loading
close
SON DAKİKALAR

Kılıçdaroğlu: 'İş Bankası'nı nasıl hortumlarız'ın hesabını yapıyorlar

Kılıçdaroğlu: 'İş Bankası'nı nasıl hortumlarız'ın hesabını yapıyorlar
Tarih: 16.10.2018 - 13:50
Kategori: Siyaset

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:
"22 göçmen İzmir'de kamyon kazası sonucu hayatını kaybetti. Bu insanlar ülkelerinden çıkıp Avrupa'ya gitmek istiyorlar. Yaşam kaygısı var... Hepsine Allah'Tan rahmet diliyoruz. Aylan bebeği unutmuyoruz. Bütün bunların ana sorumlusu sarayda oturan zattır. Suriye'ye girme, silah gönderme dedik, bizi dinlemedi. Şimdi 4 milyon Suriyeli burada, ne olacak bu memleketin hali, diye düşünüyoruz.
AK Parti'ye oy veren kardeşlerime sesleniyorum: Suriyelilerden memnun musunuz? Kimsenin burnunu kanatmadan bir yarayı saracağız. Bunu yapacak siyasi irade sadece bizde var. 
 
Sağlıkta şiddete karşı parti liderlerine birlikte çalışma çağrısı
Füsun Sayek Böke, TTB'nin ilk kadın başkanı. Ölüm yıl dönümü bugün, kendisini rahmetle anıyoruz. Her zaman sağlık sorunlarıyla yakından ilgilendi. Bugün sağlıkta şiddet artyor. 83 yılda 1 hekim şiddet görmüş.16 yılda 11 hekim öldürüldü. Bütün sağlık çalışanlarının tek hedefi hastayı iyileştirmek. Bu parlamentonun gündemine getirilmiş ama yasa çıkmamış. Biz yeniden kanun teklifi olarak getireceğiz. Bütün parti genel başkanlarına sesleniyorum, bu konuda birlikte çalışalım.
 
"Devleti yöneten kişilerin ahlaklı olmaları lazım"
Yalan ayıptır. Peygamberimiz 'yalandan sakının' der. Muhalefetten bir lider tedaviler aksıyor, gerçek mi diye sormaları lazım. Gazi Üniversitesi'nin bir belgesini göstermiştim. Hayati önem yoksa malzeme alımlarını durdurun, diyor. Beyefendi rahatsız olmuş. 'Yalan olur da böyle olur mu. Atıyorsun da dikkatli at' diye beni suçluyor. Bir belge önüme geldiğinde araştırı ondan sonra milletin karşısına çıkarım, gerekli kişilerle konuşur sonra açıklarım. Benim inancım, ahlakım, topluma saygım böyle.
Bir belge olsa yine neyse. Ordu Devlet Hastanesi... Diyor ki 'aciliyet arzeden vakalar hariç ameliyat yapmayın.' KTÜ'de de böyle. Kim yalan söylüyor. Bu belgeler yalansa altına imza atanları görevden alın. Meydanı bulmuş ya alkış da var ağzına geleni konuşuyor. Erdoğan'a yakışıyor da o makama yakışmıyor yalan söylemek. Devleti yöneten kişilerin ahlaklı olmaları lazım. Ahlaklı olmanın yolu yalan söylememesi.
Devleti yönetmenin kuralları vardır. Güç ve yetkiler tek elde toplanmaz. Toplarsanız karmaşa çıkar. Bir vatandaş kendi binasının ön camına yazmış Erdoğan'dan randevu istiyor. Vali, kaymakam, bakan, bakan yardımcıları yok, yetki bir kişide oraya gidiyor. Türkiye'nin geldiği nokta bu. Çağdaş bir devlette güçler tek elde toplanmaz. Kainatın bile bir dengesi vardır. Bugün Türkiye'de denge yok. Devlet yönetiminde şeffaflık gerekiyor bu da yok. Sarayın maliyetini bilen var mı? Şehir hastaneleri kaça yapıldı, kimse bilmiyor? Devlet vatandaşının can ve mal güvenliğini sağlamak zorundadır. Aksi halde devlet dediğiniz kurum rol değiştirir, organize suç birimine dönüşür. Baskıcı yönetime bürünür. Devleti yönetenler az ve öz konuşmak zorundadırlar, diğer kurumlara müdahale etmemek zorundadır.
 
"Çakma kahramanlarla Türkiye yönetilemez"
Papaz casus, terörist, terörizme destek veriyor, dediler. Bunlar bir gizli tanıkla başladı. Gizli tanık rezaleti yaşadık. 11 Ocakta Erdoğan Amerika'ya 'Sen FETÖ'yü vermiyorsan bu fakir bu görevde olduğu sürece sen bu teröristi alamazsın' dedi. Brunson nerede, ABD'de, Erdoğan görevde mi, görevde.
Trump'ın twitleri ağrına gitmiş, 'Burası Çatladıkapı ülkesi mi burası Türkiye' diye celallendi. Sonra gönderdin, bunlar sayende oldu.
Polis Akademisi'nde konuşuyor: Sizde bir papaz var bizde de. Ver papazı, al papazı' dedi. Bizim papaz gitti. Neredeyse devlet töreniyle gönderecekler. Hani vermem diyordun, ne oldu da verdin? Sen Türkiye Cumhuriyeti'nin şerefiyle nasıl oynarsın? 
Amerika cephesine bakalım: 18 Temmuz'da Trump tweet attı: 'Türkiye'nin Brunson'ı tahliye etmemesi rezalet, uzun zamandır rehin tutuluyor' diyor. Mike Pence 'ABD adına konuşuyorum. Pastör Brunson'ı serbest bırakın, yaptırımları ağır olur' diyor. Tehdit ediyor. Kimsin sen? 
ABD Hazine Bakanlığı, İçişleri ve Adalet bakanlarına yaptırım kararı aldı. Erdoğan hemen bir heyet gönderdi. Sen aslandın ne oldu? Çakma kahramanlarla Türkiye yönetilemez. 
 
"Bahçeli'ye: Türkiye'nin haysiyetiyle oynayan saraya destek vermeyi sürdürecek misin?"
Trump, 'Onlar insanlarımızı alıkoyarken oturup beklmeyeceğiz, göreceksiniz' diyor. Arkadan mahkeme toplanıyor gizli tanıklar ifadelerinden vazgeçiyor. Mahkeme başkanı yanlış anlamış, dedi gizli tanık. Gizli tanıklar neden hapse atılmadı. Brunson'ın serbest bırakılacağını önce ABD'lilerden duyduk. Mike Pence tweet attı 'Bu masum adam yarın evine dönecek' diye. Bu kimin ayıbı? Türkiye'yi bu hale nasıl getiriyorlar. Bahçeli'ye çağrıda bulunuyorum. Türkiye'nin haysiyetiyle oynayan saraya destek vermeyi sürdürecek misin? Türkiye'yi tehdit ettiler, tehdide boyun eğdiler, heyetler gönderdiler. Bir iktidar başka ülkeye boyun eğiyorsa o iktidar Türkiye Cumhuriyeti devletinin iktidarı değil Amerika'nın iktidarıdır. Buna tükürdüğünü yalatma politikası diyorlar. Bu benim ağrıma gidiyor. Ben ülkemi seviyorum, ülkemin, bayrağımın onuru her şeyin üstündedir. 
 
"Adalet tecelli etmiş de yargı bağımsız da, geçiniz onları"
Brunson özel uçakla gitti, özel karşılandı, başkanı takdis etti. Trump açıklama yaptı: Uzun ve yorucu müzakere süreci geçirdik. Fidye ödemeyeceğiz, aksi halde kötü şeyler olacak.'  Erdoğan'a soruyorum ne müzakeresi yaptınız? Trump'ın dediğinin hepsi çıktı, senin söylediklerinin hiçbiri olmadı. Sen fidye istedin mi? Adalet tecelli etmiş yargı bağımsız da, geçiniz onları. Trump Erdoğan'a teşekür ediyor. Trump kanacak adam mı? Sen serbest bıraktın, diyor. Bunu da defalarca söylüyor. Ülkeye en büyük kötülüğü bu mahkemeler yapmıştır. Sarayın adliyesi yargı düzeninin dibine dinamit koymuştur. Gizli tanıkların hiçbirini tutuklamadı. Bugün yargının hiçbir itibarı yok. 
 
Benim mahkemem görülüyor. Hakim değişti. Hakim yanlış yapıyor. Kızm o tutunaktaki ifadelerimi sil, diyor. Hepsini kamuoyuyla paylaşacağız. 
 
-Harp okulu öğrencilerinin ne günahı var. Darbe yapacaklarmış, öğrenci darbe mi yapar? Komutanı yakala. Öğrenci talimata uymak zorunda. O öğrencilerin tamamı alınlarının akıyla çıkacaklardır. 
 
"MÜSİAD başkanı Enflasyonla Mücele Programı açıklanmadan 'programı destekleyeceğiz' diye açıklama yapıyor"
-Enflasyonla mücadele programı açıklandı. Eylül oranları enflasyon oranları beklentilerin üzerinde gerçekleşti, dedi. TÜİK'in bürokratını görevden aldılar. Ardından önümüzdeki ay enflasyon rakamları düşecek, diyor.
 
Enflasyonla mücadele Merkez Bankası'nın (MB) yetkisindendir. Şimdi her şeyi bakan açıklıyor. Hani MB bağımsızdı. Bu MB'ye güven olmaz. Enflasyonla toptan mücadele dendi. Önce bakanın açıklamaları dinlenir, görüş beyan edilir. MÜSİAD başkanı program açıklanmadan açıklama yapıyor, 'programını sonuna kadar destekleyeceğimiz beyan ediyoruz' diyor. Bunlar iş adamıysa bir şekliyle köşeyi dönmüşler. İTO başkanı da 'programı memnuniyetle karşılıyoruz' dedi. Korkudan dinelemeden görüş beyan ediyorlar. Asıl sıkıntıyı vatandaş çekiyor.
Emeklinin, işçinin, asgari ücretlinin aylığı arttı mı? Sanayici, ithalatçı zam yapar, vatandaş zamları çeker. Krizin faturası halka çıkar. Krizden kimler etkilenmez? Saray ve sarayın beslemeleri. Bütçesi önceki yıla göre 3 kat arttı sarayın. Beslenenler var, onlar da dolarla ihale alıyorlar. Sıkıntıyı çekenler garibanlar. İşsiz sayısı 7 milyona yaklaşıyor. 2 milyona yakın üniversiteli işiz var. İşsiz insan canlı bomba gibidir, geleceğe nasıl umutla bakacak? 
 
 "İşçiye ne verdiklerini bile bilmiyorlar"
Asgari ücretin çok az altında emekli aylığı alanlar var, demiş Erdoğan. Milyonlarca kişi bu durumda. 2008'den önce asgari ücretten prim ödeyen biri 2.032 lira emekli aylığı alıyordu. Bugün 801 lira 55 kuruş eline geçiyor. İşçiye ne verdiklerini bile bilmiyorlar.
 
"Suudi gazeteciyle ilgili bilgileri batıdan öğreniyoruz"
Suudi gazeteci büyük ihtimalle öldürüldü. Bir gazeteci senin ülkende nasıl öldürülür? Onun can ve mal güvenliği sana bağlı değil mi? Öldürüldüğü nereye gömüldüğü belli değil. Bunları batıdan öğreniyoruz. Batı Türkiye'den öğreniyor ama Türkiye Cumhuriyeti vatanadaşlarının bunu bilmesi yasak.
 
"Baskı, şiddet bizi yıldıramaz"
Atatürk'ün vasiyeti... Vasiyet hukuk güvencesindedir. Mustafa Kemal Atatürk de ölmeden önce vasiyetini yazıyor. İş Bankası'ndaki hisseleri Hazine'ye alacağım, diyor. Şimdi o bankaya el koyacağım, diyor. Kenan Evren de aynısını yaptı, sen de bir diktatörsün. 
Yurt dışından yatırımcı gelsin diyorlar, niye gelsin. El koyuyorlar. Bütün kamu bankalarını perişan edip içini boşalttınız. İşsizlik fonundan para aktarmaya çalıştınız. Bankayı nasıl hortumlarızın hesabını yapıyorlar. Her mücadeleyi yapacağız. Türkiye sahipsiz değildir. Baskı, şiddet bizi yıldıramaz. Bunlar bize vız gelir tırıs gider. İnandığımız yolda yürürüz. Biz birilerinin önünde diz çökenler değiliz. Birilerinin yaptığı gibi sözde milliyetçi değiliz. Biz milliyetçi, devrimci, halkçı bir partiyiz."
 
 
Kaynak : Vişne Haber Ajansı-www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları