Vecdet Öz: Seçim oyunlarında ikinci perde: Binali Yıldırım çark etti...

Adalet Partisi Genel Başkanı Vecdet Öz, "Eğer bir itiraz varsa; YSK sınırlı itiraz süreleri içinde sandık başında yapılan maddi kusurlara bakar, buna göre iptal ya da ilaveler yapılır, yasal sürenin sonunda kim öndeyse mazbatasını takdim eder. Olay bu kadar basittir..." dedi.

Adalet Partisi Genel Başkanı Vecdet Öz, İstanbul'daki seçimlerin sonuçlarına ilişkin devam eden tartışmalara yönelik bir yazı kaleme aldı.

Öz'ün yazısı şöyle:

"Daha önce seçmen kararını vermiş artık ısrara gerek yok, kararı YSK’ya bırakalım diyen Binali bey bugün çark etti! Yapılan seçimi mundar olmuş ete benzeterek ‘oylar hileli bu seçim mundar olmuştur’ diyerek YSK’ya yeni bir mesaj verdi!

Sayın Binali Yıldırım’ın yapmış olduğu yeni açıklamanın içeriğini dikkatle dinledim. Kriminal işlerle iştigal eden bir adli tıp hocası olarak net kanaatim şudur; söylenen her söz bir iddia, kesinleşmemiş temenni ve istekten ibarettir. Hukuk delile, detaylı yapılacak soruşturmaya, suça karışanların illiyet bağına, bu minvalde savcı tarafından hazırlanacak olan iddianameye, iddianame neticesinde ceza mahkemesinin vereceği lüzumu mahkeme kararına, eğer karar verilmişse yapılacak olan duruşmalara, bu duruşmalar neticesinde çıkacak olan karara, bu karara yapılacak olan üst mahkeme itirazına ve Yargıtay’ın vereceği nihai karara bağlıdır.

Bunların hiçbiri YSK’nın vereceği kararı bağlamaz. Eğer bir itiraz varsa; YSK sınırlı itiraz süreleri içinde sandık başında yapılan maddi kusurlara bakar, buna göre iptal ya da ilaveler yapılır, yasal sürenin sonunda kim öndeyse mazbatasını takdim eder. Olay bu kadar basittir...

Mazbata verildikten sonra eğer ki rakibin hile, yolsuzluk ve sahteciliğe ilişkin iddiası devam ediyorsa o halde olağanüstü itiraz hakkını kullanır ve yukarıdaki ceza hukuku sürecine tabi olarak davanın sonucunu bekler. Şu anda yapılan yaygaranın hukuki karşılığı yoktur. Ceza mahkemesi kararını eğer ki müteakip seçimler gelmeden bir yıl önce verirse, YSK bu kararı göz önüne alarak daha önce verdiği mazbatayı geri alır ve rakibe takdim ederek iadeyi itibarda bulunur. Mazbatası elinden alınan kişi ise ceza mahkemesince uygun görülen cezaya tabi tutulur...

Durum ve yasal prosedür bu kadar açık ve nettir...

Gerisi palavra, mağdur edebiyatı ve lafı güzaftan ibarettir...

Ey YSK...

Tüm bunları çok iyi biliyor ve yasaya rağmen görevini geciktiriyorsun! Asli görevini yap ve daha fazla mağdur etmeden sayın Ekrem İmamoğlu’na mazbatasını ver! Aksi halde seçim yasasını suistimal ederek suça bulaşmış ve Türk demokrasisini tartışılır hale getirmiş olacaksın...

Tarih bunun hesabını bir gün sorar!"