loading
close
SON DAKİKALAR

Tek rakibi kendisi

Tek rakibi kendisi
Tarih: 23.10.2012 - 13:50
Kategori: Medya

CPJ’nin raporuna göre Türkiye’de hapisteki gazeteciler sayısı Eritre’yi bile geride bıraktı...

ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi’nin (CPJ) “Türkiye’nin Basın Özgürlüğü Krizi” başlığıyla yayımladığı raporu, Türkiye’deki hapis gazetecilerin sayısının askeri rejimle yönetilen Asya’daki Burma’dan Afrika’daki Eritre’ye kadar pek çok baskıcı ülkeyi bile geride bıraktığını ortaya koydu. 1981 yılından bu yana dünya genelinde basına yönelik saldırı ve özgürlükleri izleyen, değerlendirmelerle raporlaştıran CPJ, Türkiye raporunu yayımladı. Raporda öne çıkan değerlendirme ve öneriler şöyle:

Dünya çapında saldırı: Erdoğan hükümeti basına karşı yakın tarihin dünya çapında en büyük saldırısını yürütüyor. Yetkililer, terör suçları veya devlete karşı suçlarla itham ettikleri gazetecileri hapsediyor, Türklüğü aşağılamak ya da yargılamayı etkilemek gibi suçlarla haklarında dava açıyor ve otosansürün yerleşmesi için çeşitli baskıcı taktikler kullanıyor. Erdoğan açıkça gazetecilerin itibarına saldırıyor, medya organlarını, eleştirel yazılar yazan çalışanlarını uyarmaları ya da işten atmaları için zorluyor ve çok sayıda hakaret davası açıyor. Alıngan ve inatçı Erdoğan, her türlü eleştiriyi kişisel bir saldırı olarak algılıyor ve medyada yer alan eleştirilere çok sert tepki gösteriyor, bu da bir korku ve otosansür ortamı yaratıyor.

Türkiye, Eritre’yi bile solladı: CPJ’nin hapisteki gazetecilerle ilgili araştırma yaptığı 27 yıl boyunca, tutuklu gazetecilerle ilgili kendi rekorunu kıran ve basın özgürlüğünü kısıtlamak konusunda, kendi kendine rakip olan tek ülke Türkiye oldu. Türkiye 1996’da 78 gazeteciyi hapse atmıştı. Bugün ise Türkiye’deki hapis gazetecilerin sayısı İran, Eritre ve Çin gibi en baskıcı ülkeleri fersah fersah geçiyor. En yüksek sayıda hapis durumu gözlemlenen 10 ülke, Türkiye (61), İran (52), Çin (42), Küba (29), Eritre (28), Etiyopya (19), Nepal (16), Burma (14), Vietnam ve Azerbaycan (9).

Türkiye kendi rekorunu kırdı: 1 Ağustos 2012 tarihinde halen hapiste bulunan 76 gazeteciden, en az 61’inin doğrudan gazetecilik faaliyetleri yüzünden hapsedildiği sonucuna varıldı. Diğer 15 gazeteciyle ilgili veriler daha muğlak ve CPJ bu gazetecilerin tutuklanma sebeplerini araştırmaya devam ediyor. Gazeteci Tuncay Özkan ile Hikmet Çiçek’in durumları da bu kapsamda irdeleniyor.

Orwell’vari iddianameler: İddianamelerde Orwell’vari suçlamalar yer alıyor, yani bir gazeteci şüpheli olarak tespit ediliyor ve sonra diğer bir gazeteci de ilkiyle irtibata geçtiği için şüpheli olarak değerlendiriliyor. Ergenekon davasında hükümet bu oluşumu o denli geniş ve muğlak bir biçimde tanımlıyor ki, Ergenekon’u eleştiren Nedim Şener ve Ahmet Şık gibi tanınmış araştırmacı gazeteciler bile bu davayla bağlantılandırılabiliyor. 12 Eylül 1980 darbesinin gölgesi bugünün olaylarının üstünde hissediliyor

Dink’in katili serbest, gazeteciler tutuklu: Bir yanda gazeteciler onar onar hapsediliyorken Ocak 2007’de Türkiyeli Ermeni gazeteci Hrant Dink’i katledenler serbest dolaşıyor. Davada sadece cinayeti işlediğinde 17 yaşında olan tetikçi ve üç önemsiz suç ortağı suçlu bulunarak hapsedildi. Dink davasını takip edenlerin, cinayette ve cinayetin örtbas edilmesinde pay sahibi olmakla suçladıkları, aşırı milliyetçi hassasiyetleri olan polis ve askeri yetkililer hakkında hiçbir zaman doğru dürüst bir soruşturma yürütülmedi.

Kürtlerle ilgili haber terör suçu: 2012’de hapisteki gazetecilerin yaklaşık yüzde 70’i yasadışı PKK ve KCK beyanları ya da faaliyetleri hakkında haber yaptıkları için terör örgütüne yardım ile suçlanan Kürt gazetecilerdi.

CPJ’den Erdoğan’a öneriler: Eleştirel gazetecilere karşı hakaret davaları açmaktan, alenen itibarlarına saldırmaktan ve eleştirel haber medyasına üsluplarını hafifletmeleri için baskı yapmaktan vazgeçin. Hükümet olarak özgür basının Türkiye toplumu için sahip olduğu önemli rolü tanıdığınızı açıklayın. Eleştirel yorumcuların, hükümetin müdahalesi olmadan işlerini yapabilmeleri için işlerine geri dönmelerine izin verin. Tutuklu olan tüm gazetecileri, yaptıkları faaliyetler hükümetçe saldırgan olarak nitelenen görüşleri destekliyor olsa da serbest bırakın.

Cumhuriyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları