loading
close
SON DAKİKALAR

030

Atay Sözer
Tarih: 03.05.2015

Gazeteler televizyonlar bütün bu olanları çekmiş meğer görüntülerin her yerde dolaşıyor; bir anda meşhur oldum. ''Aaa bak Sıfır Otuz'' diye beni gösteriyorlar…

Yakalayıp da götürdükleri zaman önce çok korkmuştum; biri tuttu iğne yaptı.

“Tamam kesin uyutuluyoruz, dünyayı son görüşüm bu” diye içimden geçti.

İmha etmenin adı uyutma oldu, böylesi daha insani geliyor vicdanlara…

Öldürmedik sadece uyuttuk, ama o uykudan uyanmak yok… Akıllarınca vicdanlarını uyutuyorlar…

Neyse endişem yersizmiş bu yaptığı uyutma iğnesi değil sadece bir aşıymış, sağlığım için yani.

Bir başkası geldi kulağıma bir şey zımbaladı…

“Nedir bu yahu?”

“Bu senin numaran; bundan sonra seni 030 olarak çağıracağız…”

Hâlbuki beni genellikle “Sarı” diye çağırırlardı genellikle, şimdi isim diye numara verdiler, sözde bir kimlik kazanmış gibi görünüyoruz ama bence tamamen kimlik yitirilmesi; bizim Arap’ın yeni ismi de 029 oldu.

Bunu okuyan insanlar aslında endişelensinler, onların da başına gelecek kesin. Çünkü önce pilot canlı olarak bizlerin üzerinde deniyorlar bu sistemi. Yakında onlar da numaralarla çağırılacaklar; zaten çoktan vatandaşlık numarası adı altında birer numara verildi bile. Belli bir alışma sürecinden sonra isminiz unutulacak numaranızla çağırılacaksınız; “28398388383 gel buraya” , dendiğinde gideceksiniz. Aslında iyi tarafı da var tabii, böylece isim benzerliklerinin önüne geçilecek örneğin adamın adı Ahmet soyadı Aslan; kim bilir kaç bin tane vardır.

Aslında numaranızı isim olarak algılamaya alışırsanız biraz olsun rahatlayabilirsiniz.

Benim adım “Sıfır Otuz” ya şimdi, rakam olarak değil de ses uyumu olarak düşünüyorum; iyi de oluyor.

Bildim bileli Taksim civarında yaşıyorum; birkaç arkadaşla birlikte buradayız… Taksim’de sadece köpek olmak değil herhangi bir canlı olmak bile zor inanın.

Sık sık can güvenliğimiz tehlikeye girse de tuhaf biçimde bağlandık buraya başka yere gidemiyoruz bir türlü…

Anneannem de burada büyümüş anlatırlar hep, mayıs ayında işçiler bayram yaparken birden silahlar patlamış, ortalık karışmış, herkes bir yana kaçışmış, birçok insan ölmüş…

Burası böyle bir yer, işler güzel gidiyor derken birden ortalık karışabiliyor…

Geçtiğimiz yıllarda birtakım adamlar gelip parktaki ağaçları sökmeğe başladılar, pek üzüldüm hâlbuki o ağaçların dibinde doğal ihtiyaçlarımı gideriyordum. Ağaçları söküp buraya bir alışveriş merkezi yapacaklarmış; buranın gençleri de buna karşı çıktılar;

“Sökmeyin o ağaçları, o ağaçlar bizim Sıfır Otuz’a lazım” dediler…

Bunun yüzünden kavga çıktı, kavga o kadar büyüdü ki anlatamam; bir sürü polis geldi, panzerler, tomalar falan geldi; fişekler atıldı, tazyikli sular fışkırtıldı, biber gazları sıkıldı; yaralananlar, gözleri çıkanlar hatta ölenler oldu.

Benim gözüme bile sıktılar o biber gazını, çok canım yandı; gençler gelip suyla gözümü sildiler…

Söyleyin şimdi ben nasıl sevemem bu gençleri; benim için nelere katlanıyorlar görüyorsunuz…

İçlerinde öyleleri var ki meydandaki büfeden ıslak hamburger alırken bile iki tane alıyorlar, birini bana veriyorlar…

Geçenlerde ortalık gene karıştı; gene işçi bayramıymış galiba… Gene polisler doldurmuş meydanı, gene tomalar, panzerler var; baktım gencin birini yüzükoyun yatırıp ellerini arkadan bağlamışlar. Tanıyorum o genci bana ıslak hamburger verenlerden biri, yaklaştım yanına belki yardım edebilirim diye. Ama başında bekleyen polis bir tekme savurup uzaklaştırdı beni. Sonra genci derdest edip polis arabasına tıkıp götürdüler; koştum peşlerinden.
“O bir şey yapmadı, o iyi bir insan; bana ıslak hamburger bile ısmarladı, bırakın onu” diye bağırdım, ama insan oldukları için anlamadılar tabii…

Gazeteler televizyonlar bütün bu olanları çekmiş meğer görüntülerin her yerde dolaşıyor; bir anda meşhur oldum.

Şimdi herkes beni tanıyor artık;
“Aaa bak Sıfır Otuz” diye beni gösteriyorlar…

İki adım atamaz oldum herkes durdurup seviyor; hepsi de ıslak hamburger yediriyor yakında iyice obez olacağım diye korkuyorum.

Şöhret gerçekten çok zor bir şeymiş arkadaş; acaba “Sadece 030’dan ibaret bir rakam olarak kalmak daha mı iyiydi” diye düşünmeden edemiyorum…

Atay Sözer

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları