Van'da ilaçlar artık ücretli!

Tarih: 12.02.2012 - 01:40

Kategori: Sendika

Türk Tabipleri Birliği ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, 23 Ekim'de meydana gelen Van Depremi'nin ikinci ayı dolayısıyla, bir rapor yayınladı.

Türk Tabipleri Birliği ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, 23 Ekim'de meydana gelen Van Depremi'nin ikinci ayı dolayısıyla, bir rapor yayınladı. Raporun en dikkat çekici noktası ise 'hayatın normale döndüğü' gerekçesiyle ücretsiz ilaç dağıtımına son verilmesi oldu.

Van’da ard arda gelen iki depremin derin etkileri aradan geçen iki aya rağmen hala sürüyor. TTB ve SES ilk Van depremin üzerinden geçen ikinci ayı sağlık açısından değerlendirdikleri ortak bir rapor yayınladı.

Haklar geri alınmak isteniyor

Kamu yöneticilerinin, "Van'da yaşamın normale döndüğü" ve "acil durumun ortadan kalktığı" yönünde açıklamalar yaptıklarının ve bu gerekçeyle yeşil kartlı ya da sosyal güvencesi olmayan vatandaşlara ücretsiz ilaç sağlanmasına son verdiklerinin belirtildiği açıklamada, bu duruma tepki gösterildi. Açıklamada, "Van'da yaşam hiçbir şekilde normal değildir. Normale döndüğü iddiasının arkasında, topluma sağlanan çeşitli hakların geri alınması çabası bulunmaktadır" denilerek, ücretsiz ilaç yardımının hemen tekrar başlatılması istendi.

Van depreme büyük yoksullukla yakalandı

Van’ın 2010 yılı için hesaplanan işsizlik oranlarına göre yüzde 17,2 oranı ile Adana ve Hakkâri’nin ardından işsizliğin en yüksek olduğu üçüncü il olduğunun belirtildiği açıklamada, Van’ın bir milyonu aşan nüfusuyla ağır bir yoksulluk ve yoksunluk içinde depreme yakalandığı belirtildi.

Van’da büyük bir göç var

Depremden sonra Van’dan göçlerin çok yoğun olduğu ancak tam sayı hakkında yetkililerinin çalışma yapmadığının vurgulandığı açıklamada, GSM firmalarından elde edilen verilere göre Van’da kayıtlı cep telefonlarının yüzde 60’ının Van dışından sinyal verdiği ifade edildi.

Barınma sorunu sürüyor

Barınma koşullarının iyileştirilmesinin depremden iki ay sonra hala en önemli sorun olduğuna vurgu yapılırken şöyle denildi: “Van ili merkezinde nitelikleri farklı olan; 58 bini Kızılay tarafından, 12 bini ise Vilayet tarafından sağlanan toplam 70 bin kayıtlı çadır bulunmaktadır. Düzenli olarak konuşlandırılmış sekiz adet geçici barınma yeri bulunmaktadır. Van’da 17 ayrı yerde prefabrik kentler yapılmakta olduğu söylenmektedir. Yapılan incelemelerde pek çok alanda inşaat çalışmalarının sürdüğü gözlemlenmiştir. Çadırkentlerin dışında sokak aralarında oluşturulan tekli ya da birkaçı bir arada olan çadırlar oldukça fazladır. Çadırkentlerde bir şekilde iyi kötü bir hizmet olsa da kendi olanakları ile çadırda kalanların durumu hakkında hiç bilgi yoktur.”

Van İli merkezinde kurulan geçici barınma yerlerinde Dünya Sağlık Örgütü Standartları'na göre; kimi barınma yerlerinde zemin kötü, çadır veya prefabrik konut aralıkları yetersiz, banyo ve tuvalet ya yok ya da yetersiz, çadır ve prefabrik konutlarda odabaşına düşen kişi sayısı fazla ve kimi çadır alanlarında yangın çıkma ihtimali son derece yüksek.

TTB ve SES'ten öneriler

Raporun sonuç bölümünde ise TTB ve SES yetkilileri sorunların çözümü için acil önelerini sıraladı.

İkinci ayın sonunda kentteki konutların hasar tespitlerinin tamamlanması bir yana, toplam 29 ASM’nin bile kesin hasar tespitleri tamamlanmamıştır. Tamamlanan hasar tespitleri hakkında sağlık çalışanları bilgilendirilmemiştir. Hastanelerin ve birinci basamak sağlık kurumlarının kesin hasar çalışmaları bir an önce tamamlanmalı, sonuçlar yazılı olarak kurumlara ve halka duyurulmalıdır.

Depremin üzerinden geçen ikinci ayın sonunda da Van’da görevli olan sağlık çalışanlarının neredeyse tümü halen kalıcı, güvenilir ve korunaklı barınma olanaklarından yoksundur. Sağlık hizmetlerinin rotasyonla sürdürülmekte, çalışılan 7-10 gün boyunca sağlık çalışanları arabalarında ya da kimi zaman her gece ayrı bir yerde geçici barınma alanlarında kalmaktadırlar. Diğer yandan yeni yılla birlikte tüm sağlık çalışanlarının kente dönmesinin isteneceği bildirilmektedir. Sağlık çalışanlarına kalıcı barınma sağlanmadan kente dönmeleri, kent dışında bulunan eş ve çocuklarının Van’a dönmesi mümkün değildir. İki aydır ihmal edilen ancak yine de özveriyle çalışmaya devam eden sağlık çalışanlarına kalıcı, güvenli ve korunaklı barınma bir an önce sağlanmalıdır.

Van’da yataklı tedavi hizmetleri sadece bir hastanede çok az sayıda yatakla sunulmaktadır. Bu, özellikle çocuk hastalıkları ile gebelik ve doğumla ilişkili durumlar açısından önemli bir sorun oluşturmaktadır. Hastanelerin güçlendirilmesi ya da yeni bina inşaatları bir an önce tamamlanmalı, özellikle kadın doğum ve çocuk hastalıkları hastanesi bir an önce faaliyete geçirilmelidir.