loading
close
SON DAKİKALAR

Sinan Ateş'in kişisel bilgilerinin temini davasının, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ki 2 sanıklı dava ile birleştirilmesine karar verildi

Sinan Ateş'in kişisel bilgilerinin temini davasının, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ki 2 sanıklı dava ile birleştirilmesine karar verildi
Tarih: 01.07.2025 - 12:16
Kategori: Gündem

Ankara 34. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen ve 8 sanığın, ''kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme veya yayma'' ve ''suçluyu kayırma'' suçlarından yargılandığı davanın duruşması görüldü.

Ankara 34. Asliye Ceza Mahkemesi, eski Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Ateş öldürülmeden önce hakkındaki bazı bilgileri temin etmek suçlamasıyla yargılanan, aralarında eski Ülkü Ocakları yöneticilerinin de olduğu dava ile Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Ateş'in öldürülmesine ilişkin 2 sanıklı davanın birleştirilmesine karar verdi. Ancak, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi, daha önce birleştirme talebini reddettiği için dosya uyuşmazlığı çözecek Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi’ne gönderilecek.

Eski Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Ateş'e ilişkin bazı bilgileri öldürülmeden önce temin etmek, cinayetin ardından da olaya karışanların gizlenmesine yardımcı olmakla suçlanan eski Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Burak Kılıç, Ankara İl Başkan Yardımcısı Suat Yılmazzobu, eski Çubuk Ülkü Ocakları Başkanı Gürsel Horat ve bir polisin de arasında bulunduğu 8 kişi hakkında açılan davaya devam edildi. 

Ankara 34. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen ve 8 sanığın, ''kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme veya yayma'' ve ''suçluyu kayırma'' suçlarından yargılandığı davanın ikinci duruşmasına, tutuksuz sanıklardan Talha Atalay ve taraf avukatları ile Sinan Ateş’in annesi Saniye Ateş, kız kardeşleri Selma Ateş ile Sevda Ateş katıldı. Sanıklardan Burak Kılıç, hasta olduğu gerekçesiyle duruşmaya mazeret sundu. 

Mahkeme, Sinan Ateş'in öldürülmesine ilişkin aralarında tetikçilerin de bulunduğu davada, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği gerekçeli kararın mahkemeye gönderildiğini bildirdi. 

"Üç kuruş için kardeşimi katlettiler"

Duruşmada söz alan Selma Ateş, "Dün bütün gün sokaklarda gövde gösterisi yapıyordu Burak Kılıç. Hepsinin cezasını çekmesini istiyorum. Üç kuruş için kardeşimi katlettiler, savunanlarda üç kuruş için savunuyor. Bize ne yaşattılarsa onlarda aynısını yaşasın” dedi. Sevda Ateş, de “Adalet yerini bulsun. Sadece bekliyoruz ancak umudumuz yok. Allah’a kaldı umudumuz" ifadelerini kullandı.

Anne Saniye Ateş, tüm sanıklardan şikayetçi olduğunu bildirerek, "Hepsinden davacıyım. Bunların tasmasını tutanlardan davacıyım. Benim çocuğumun kimseye zararı yoktu. günlerce benim oğlumu niye takip ettiler? Niye çocuklarıyla tehdit ettiler. Benim oğlum 7 yaşında girdi o Ülkü Ocakları’na. Allah o Ülkü Ocaklarını yerle bir etsin. Allah o Devet Bahçeli’yi perişan etsin. Adalet istiyorum" diye konuştu.

"Adli kontrol tedbirlerini ihlal eden sanıklar tutuklansın"

Ateş ailesinin avukatlarından Şeyda Ateş ise şu beyanlarda bulundu:

"Bugün bir sanık dışında hiçbir sanığın mazeret bildirmeksizin duruşmada hazır olmadığını görüyoruz. Mahkeme kararına uymayan ve duruşmaya katılmayan sanıklar hakkında tutuklama kararının verilmesini istiyoruz. Adli kontrol tedbirlerini sanıklar ihlal ediyor. Dolayısıyla ihtara rağmen adli kontrol kararlarına riayet etmeyen tüm sanıklar hakkında tutuklama talep ediyoruz. Mahkemeniz aksi kanaatteyse adli kontrol tedbirlerinin en ağır şekilde uygulanmasını istiyoruz. Sinan Ateş 2022 yılında bir suikast sonucu öldürüldü. Bu dosyaya baktığımızda 44 şüpheli vardı toplamda ancak parçalı parçalı görülüyor şu an dava. Eylemin bir bütün olması ve bu eyleme katkı sunan herkes, ceza hukuku anlamında bu eylemin iştirakçisidir. Dolayısıyla da tek suç ve fiili bağlantı nedeniyle bu dosyaların birlikte görülmesi gerekmektedir. Biz ısrarla 2 seneyi aşkın süredir 32. Ağır Ceza Mahkemesi bütün taleplerimizi reddetmektedir. Anne Saniye Ateş 43 kiloya düşmüştür, duruşmayı öğleden sonra istiyoruz ama bunu bile reddediyorlar. Bu cübbenin hakkını verebilmek adına böyle bir olayda ‘fiili ve hukuki bağlantı yoktur’ yorumunu ben kabul edemiyorum. Bu yüzden biz sayın mahkemenizden resen birleştirme kararı verilmesini talep ediyoruz. Dinlenen bütün sanıkların beyanları hakkında yazılı bir dilekçe sunacağız. Sunacağımız tanık isimlerinin araştırılarak mahkemeye kazandırılmasını ve tanık olarak dinlenmesini istiyoruz."

Ateş ailesinin avukatlarından Süleyman Kavaf da Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava ile birleştirilmesini talep etti.

Sanıklar suçlamaları reddetti 

Tutuksuz sanıklardan Talha Atalay, "Suçlamaları kabul etmiyorum. Görevimi kötüye kullandığıma dair bir görüşmem ve bilgi alış verişim olmamıştır. Tolgahan Demirbaş ile hayatın olağan akışı içinde trafik cezaları ile konuşurken bu konu gündemde olduğu için kendi aramızda bir konuşma gerçekleşmiştir, herhangi bir art niyet yoktur” savunmasını yaptı.

Burak Kılıç’ın avukatı Mahmut Demir Suiçmez de “Benim müvekkilim bu dosyada sadece Tolgahan Demirbaş’ın telefonlarından çıkanlar nedeniyle yargılanıyor. Ancak bu evrak dosyada yok. Müvekkilimin cep telefonu incelemesinde de başkaca delil olabilecek bir şeye rastlanmamıştır. Müvekkilimin beraatini talep ediyorum” dedi.

Suat Yılmazzobu’nun 2 günlük istirahat raporuna ilişkin mazaretini dosyaya sunan avukatı Ahmet Baki İmam, “Sanık Yılmazzobu’nun yargılanmasının tek nedeni Tolgahan Demirbaş’ın telefonundan çıkanlar. Ancak bu deliller hukuka uygun elde edilmemiştir. Hükme esas alınamaz. El koyma kararına ilişkin 24 saat sürelik süre aşılmıştır. Bu yüzden biz burada savunma yapmaya gerek görmüyoruz. Bu dosya başından çürüktür. Derhal beraatini talep ediyoruz müvekkilimin” şeklinde konuştu. Gürsel Horat’ın avukatı da adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasını istedi.

Birleştirme kararını Bölge Adliye Mahkemesi inceleyecek

Mahkeme, huzurda görülen davanın, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ana dosyadan ayrılan avukat Serdar Öktem ile eski Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal hakkında devam eden dava ile arasında hukuki ve fiili bağlantı olduğu gerekçesiyle Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde birleştirilmesine karar verdi. Ancak daha önce Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi, birleştirme talebini “arada fiili bir bağlantının olmadığı” gerekçesiyle reddettiği için dosya uyuşmazlığın çözümü için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi’ne gönderilecek.

Mahkeme, sanıklar hakkında adli kontrol tedbirlerinin devamına karar verdi.

Sinan Ateş'in kişisel bilgilerinin temini davasında istenen cezalar 

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Burak Kılıç, Ülkü Ocakları Ankara İl Başkanı Yardımcısı Suat Yılmazzobu ve eski Çubuk Ülkü Ocakları Başkanı Gürsel Horat'ın “kişisel verileri, hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak” suçundan 2'şer yıldan 4'er yıla kadar hapsi istendi. Trafik Şube’de görevli komiser Talha Atalay hakkında ise aynı suçu “kamu görevlisi" olarak işlediği gerekçesiyle 3 yıldan 6 yıla; cinayetin ardından "suçluyu kayırma" suçunu işledikleri ifade edilen sanıklar Fatih Küçükertutan, Gökhan Türkmen, Recep Küçükerturan ve Yunus Hasar'ın ise 6'şar aydan 5'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.

Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dava 

Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi, eski Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Ateş'in, Ankara Çukurambar'da 30 Aralık 2022'de öldürülmesine ilişkin aralarında tetikçi ve azmettiricilerin de bulunduğu 20 sanık hakkında çeşitli hapis cezaları vermiş, sanıklar Serdar Öktem ve Mustafa Ensar Aykal hakkında, "tasarlayarak kasten öldürmeye yardım", Aykal hakkında ayrıca "kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek ve yaymak" suçundan açılan dava dosyasının ise ayrılmasına karar verilmişti. Buna gerekçe olarak, sanıkların cep telefonlarının incelenebilmesi için ABD'ye yazı yazılarak telefon şifrelerinin istenmesi gösterilmişti.

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, 2 Ekim 2024'te Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesince karara bağlanan 20 sanıklı dosyaya ilişkin istinaf incelemesini tamamlayarak, kararı hukuka uygun bulmuştu.

Kaynak : istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları