loading
close
SON DAKİKALAR

CHP’nin Laiklikle Ateşten İmtihanı

İmambakır Üküş
Tarih: 11.02.2012
Köşe: @imambakirukus

CHP politikalarını “yoksulluk ve yolsuzluk” ekseninde yürütmeye başladı…

Deniz Baykal döneminin CHP’sine yönelik en temel eleştirilerden birisi CHP’yi “laiklik” tartışmalar etrafında kilitlediğiydi…

Gerçekten de, Deniz Baykal döneminde CHP Türkiye’yi laiklik-şeriat tartışmaları ekseninde kutuplaştıran bir politikaya ağırlık veriyordu…

Laiklik karşıtı” faaliyetlere ve “şeriat tehlikesi”ne ağırlık veren görüşler etrafında şekillenen CHP politikaları çokça eleştiri alıyordu…

***

2009 yerel seçimler kampanyasıyla birlikte Deniz Baykal döneminde CHP politikalarında bir değişim süreci başladı…

CHP politikalarını “yoksulluk ve yolsuzluk” ekseninde yürütmeye başladı…

O dönem CHP’ye çeşitli konularla sunumlar/raporlar sunan A&G araştırma şirketinin başkanı Adil Gür’de CHP’nin bu yeni yönetimde bence etkili olmuştur…

Artık, CHP laiklik tartışmaları ve uyarılarını biraz hafifleştirerek topluma “yoksulluk ve yolsuzluk” sorunu üzerinden ulaşmayı hedeflemişti…

Özellikle AKP cephesinde gedikler açan Şaban Dişli, Mir Dengir Fırat ve İ. Melih Gökçek tartışmaları ve bunların toplumdaki yankıları da bu eğilimi güçlendirmiştir…

2009 yerel seçimlerinde başlayan, Mehmet Sevigen + Gürsel Tekin ikilisinin girişimi olan çarşafa rozet takma operasyonu, benzer başka girişimlerle de beslenerek devam etmiştir…

***

Deniz Baykal’ın kimin nasıl organize ettiği geçen iki yıla yakın bir zamandır belirlenemeyen Kaset operasyonuyla CHP genel başkanlığını bırakması bu süreçte bir sıçrama yaratmıştır…

Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP genel başkanlığına gelmesiyle birlikte CHP ile AKP arasında bugüne kadar gerilim noktası olan neredeyse tüm politikalar ortada kalmıştır…

CHP ve CHP’ye oy veren seçmen için çok önemli olan laiklik ekseninde politikalardan tümden vazgeçilmiştir…

Daha da ileri gidilerek “Türkiye’de laiklik tehlikede değil” açıklaması yapılarak, bir yandan da CHP politikaları etrafında oluşmuş birlik zayıflatılmıştır…

Anayasa Mahkemesinin bile “laiklik karşıtı odak” olarak tanımladığı AKP’nin laiklik için bir “tehlike” olmadığı açıklaması, “Laiklik tehlikede” diye CHP’li olmamasına rağmen CHP’ye oy verenlerde bir dağılış yaratmıştır…

CHP, bunlarla da yetinmemiş “türbanı biz çözeriz” diye ortaya atılarak, aslında bir anlamda da gerçekten “türban sorunu”nu yasalar ve anayasaya rağmen fiilen çözmüştür…

Bugün artık CHP sayesinde bırakın üniversiteleri, orta öğretimde bile öğrenciler okullara ve sınıflara türbanla girebilmektedir…

***

CHP, bu politikada da bir anlamda makas değişimine uygun kadrolarla da yönetilmektedir…

CHP’ye katılıp yönetici veya milletvekili oluncaya dek sağcı ve tarikatçı-cemaatçi kadrolar CHP’de  bugün etkindirler…

Daha da ötesi, birçok CHP yöneticisi Fethullah Gülen’e olan sempati ve hayranlığını gizleme ihtiyacı bile duymuyor…

Cemaatin yayın organı zaman gazetesine hayranlıklarını pervasızca ifade eden genel başkan yardımcılarından…

Tekke ve zaviyeler” açılsın diyen Bülent Kuşoğlu’ndan Fethullah Gülenbilge insandır” diyen Muhammed Çakmak’a kadar onlarca yönetici sayılabilir.

***

AKP’nin laiklik karşıtı faaliyetleri bir anlamda artık CHP eliyle gerçekleştirilmektedir…

CHP, AKP yerine mayınlı tarlayı temizleme görevi üstlenmiş durumda…

***

AKP, Cumhuriyet ve Laiklik karşıtı eylemlerini pervasızca sürdürmesini CHP’ye borçludur…

Bugün Cumhuriyet’le özdeşleşmiş ne varsa AKP’nin saldırısının hedefindedir…

19 Mayıs kutlamalarından, Cumhuriyet Bayramına hemen her şey artık AKP saldırılarının hedefindedir…

***

Yeni anayasa” tartışmaları da aslında AKP’nin Cumhuriyet, demokrasi ve laiklik karşıtı faaliyetlerindeki önemli bir dönemeçtir…

Ne yazık ki bu hamlede de yanı başında CHP var…

İmambakır Üküş

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları