek Hızlı Tren projelerini hayata geçirdiklerini, ülkeyi bölünmüş yollarla donattıklarını ifade etti. Milliyetçiliğin de salonlarda nutuk atmakla değil hizmetle olacağını söyleyen Bozdağ, şunları kaydetti: ''Milliyetçiysek böyle çalışacağız. Türkiye için çalışacağız. Muhalefetimize bakıyoruz, beyefendiler Ankara hastası. Ankara'da oturup Uşak'ı yönetecekler, Diyarbakır, Edirne hakkında ahkam kesecekler. Kılıçdaroğlu 'dolaşayım' dedi, şimdi Ankara'dan çıkmıyor. Bir bakın, Uşak'ta, Hakkari'de ne var, insanlar nelerle meşgul oluyor. Salıdan salıya vaaz veriyorlar, bunların cuması salı, Türkiye'den haberleri yok beyefendilerin. Allah'tan kork, otoban gibi yollarda gidiyorsun. Üniversiteye gidiyor, 'AKP size bir şey yapmamış' diyor. Allah'tan korkmuyor ya...''

'Dünyayı, Türkiye'yi görmüyorlar'

Bozdağ, muhalefet partilerinin dış politika konusunda sürekli kendilerine haksız eleştiriler yönelttiğini, bunun dünyayı ve Türkiye'yi bilmemekten kaynaklandığını ifade etti. ''Muhalefet partilerinin TBMM'nin bulunduğu Ankara'nın Çankaya ilçesi sınırları kadar düşünce ufkuna sahip olduğunu'' belirten Bozdağ, şöyle konuştu: ''Muhalefetin dünyadan haberi yok. Türkiye'nin sınırları dışına çıkan Kılıçdaroğlu, Türkiye'yi şikayet etmekten başka bir şey yapmıyor. Gerçi Bahçeli'yi yurt dışında hiç görmedik. Biri dışarıya şikayet için gidiyor, diğeri gitmiyor. Dünyayı görmüyorlar, Türkiye'yi görmüyorlar. Bundan dolayı da hata yapıyorlar. Kılıçdaroğlu, 'Afganistan'da ne işimiz var' diyor. Büyük devletin her yerde gözü olur, büyük düşünmeyi gerektirir. Bunlar Çankaya sınırları kadar düşünce ufkuna sahip olduklarından bazı gerçekleri göremiyor. Afganistan'da 50 ülkeden asker var. Herkesin olduğu yerde ben niye olmayayım. Oradaki insanlara benim borcum da var. Benim borcumun olduğu yerde Kılıçdaroğlu'nun da borcu var. Kurtuluş Savaşı'nda Afgan kadınlar altınlarını toplayıp Atatürk'e gönderdi. Bu millet kurtulsun diye dua edip para gönderen Afganlardır. Bu parayı da CHP yönetiyor. Afganların gönderdiği parayı İş Bankası'nda CHP yönetiyor. Ondan sonra da 'ne işimiz var bizim orada' diyorlar.''

'Eğitim sistemini değiştirdiler'

Bozdağ, hayata geçirilecek yeni sistemle eğitimde eşitliği sağlayacaklarını söyledi. Türkiye'de halen uygulanmakta olan 8 yıllık kesintisiz eğitim sisteminin, 28 Şubat sürecinin ürünü olduğunu belirten Bozdağ, şöyle konuştu: ''Tanklar Sincan'da yürüdü, Erbakan başbakandı, hükümet düşürüldü. Eğitim sistemini değiştirdiler. Anadolu çocuğunun üniversitelere giden kapıları kapatıldı. 8 yıllık eğitime geçildiğinde öğretmen sayısı az olunca çocuklar üniversite sınavında yarışamadılar. Birileri rahatsız. Köydeki çocuğun vekil, bakan olmasından rahatsız. Esnafın ve işçinin çocuğunu söz sahibi olmasından rahatsız. Kesintisiz eğitim, Anadolu insanının söz sahibi olmasının önünü kapatan zulüm uygulamasıydı. Milletin talimatını hayata geçiriyoruz, aramızdaki fark bu. Eğitim kesintili olacak. Öğrenciler kabiliyetlerine göre seçmeli derslerde bulunacak. Çocuklarımız hatalarından dönmek istediğinde 4 yılda bir düzeltme imkanına sahip olacak. Bizim yaptığımız, zulüm sistemine son vererek, çocukların kabiliyetleri doğrultusunda eğitim almaları. Demokrasi dışı güçlerin, Türkiye'ye dayattığı bir ayıptan daha memleketi kurtarıyoruz. Kılıçdaroğlu meclisi muharebe alanına çevirmek için uğraşıyor. Kavga fotoları ile millet iradesinin sağlıklı işlemesini engelliyorlar. Bu parlamento, her şartta çalıştı ve çalışacaktır. Kürsüden milletin sesinin söylenemez hale getirilmesi demokrasiye müdahaledir. Fikirleri susturmaya izin vermeyeceğiz.''

'Darbeciler yargılanır ve hak ettiği cezayı alır'

Bozdağ, Türkiye'nin demokrasi alanında gelinen noktada darbeye teşebbüs edenlerin hesap verdiği, yargılandığı bir ülke olduğunu söyledi. Yaptıkları anayasa değişikliği ile 12 Eylül darbesini yapanların da yargılanmasının önünü açtıklarını, ama muhalefetin bundan da rahatsız olduğunu ifade eden Bozdağ, şöyle devam etti: ''CHP, MHP, BDP her yeri gezdi, yargılanmasınlar diye. Evren Paşa'nın yargılanmasından şikayetçiler. Cezaevlerinde işkence ve zulüm yapanların hesabını sormayıp da neden o zulmü yapanların yanında saf tutuyorsun. Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya hakkında iddianame düzenlendi, 4 Nisan'da yargılanmaya başlayacaklar. Darbeyi teşebbüse kalkanlar yargılanacak, darbeyi yapanlar yargılanmayacak; bu bence fantezi. Dünyanın hiçbir yerinde, 'darbeciler yargılanmaz' diyen hukukçu olmaz. Her yerde yargılanır ve hak ettiği cezasını alır. Avukatları Anayasa'nın geçici 15. maddesini öne sürerek yargılanamazlar diyor, ilerleyen günlerde göreceğiz.''

Bozdağ, iktidar olarak sadece milletin gücüne dayandıklarını ve milletle birlikte yürüdüklerini dile getirerek, ''Her düdük çaldığında kaçan bir siyaset, tank gördüğünde geride duran değil, işin üzerine giden bir iktidar var. Tayyip Bey şapka da fötr de giymiyor. Şapka kullanmıyor. Şapkası olanlar şapkasını alıp gitti. Beyhude uğraşıyorsunuz. Enerjinizi harcamayın, iktidarın tek kaynağı milletin iradesidir. Milletin iradesi dışından kimse iktidar olamaz. Darbe veya başka girişilmeden ziyade, milletin kalbine girmeyi zorlayın. Millete tepeden bakarsanız, bu millet size bir şey vermez. Biz, milletimizle birlikte yürüdük'' diye konuştu.

Sivillerin de şehit sayılması

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, terör olaylarına da değinerek, yapacakları düzenlemeyle terör nedeniyle yaşamını yitiren vatandaşların da ''şehit'' sayılmasını sağlayacaklarını söyledi. Muhtaç olsun veya olmasın şehit yakınlarına da yardım yapılacağını belirten Bozdağ, şunları kaydetti: ''Terörle mücadele sırasında sivil vatandaşlarımız bombalardan zarar görüyor. Hayatını kaybedenlere şehit muamelesi yapacağız. Yaralı olanlara da gazi muamelesi uygulanacak. Muhtaçlık belgesini de ortadan kaldıracağız. Muhtaç olsun veya olmasın şehit yakınlarına yardım yapılacak. Başkaları varsın slogan atmaya devam etsin. Bizim sloganla işimiz yok, hizmet için varız. Türkiye'nin içeride ve dışarıda gücü artsın diye çalıştık. Şehit var, halkımızın yüreği yanıyor. Birileri çıkıp şehit cenazesini parti mitingine dönüştürüyor. Islıkla alkışla cenaze uğurluyorlar. Biz dua ile göndeririz. Slogan milliyetçiliği yapanlar, şehitlerin cenazelerine dahi saygı göstermeyip miting alanına döndürüyorlar. Şehitlerimiz, gazilerimiz bize emanettir. Bunlara sahip çıkmak için adımlar atıyoruz. Yeni bir istihdam imkanı getiriyoruz. Şehit yakınlarının istihdam sayısını ikiye çıkardık, daha da artıracağız.''

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları