Pınar Gültekin cinayetinde yeni gelişme

Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı, Pınar Gültekin cinayetinde şüpheliler Eda Avcı, Selim Avcı, Ayten Avcı ve Şükrü Gökhan Orhan'ın olay mahalline gidip suç delillerini yok edip gizlediklerine dair haklarında yeterli şüphe bulunduğuna kanaat getirerek ayrı ayrı cezalandırılmalarına karar verilmesini t...

Cumhuriyet Başsavcılığı, Pınar Gültekin cinayetinde şüpheliler Eda Avcı, Selim Avcı, Ayten Avcı ve Şükrü Gökhan Orhan'ın kasten adam öldürme olayı sonrasındaki bir zaman diliminde birlikte olay mahalline gidip suç delillerini yok edip gizlediklerine dair haklarında yeterli şüphe bulunduğuna kanaat getirerek; ayrı ayrı cezalandırılmalarına karar verilmesini talep etti.

27 yaşındaki Pınar Gültekin, Muğla'nın Ula ilçesinde, 16 Temmuz 2020 günü Cemal Metin Avcı tarafından öldürülmüş, 21 Temmuz 2020 günü Menteşe ilçesinin kırsal Yerkesik Mahallesi'ndeki ormanlık alanda cesedi bulunmuştu.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 11 Temmuz 2021'de Pınar Gültekin cinayetinde dikkat çeken bir karara imza atmıştı. Buna göre, olay yerinde bulunan bir varil içerisinde ele geçirilen sigara izmaritlerinin şüpheliler Şükrü Gökhan Orhan ve anne Ayten Avcı'nın DNA profiliyle uyumlu olduğu belirtilmişti.

Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Avcı'nın annesi Ayten Avcı, babası Selim Avcı ve Şükrü Gökan Orhan'ın suç delillerini yok etme, gizleme ve değiştirme suçundan haklarında verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karar da bozulmuştu.

Şüpheli Eda Avcı'nın Cumhuriyet Savcılığı sorgusunda ve Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 3. celsesindeki ifadesinde çelişkiler olduğunu bildiren Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı, Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin de bozma kararını göz önünde bulundurarak şüphelilerin ayrı ayrı cezalandırılmasını talep ettiğini açıkladı.

REZAN EPÖZDEMİR: ADALETİN TECELLİSİ İÇİN MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK
Karar sonrasında konuşan Gültekin ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, "Başından beri sürecin içerisinde başkaca faillerin de olduğunu iddia ediyorduk. Bütün hukuki yollara başvurduk ve bu iddianameyle yargılama önemli ölçüde genişledi. Bundan sonra da hukuki sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız. Adaletin tecellisi ve maddi gerçeğin ortaya çıkması için mücadelemiz devam edecek" ifadelerini kullandı.