TBMM'de 16 Şubat'ta neler oldu? neler önerildi? neler kabul edildi? neler reddedildi?

TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanvekili Haydar Akar başkanlığında toplandı. Genel Kurulda, uluslararası anlaşmaların onaylanmasının uygun bulunmasına dair 5 kanun teklifi kabul edildi.

Meclis Başkanvekili Akar, gündeme geçmeden önce üç milletvekiline gündem dışı söz verdi.

CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, Manavgat orman yangınında evleri yanan vatandaşların yaşadığı mağduriyete ilişkin konuşmasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının, evleri yanan vatandaşlara, "Evleriniz devlet tarafından yapılacak ve yüzde 50'si yine devlet tarafından karşılanacak" sözünü verdiğini aktardı.

Evlerin yapım aşamasına geçildiğinde, evi yanan vatandaşlara boş sözleşme imzalatıldığını iddia eden Arı, şunları kaydetti:

"Bu boş sözleşmenin anlamı nedir? Belli ilçelerde inşaat süreci başlatıldı. Ancak yangının meydana geldiği temmuz ayından bu güne kadar Alanya ve Gündoğmuş'ta daha bir çivi bile çakılmadı. İnşaat süreci devam eden yerlerde TOKİ tarafından iş ihaleye verildi ve müteahhit tarafından inşaat süreci başlatıldı. Peki bu boş sözleşme neden imzalatıldı? Müteahhit işi almış. Devletin resmi bir ihalesinde ihale yapılmışsa rakamlar belli olmaz mı?"

Konuyu soru önergesi ile gündeme getirdiğini belirten Arı, "Fiyatlar ve indirim oranları netleşmediği için vatandaşa bildirim yapılmamıştır." yanıtını aldığını ifade etti.

AK Parti Amasya Milletvekili Mustafa Levent Karahocagil "14 Şubat 1075 Amasya'nın fethi", HDP Bingöl Milletvekili Erdal Aydemir de "Bingöl'ün sorunları" üzerinde konuşma yaptı.

TBMM Genel Kurulunda, gündem dışı konuşmalardan sonra grup başkanvekilleri söz alarak, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal'ın "Zamların sebebi devlet değildir. Bu zamları devlet yapmıyor yani uluslararası piyasalardan, dış güçlerden gelen zamları biz yansıtıyoruz." dediğini aktardı.

Akaryakıta, elektriğe, doğal gaza, gıda ürünlerine yapılan zamlara değinen Oluç, "Mesele uluslararası alanda yaşanan fiyatların birebir Türkiye'ye yansıması değildir. Bu zamların birinci nedeni iktidarın yanlış ekonomi politikalarıdır." ifadesini kullandı.

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç ise Türkiye'nin kötü yönetildiği ve kaynakları doğru kullanılmadığı için ekonomik krizle boğuştuğunu öne sürdü.

Türkiye'de üretimin olmadığını, ülkeye yatırımcı gelmediğini savunan Özkoç, ülkenin ekonomik krizin yanı sıra enerji kriziyle de karşı karşıya olduğunu iddia etti.

Özkoç, Türkiye'de doğal gazın yüzde 99'unun dışarıya bağımlı olduğunu dile getirerek, şunları söyledi:

"İki boru hattıyla Rusya'dan, iki boru hattıyla Azerbaycan'dan, İran'dan, Cezayir ve Nijerya'dan sıvılaştırılmış gaz alıyoruz. Toplamda bu sistemle günlük 330 milyon metreküp ve daha fazla gazı ülkemiz sağlayabilir. Geçen haftalarda Enerji Bakanlığı, İran'dan günlük sağlanan 28 milyon metreküplük gazın kısmen kesildiğini ifade etti. Kış aylarında en yüksek kullanımımız 288 milyon metreküp. Bakanlık fabrikalara, sanayiye doğal gaz akışını durdurdu. Sanayici üretim yapamaz hale geldi. Cumhuriyet tarihinde ilk defa enerji sorunuyla ilgili üretime ara verildi. Türkiye'de AKP iktidarı bunu da gerçekleştirdi."

Özkoç, Bakü-Tiflis-Erzurum Boru Hattı'ndan 19,1 milyon metreküp gerekirken 7 milyon metreküp, Rusya-Türkiye arasındaki TürkAkım'dan günlük 46,9 milyon metreküp gerekirken 32 milyon metreküp gaz geldiğini anlatarak, bunun sebebinin kamuoyuyla neden paylaşılmadığını sordu.

AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, HDP Grup Başkanvekili Oluç'un AK Parti Grup Başkanvekili Ünal'la ilgili açıklamasına ilişkin, "Orada ifade ettiği cümlenin başında, dünyada bir kriz olduğu, bu krizin doğal olarak Türkiye'mizi etkilediği, 'Devletin kendi politikasından değil, dünyadaki krizlerden dolayı bu zamları yapmak durumunda kaldık' şeklinde bir açıklaması vardı. Yoksa, halkı en iyi tanıyan, halkın dertlerini bilen, halkımızın taleplerini en iyi hisseden ekiplerin başında geldiğimizi ifade etmek isterim." diye konuştu.

CHP'nin millet iradesi talebinden, sürekli seçim sandığı vurgusu yapmasından mutlu olduklarını dile getiren Turan, şöyle devam etti:

"Çünkü geçmiş dönemlerde sandık dışı yollar aradıklarını, farklı süreçlerde olduklarını biliyoruz. O yüzden böyle olmasını memnuniyetle ifade ediyoruz. Milletin kararı baş göz üstünedir. Sandık, zamanı geldiğinde milletin önüne gelecektir. Seçimler, zamanında yapılacaktır. O seçimlerde 20 yıldan beri AK Parti'ye yön vermiş insanların talebiyle tekrar bize yetki verirlerse veya vermezlerse 'Baş göz üstüne' diyeceğiz."

İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta ise Türkiye'de yaşanan ekonomik sıkıntının firmaları, vatandaşları "ikinci el" eşya satışına yönlendirdiğini söyledi.

Öğrencilerin büyük bir kısmının Kredi Yurtlar Kurumu'na olan borçlarını ödeyemediğini öne süren Usta, "Hacizle karşı karşıya kalan, icra takibine maruz kalan gençlerimiz var. Ülkenin giderek fakirleştiği bir ortamda bu gençlerimizin borçlarını ödeme imkanı yok. Bizim önerimiz şudur. Gençlerimize borçlarının yüzde 10'luk kısmını ödeme zorunluluğu getirelim, bunu da yapılandıralım." dedi.

MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, Türkiye'nin öncülüğünde başlatılan ve sayısı 63'ü bulan istikşafi görüşmelere rağmen uluslararası hukuka aykırı ve tek taraflı olarak hareket eden Yunanistan'ın gayriaskeri statüdeki adaları silahlandırmaya devam ettiğini, insan haklarına aykırı bir şekilde düzensiz göçmenlere karşı uyguladığı baskı, şiddet ve Türk kara sularına geri itme politikasını sürdürdüğünü söyledi.

Son yıllarda Yunanistan'ın anlamsız bir şekilde silahlanma telaşı içinde olduğuna işaret eden Bülbül, şöyle devam etti:

"Yunanistan Savunma Bakan Yardımcısı Hardalias'ın gayriaskeri statüdeki adaları provokatif bir şekilde ziyaret etmesi ve geçtiğimiz gün Yunan Meclisi tarafından yeni bir silahlanma programının daha kabul edilmesi dikkati çekici olmuştur. Avrupa Birliği, Avrupa Parlamentosu, Avrupa Komisyonu ve ayrıca Batılı devletlerin bizzat kendisi tarafından Yunanistan'ın yaptığı bu hukuksuz davranışlar sadece dikkate alınmamakla kalmamış, üzerine bir de kışkırtma, cesaretlendirme ve bu politikaları destekleme çabaları söz konusu olmuştur. Yaşanan bu gelişmeleri dikkatle takip etmekle birlikte Milliyetçi Hareket Partisi olarak alınacak karar ve atılacak her türlü adımda, milletimizin ve devletimizin hak ve menfaatlerinin savunucusu olacağımızı Gazi Meclisimizden bir defa daha tekraren beyan ediyoruz. Türk-Yunan ilişkilerinde hukukun ve aklıselimin öncelenmesi gerektiğine inanıyoruz."

Genel Kurulda, gündem dışı konuşmaların ardından siyasi parti gruplarının önerileri ayrı ayrı ele alındı.

CHP'nin "ekonomik kriz ve hayat pahalılığının etkilerinin tespiti", HDP'nin "suç ekonomisinin araştırılması", İYİ Parti'nin "temel tüketim ürünlerinde yaşanan enflasyonun nedenlerinin tespit edilmesi" ile ilgili araştırma önergelerinin ön görüşmelerinin bugün yapılması önerileri görüşüldü. Görüşmelerin ardından yapılan oylamalarda, öneriler kabul edilmedi.

Daha sonra Türkiye ile çeşitli ülkeler arasında imzalanan uluslararası anlaşmaların onaylanmasına ilişkin kanun tekliflerinin görüşmelerine geçildi.

Genel Kurulda, Türkiye ile Kamerun Arasında Askeri Çerçeve Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi'nin görüşmeleri üzerinde konuşan HDP'li Özsoy, DEAŞ'ın iki sözde liderinin, Türkiye sınırının yakınında öldürüldüğünü belirterek, "Türkiye'nin haberi var mıydı, yok muydu? Bu konuda bir açıklamaya ihtiyacımız var." dedi.

"Hükümetin, sınırın dibindeki IŞİD liderleri konusunda hiçbir şey yapmadığını" savunan Özsoy, "Türkiye, Silopi'ye 240 kilometre ötede olan Mahmur'a, 170 kilometre ötede olan Şengal'e bombalar yağdırabiliyor. Türkiye'nin Suriye'de işgal altında tuttuğu bütün bölgeler, IŞİD'in liderlerinin saklandığı bölgeler durumuna gelmiş." ifadesini kullandı.

Bunun üzerine söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, "Tüm dünya bilir ki IŞİD'le en çok mücadele eden ülke Türkiye. Bu millet kimin Kürt ile kimin Türk ile dost olduğunu, kimin teröristle mücadele ettiğini bilir. IŞİD ile en çok mücadele eden biziz ama bu dilin ne Kürt'e ne Türk'e faydası yok." karşılığını verdi.

MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, Özsoy'un, saptırma ve provokatif bir konuşma yaptığını söyledi.

Bülbül, "Ne münasebet Türkiye'nin 5 kilometre ötesinde bu oldu diye Türkiye'yi ilzam edecek şekilde, soru işaretleri yaratacak şekilde konuşmak? Bu, terör örgütlerinin iddiası. Rakka'ya koalisyon, PYD/YPG girdiğinde; kamyonların, tırların üzerinde sigaralarını yakıp Rakka'dan DEAŞ'lıların nasıl büyük bir rahatlıkla tahliye edildiğine hep beraber şahit olduk, BBC yayımladı bunu. Türkiye'yi, dünyayı ve bölgeyi terörize eden ülke gibi göstermeye çalışmak ve bu yöndeki ifadeler asla ve asla kabul edebileceğimiz şeyler değil. Bunlar gerçeklerin bizzat saptırılmasıdır, kabul etmiyoruz." diye konuştu.

AK Parti Rize Milletvekili Osman Aşkın Bak ise NATO Genel Sekreteri Stoltenberg'in, "DAEŞ'le göğüs göğse mücadele eden tek ordu Türk ordusudur." dediğini aktararak, HDP'li Özsoy'a tepki gösterdi.

Uluslararası anlaşmaların onaylanmasının uygun bulunmasına dair 5 kanun teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi.

Genel Kurulda kabul edilen kanun teklifleri şöyle:

- Türkiye ile Kamerun Arasında Askeri Çerçeve Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi,

- Türkiye ile Uganda Arasında Askeri İş Birliği Mutabakat Muhtırasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi,

- Türkiye ile Kamerun Arasında Askeri Eğitim İş Birliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi,

- Türkiye ile Kamboçya Arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi,

- Türkiye ile Fildişi Sahili Arasında Savunma Sanayi İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi.

TBMM Başkanvekili Haydar Akar, kanun tekliflerinin kabul edilmesinin ardından komisyonun yerini almaması üzerine, birleşimi yarın saat 14.00'te toplanmak üzere kapattı.