Erdoğan; Türkiye, CHP eski genel başkanının iddia ettiği gibi vassalığa doğru değil, her alanda tam bağımsızlığa doğru hızla yol almaktadır!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından basın açıklaması yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, “Türkiye barış diplomasisinin ana merkezlerinden biri hâline dönüşüyor. Gayretlerimiz neticesinde Rusya ve Ukrayna heyetleri ülkemizde bir araya geldiler. Üç yıllık aradan sonra ilki önceki hafta gerçekleştirilen ve bin savaş esirinin takasıyla sonuçlanan toplantının ardından ikinci toplantı bugün yapıldı” dedi.
Toplantıda ele alınan konulara ilişkin açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Kabinemizin 41. toplantısını az önce sona erdirdik. Toplantımızda tarım, ulaştırma, ekonomi ve güvenlik başta olmak üzere Türkiye’nin gündeminde yer alan kritik konuları değerlendirdik. İstişarelerimizin mahiyetine geçmeden evvel bir konuda milletimize şükran borcumuzu ifa etmek istiyorum.
“TÜRKİYE’NİN DERİN BİR UÇURUMUN KENARINDAN NASIL DÖNDÜĞÜ BUGÜN DAHA İYİ ANLAŞILIYOR”
14-28 Mayıs 2023 seçimleri siyasi hayatımızın dönüm noktalarından biri olarak tarihe geçmiştir. Milletimiz her iki seçimde de istikbaline dair çok önemli kararlar vermiştir. İnsicam sorunu olan, içeride kavgalı, sürekli kriz üretmeye meyyal bir yapı yerine tercihini Meclis’te Cumhur İttifakı’ndan, Cumhurbaşkanlığında da şahsımızdan yana kullanmıştır. Bugün bir kez daha şansımı yüzde 52,18 oy oranıyla Cumhurbaşkanlığı makamına layık gören 28 milyon 835 bin vatandaşımın her birine yürekten teşekkür ediyorum.
Tercihleri farklı yönde tecelli etse de sandığa giderek demokrasimize sahip çıkan tüm vatandaşlarıma aynı şekilde teşekkürlerimi iletiyorum.
Bugün geriye dönüp baktığımızda hem 14 Mayıs’ta hem de 28 Mayıs’ta yapılan tercihin ne kadar hayati olduğunu daha net görüyoruz. Türkiye’nin derin bir uçurumun kenarından nasıl döndüğü bugün daha iyi anlaşılıyor. Son iki yılda yaşanan gelişmeleri, tartışmaları, ayrışmaları düşününce dili dualı bu aziz milletin verilmiş sadakası varmış diyorum. Sadece son bir haftada şahit olduğumuz meydan muharebesi bile bunu görmek için ziyadesiyle kâfidir. Düşünebiliyor musunuz, daha iki yıl öncesine kadar beyaz gömlek giyip video çekerek birbirlerini övgü yağmuruna tutanlar, bakıyorsunuz gırtlak gırtlağa bir kavganın başaktörleri olarak her gün manşetleri süslüyor. Koalisyon dönemlerini tecrübe etmemiş 30 yaş altı gençlerimize eski Türkiye’nin neden sürekli patinaj yaptığını örnekleriyle gösteriyorlar. Bakın, şunu da tüm samimiyetimle ifade etmek isterim: Ülkemizin atlattığı tehlikenin büyüklüğü zamanla daha iyi anlaşılacak.
“GAYEMİZ, MİLLETİMİZİN EBEDÎ KARDEŞLİĞİNE VURULAN PASLI ZİNCİRLERİ BİRER BİRER SÖKÜP ATMAKTIR”
Kabinemiz de görevdeki ikinci yılını inşallah yarın tamamlıyor. Cumhurbaşkanlığı Kabinesi olarak tam bir uyum içinde iki senedir ülkemize ve milletimize aşkla hizmet ediyoruz. Kalan üç yıllık sürede de gayemiz, ülkemizi kalkındırma, insanımızın refah seviyesini yükseltmek, demokrasimizi güçlendirmek, milletimizin ezelî ve ebedî kardeşliğine vurulan paslı zincirleri birer birer söküp atmaktır. Şurası bir gerçek ki, Türkiye terör sorunu başta olmak üzere her türlü meselesini çözecek kudrete, iradeye ve demokratik olgunluğa sahiptir. Terörsüz Türkiye sürecimiz inşallah, bunun mihengi ve miğferi olacaktır.
Suhuletle geçilen her aşamayla birlikte toplumumuz rahatlamakta, devlet-millet kaynaşması daha da artmaktadır. Her zaman söylüyorum, bugün tekrar vurgulamak istiyorum: Ne kadar çetrefil olursa olsun, Türkiye’nin hiçbir sorunu çözümsüz değildir. Meselelerimizi konuşmanın en sağlam zemini şüphesiz siyasettir. 23 yıllık kazanımlar sayesinde demokrasimiz, karşılıklı saygı çerçevesinde her türlü sorunu tartışacak, dahası bunlara ortak akılla çözüm bulacak yetkinliğe kavuşmuştur. Bundan kimse kuşku duymuyor. Yıllardır acıdan ve gözyaşından beslenenlerin Türkiye’nin yüklerinden kurtulma ihtimalinin kuvvetlenmesinden endişe etmesi gayet doğaldır. Biz bunları aldırmadık ve aldırmayacağız. Çözüm yerine sorunun parçası olmakta ısrar edenleri milletimizin engin ferasetine havale ediyoruz.
Bu vesileyle gerek Başbakanlık, gerekse Cumhurbaşkanlığımıza süresine millete ve memlekete hizmet mücadelemize omuz vermiş tüm arkadaşlarımıza, hükümet ve kabine üyelerimize bugün bir kez daha en kalbi şükranlarımı sunuyorum. Rabbim bize daha nice yıllar, azimle, şevkle, heyecanla milletimize hizmet üretmeyi nasip eylesin.
Son toplantımızdan bu yana içeride ve dışarıda çok önemli toplantılara, açılışlara, ziyaretlere iştirak ettik.
13 Mayıs’ta yaptığımız Savunma Sanayii İcra Komitesi Toplantısı’nda savunma projelerimizi masaya yatırdık.
14 Mayıs’ta toplanan 4. Tarım Şûrası’nda önemli kararlar aldık. Çevrim içi olarak gerçekleştirdiğimiz Türkiye-Amerika-Suudi Arabistan ve Suriye toplantısı komşumuz Suriye’ye yönelik yatırımların ve yaptırımların kaldırılması bakımından yeni bir dönemi başlattı.
15 Mayıs’ta, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği delegesi olarak 10 yılını, 20 yılını ve 30 yılını tamamlayan 98 kardeşimize belge ve plaketlerini takdim ettik.
“BUGÜN İSTANBUL’DA RUSYA-UKRAYNA HEYETLERİ BİR ARAYA GELDİ”
Aynı gün Ukrayna Devlet Başkanı Sayın Volodimir Zelenskiy ve heyetini Ankara’da misafir ettik. Rusya-Ukrayna Savaşı’nın adil bir barışla sona erdirilmesine yönelik ilkeli politikamızı bu vesileyle tekrar teyit ettik. Bugün bildiğiniz gibi İstanbul’da Rusya-Ukrayna heyetleri Hakan Bey’in riyasetinde bir araya geldiler ve gerçekten çok çok muhteşem bir buluşma oldu. Bu buluşma neticesinde özellikle bundan önce biner esir değişimi olduğu hâlde, bu defa bu esir değişimleri binin üzerine çıktı. Binin üzerine çıkmanın ötesinde de bir de bu esir değişiminin dışında gerek Rusya gerek Ukrayna tarafında bazı cesetlerin de birbirlerine iadesi söz konusu oldu.
Bu rakamlar da gerçekten çok büyük. Gerek Rusya tarafından gerek Ukrayna tarafından verilen bu rakamlar ki Dışişleri Bakanım ve medya bu rakamları da İstanbul’da yapılan basın açıklamasıyla taraflar bunları dünya kamuoyuna açıklıyorlar. Bu da tabii İstanbul’daki bu buluşmaların ne kadar büyük önem ifade ettiğini ortaya koyması bakımından çok çok önemli. Biz de bundan dolayı doğrusu iftihar duyuyoruz, hamdolsun Türkiye bu iş için İstanbul ile bir dönüm noktası oldu.
Her iki taraf için de benim en büyük arzum, gerek Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Sayın Vladimir Putin’i gerekse Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy’i aynı şekilde İstanbul veya Ankara’da bir araya getirmek hatta ABD Başkanı Sayın Donald Trump’ı da bunların yanına almak. Eğer kabul buyururlarsa ben de kendileriyle bu buluşmada bir araya gelir ve böylece İstanbul’u âdeta bir barış merkezi hâline getirelim istiyorum. Bunun girişimlerini de şu son buluşmadan sonra adımını atacağız.
Ayrıca 16 Mayıs’ta Arnavutluk’un ev sahipliğinde düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğu’nun 6. Zirvesi’ne katılmak üzere Tiran’daydık. Aynı günün akşamında partimizin gençlik kolları tarafından tertiplenen Genç Fest programında binlerce genç kardeşimizle bir araya geldik. Festivalde sahne alan sanatçılarımız ile programa katkıda bulunan herkesi buradan bir kez daha tebrik ediyorum.
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı millet kütüphanemizde 81 ilimizden gelen gençlerimiz ve millî sporcularımızla yaptığımız hoş bir sohbetle kutladık.
21 Mayıs tarihinde Türk Devletleri Teşkilatı’nın Gayriresmî Zirvesi’ne iştirak etmek üzere Macaristan Başbakanı Sayın Viktor Orban’ın davetine icabetle Budapeşte’ye gittik. Teklifimiz üzerine 21 Mart’ın bundan böyle Türk Devletleri Teşkilatı Nevruz Anma ve Kutlama Günü olarak kutlanması kararlaştırıldı. Aldığımız bu kararın Türk dünyasına hayırlı olmasını diliyorum.
“KÜRESEL ZORBALIĞA DÖNÜŞEN CİNSİYETSİZLEŞTİRME POLİTİKALARIYLA MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK”
Biliyorsunuz 2025 senesini ülkemizde Aile Yılı olarak ilan ettik. Farklı etkinlikler, programlar, projelerle aile yılını anlamına ve önemine uygun şekilde idrak etmeye çalışıyoruz. 26 ülkeden bakanların hazır bulunduğu Uluslararası Aile Forumu’nda birçok kıymetli isimle bir araya geldik. Sadece bu yılı değil, önümüzdeki 10 seneyi aileyi önceleyen politikaları hayata geçirmek amacıyla değerlendireceğiz. Artan tehditler karşısında aile müessesini güçlendirecek, gençlerimizin yuva kurmalarını kolaylaştıracak, tehlike çanlarının çaldığı nüfus artış hızımızı tekrar olması gereken düzeye çıkartacak adımlar atacağız. Küresel zorbalığa dönüşen cinsiyetsizleştirme politikalarıyla mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir.
24 Mayıs’ta Necip Fazıl Kısakürek Kültür ve Araştırma Vakfımızın ‘Bir Şiir Bir Hayat Canım İstanbul Sergisi’nin açılışındaydık. Vefatının 42. yıl dönümünde Sultanu'ş Şuara ünvanıyla Türk edebiyatında mümtaz bir yeri olan büyük dava ve fikir adamı üstat Necip Fazıl’ı bir kez daha rahmetle, hürmetle yâd ettik.
“SURİYE İSTİKRARA KAVUŞTUKÇA BUNDAN BÖLGEDEKİ BÜTÜN ÜLKELER KAZANÇLI ÇIKACAKTIR”
Aynı gün Suriye Cumhurbaşkanı kıymetli kardeşim Sayın Ahmed Şara ve heyeti İstanbul’da misafirimiz oldu. 8 Aralık devriminden sonra başta Katar ve Suudi Arabistan olmak üzere bölgedeki tüm kardeş ülkelerin de desteğiyle Suriye’nin süratle kendini toparladığını müşahede ediyoruz. ABD Başkanı Sayın Trump’ın dönüm noktası niteliğindeki açıklamaları sonrasında Avrupa ülkelerinin de Suriye’ye yönelik yaptırımları kaldırma kararı almasından büyük memnuniyet duyuyoruz. Suriye halkını ve hükûmetini komşuları ve kardeşleri olarak inşallah, bundan sonra da tüm imkânlarımızla destekleyeceğiz.
Bugünkü kabine toplantımızda bayrama yönelik tedbirlerimizin yanı sıra, bu konuyu da görüştük. Enerji konusunda çok yakında müjdeli haberlerimiz olacak. Suriye Hava Yolları yakında Türkiye uçuşlarına başlayacak. AJet şirketimiz inşallah Suriye’ye düzenli seferler düzenleyecek. Bunların dışında farklı alanlarda da Suriye halkının yanında olacağız. Suriye, istikrara ve huzura kavuştukça, inancımız odur ki, bundan tüm komşuları, bölgedeki bütün ülkeler kazançlı çıkacaktır. Her türlü engelleme girişimine rağmen ülkelerinin birlik, dirlik ve bütünlüğü için sabırla çalışan Suriye hükûmetini canıgönülden tebrik ediyorum. Allah yar ve yardımcıları olsun.
25 Mayıs’ta bir başka kardeş ülkenin Başbakanı’nı ülkemizde ağırladık. Pakistan Başbakanı Sayın Şahbaz Şerif ve heyetinin ülkemizi ziyareti her bakımdan anlamlıydı. Pakistan hükûmetinin Hindistan ile yaşanan son gerilimde izlediği sağduyulu tutum çatışmanın felakete dönüşmesini engellemiştir. Bizim de telkinlerimiz diyalogdan, sükûnetten, sorunların müzakereyle çözülmesinden yana olmuştur.
Etik Haftası’nı Etik Kurulumuz ile Aile Bakanlığımız arasında imzalanan Etik Eğitimi ve Etik Eğiticisi Yetiştirilmesi İş Birliği Protokolü ile taçlandırdık.
“DARBE DEFTERİNİ BİR DAHA AÇILMAMAK ÜZERE KAPATMIŞ BULUNUYORUZ”
27 Mayıs’ta önce Sayıştayımızın 163. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’na iştirak ettik, ardından da partimizin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nı gerçekleştirdik. 27 Mayıs darbesinin 65. yıl dönümü de olan bugünde demokrasimizi koruma kararlılığımızın altını tekrar çizdik. Millete, memlekete ve demokrasiye yaptıkları eşsiz hizmetlerinin bedelini canlarıyla ödeyen şehit Başbakan Adnan Menderes’i ve arkadaşlarını bir kez daha rahmetle yâd ediyoruz.
15 Temmuz gecesi FETÖ’cü hainlere karşı milletimizle birlikte yazdığımız millî irade destanıyla darbe defterini bir daha açılmamak üzere bu ülkede inşallah kapatmış bulunuyoruz. Milletimizin aynı acıları tekrar yaşamaması için gereken her türlü tedbiri almaya devam edeceğiz.
“KARABAĞ’IN HER YANINDA KELİMENİN TAM ANLAMIYLA BİR KALKINMA VE ALTYAPI SEFERBERLİĞİ YAŞANIYOR”
28 Mayıs’ta can Azerbaycan’ın Müstakillik Günü vesilesiyle Karabağ’ın Laçin şehrindeydik. Pakistan Başbakanı Sayın Şerif’le birlikte bu önemli günü üç ülkenin ebedî kardeşliğine yaraşır şekilde birlikte idrak ettik. Ziyaretimizde ayrıca Laçin Havalimanı’nı hizmete açtık. Burada şunu büyük bir memnuniyetle söylemek arzusundayım: Muzaffer lider Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev kardeşimin gayretleriyle 30 yıllık işgalin ardından Karabağ’ın her yanında kelimenin tam anlamıyla bir kalkınma ve altyapı seferberliği yaşanıyor. Yollar, köprüler, tüneller, yerleşim alanları, tarım bölgeleriyle Karabağ maşallah, işgalin yaralarını süratle sarıyor. Türkiye olarak biz de bu çalışmalara her türlü desteği veriyoruz.
“DEPREM ANLARINDA TOPLANMA ALANINA DÖNÜŞEN MİLLET BAHÇELERİMİZİN 20’SİNİN YAPIMI DEVAM EDİYOR”
29 Mayıs’ta İstanbul’un Fethi’nin 572. Seneidevriyesini yine büyük bir coşkuyla ve gururla kutladık. Önce Osman Gazi Yüzer Üretim Platformu’nu Karadeniz’e uğurladık. 300 metre uzunluğunda dev bir platform, 56 metre genişliğinde maşallah, böyle bir platformu Karadeniz’e uğurladık. Şimdi orada 20 sene inşallah, sondaj çalışmalarını yapacak.
Ardından Beykoz, Arnavutköy, Kâğıthane ve Sultangazi, Cebeci Millet Bahçeleri’nin açılışını gerçekleştirdik. Hep diyoruz ya, durmak yok yola devam. Toplam büyüklüğü 428 bin metrekareyi aşan dört yeni millet bahçemizin İstanbul’umuza tekrar hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum.
Deprem anlarında birer toplanma alanlarına dönüşen millet bahçelerimizin 20’sinin yapımı hâlen devam ediyor, inşallah onları da tamamlayarak milletimizin hizmetine sunacağız. ‘Benim kudretimin ulaştığı yerlere onların hayalleri bile ulaşamaz’ diyen Fatih Sultan Mehmet’in izinden gitmeyi sürdüreceğiz. Rabbim bir kez daha o büyük sultan ve kahraman ordusundan razı olsun diyorum.
30 Mayıs’ta 2. İstanbul Dünya İslam Ekonomisi Zirvesi’nin açılışını gerçekleştirdik. Ertesi gün ise bu sene 4’üncüsü düzenlenen Türkiye Gençlik Zirvesi’nde sivil toplum kuruluşlarımız ve başarılı gençlerimizle hasret giderdik.
Kabine toplantımızın öncesinde orman filomuza katılan yeni hava araçlarımızı bugün görev yerlerine uğurladık. Bu programlar haricinde birçok telefon görüşmesi, kabul, toplantı yaparak Türkiye’ye hizmet mücadelemizi kesintisiz devam ettirdik.
“BARIŞIN KAYBEDENİNİN OLMAYACAĞINA İNANIYORUZ”
Türkiye barış diplomasinin ana merkezlerinden biri hâline dönüşüyor. Az önce de ifade ettiğim gibi, gayretlerimiz neticesinde Rusya ve Ukrayna heyetleri ülkemizde bir araya geldiler. Üç yıllık aradan sonra ilki önceki hafta gerçekleştirilen ve bin savaş eserinin takasıyla sonuçlanan toplantının ardından ikinci toplantı bugün yapıldı. Dünkü hadiseye rağmen toplantının gerçekleşmesi başlı başına önemli bir başarıdır.
Türkiye’nin tavrı savaşın ilk gününden beri bellidir. Biz bölgemizde çatışma, kavga, savaş ve zulüm görmek asla istemiyoruz. Barışın kaybedeninin olmayacağına inanıyoruz. Her iki tarafın da kabul edeceği sürdürülebilir bir barışın tesisi için samimi bir çaba içindeyiz.
“TÜRKİYE, HAKKANİYETLE TUTUMUYLA HERKESİN GÜVENİNİ KAZANMIŞ BİR ÜLKEDİR”
Burada şu önemli hususu hepinizin dikkatlerine sunmak istiyorum: Türkiye, hakkaniyetle tutumuyla herkesin güvenini kazanmış bir ülkedir. Türkiye, sözü, duruşu, tavrı çok yakından takip edilen bir devlettir. Rakiplerimiz dahil birçok ülke Türkiye’nin artan etkinliğinden övgüyle bahsederken, CHP eski genel başkanının ülkemize yönelik vassal benzetmesi son derece çirkin, hakaretamiz bir yaklaştırma veyahut da yakınlaşmadır. Türkiye’yi kimi güçlerin vekil aktörü olarak tanımlaması ise bu zatın kendi ülkesine dair bir türlü düzelmeyen çarpık bakış açısının yeni bir tezahürüdür. Türkiye, kimsenin vassalı da, paryası da, vekil aktörü de değildir, bunun böyle bilinmesi lazım.
“HEMEN HER ALANDA BAŞARI TABLOMUZA YENİ YILDIZLAR EKLEMENİN DERDİNDEYİZ”
Türkiye, CHP eski genel başkanının iddia ettiği gibi vassalığa doğru değil, her alanda tam bağımsızlığa doğru hızla yol almaktadır. Biz onun dış politikadaki öngörülerinin sıhhatsizliğini ne bayır kaldı ne bucak diyerek ahkâm kestiği Suriye değerlendirmelerinden gayet iyi hatırlıyoruz.
14-28 Mayıs seçimleri öncesinde Batı başkentlerinde kapı kapı dolaşan, hatta ekonomist ithal etmekle övünen yine kendisinden başkası değildir. Biz kendisini ademe mahkum ettikçe, maalesef o bizim üzerimizden hem de kendi devletine bühtan ederek prim kazanma arayışlarını sürdürüyor. Gördüğümüz kadarıyla köşe yazarlığı da tıpkı siyasetçiliği gibi pek parlak ilerlemiyor. Hazır bol bol vakit varken kimsenin itibar etmediği marjinal tezlere kalemşörlük yapmak yerine, kendisini biraz geliştirmesini tavsiye ediyorum.
Biz bunlar gibi küçük hesapların değil büyük hedeflerin peşindeyiz. Sadece diplomaside değil, ulaştırmadan tarıma, eğitimden sağlığa, ekonomiden ticarete, turizmden savunma ve güvenliğe hemen her alanda başarı tablomuza yeni yıldızlar eklemenin derdindeyiz.
“TÜRKİYE’NİN ÖNÜNDE TARİHÎ BİR FIRSAT PENCERESİ AÇILMIŞTIR”
Türkiye’nin önünde, Allah’ın izniyle, tarihî bir fırsat penceresi açılmıştır. Olumsuz düşünmek, karamsarlığa kapılmak, sabah akşam korku yayan felaket tellallarına kulak asmak için hiçbir sebep yoktur. Türkiye, emin ve ehil kadroların riyasetinde güvendedir.
Cuma günü açıklanan 2025 yılı ilk çeyrek büyüme rakamlarından sonra bugün de ihracat tarafından son derece umut verici haberler aldık. 2025 Mayıs ayında ihracatımız geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2,7 oranında artış kaydetti ve 24,8 milyar dolar olarak gerçekleşti. Böylece Cumhuriyet tarihimizin mayıs ayı ihracat rekorunu kırdık. Bu senenin ilk beş ayında bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla ihracatımız 3,5 oranında artarak toplam 111 milyar dolara ulaştı.
“HEDEFLERİMİZE DOĞRU SAĞLAM ADIMLARLA BERABER YÜRÜYECEĞİZ”
Bir diğer olumlu gelişme, yıllıklandırılmış mal ihracatımızın Cumhuriyet tarihimizin en yüksek seviyesi olan 265,5 milyar dolara yükselmesidir. Mal ihracatında son bir yılda tüm olumsuzluklara rağmen yüzde 1,9 oranında, yani 5 milyar dolar net artış sağladık. Hizmetler ihracatımızın ise mayıs ayında yıllıklandırılmış olarak 116,4 milyar dolara yükseleceğini tahmin ediyoruz. İhracatçılarımız başta olmak üzere bu önemli başarıda emeği geçen tüm kardeşlerimi tebrik ediyorum.
Son iki yıldır uyguladığımız ekonomi programımızın olumlu neticelerini inşallah, farklı başlıklar görmeye gelecekte de devam edeceğiz. Milletimiz müsterih olsun. Dönemsel sıkıntılarımızı beraberce aşacağız. Engellerin üstesinden beraberce gelecek, hedeflerimize doğru sağlam adımlarla beraberce yürüyeceğiz. Mevla yolumuzu, bahtımızı açık etsin diyorum.
Cuma günü müşerref olacağımız mübarek Kurban Bayramı’nızı şimdiden tebrik ediyorum.
Karayollarımız ve emniyet birimlerimiz vatandaşlarımızın güvenli, huzurlu ve konforlu yolculuk yapabilmeleri için gerekli tedbirleri alıyorlar. Vatandaşlarımızdan da trafik kurallarına riayet ederek yüreklerimize ateş düşüren acıların yaşanmasına engel olmalarını bekliyorum.
Biliyorsunuz emeklilerimizin 4 bin lira olan bayram ikramiyelerini 31 Mayıs Cuma gününden itibaren ödemeye başladık. Bu kapsamda 4 Haziran’a kadar 15,9 milyon emeklimize toplam 57,4 milyar liralık ödeme gerçekleştireceğiz. Yaşlı aylığı ve engelli aylıklarının ödemelerini de yarın yapıyoruz. Böylece 1 milyon 350 bin kardeşimize bayram öncesinde toplam 6 milyar 300 milyon lira ödeyeceğiz. Ödemelerimizin emeklilerimize, engellilerimize ve yaşlılarımıza hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum.”
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları