Nasuh Bektaş; Bir tiyatro oyuncusu abimiz demişti her tiyatro izlenir diye. En azından verilen bir emek var, o emek için izlenir.
Merhabalar, Tiyatro Sezonu Açıldı.
Bugün kendimce tiyatro üzerine birkaç söz söyleyeceğim ve tiyatro için yazı yazmış bir üstattan örnek vereceğim.
Sanatın en güzel dallarından biri olan Tiyatro sezonu açtı. Bugün sezonun benim için ilk tiyatro oyununu izledim. Ebru Erdemoğlu’nun kaleme aldığı Genel Sanat Yönetmenliğini Halis Bayraktaroğlu’nun üstlendiği Araf ne taraf, bir Nar Sanat Tiyatro prodüksiyonudur. Oyuncuları, Cumhur SARI, Halis BAYRAKTAROĞLU, Nalan BAŞARAN, Ebru Sarıtaş, Oğuz ÖZTAŞ
Tiyatro gerçekten keyif veren ama bu keyfin yanında öğrendiğimiz ve kendimize dair bir şeyleri algılamaya başladığımız ve üzerine bir şeyler katabildiğimiz bir sanat dalıdır. Yani tiyatro insanı tüketen değil üreten hale getirir. En azından ilk başta düşünce ürettiği kesindir.
Bir tiyatro oyuncusu abimiz demişti her tiyatro izlenir diye. En azından verilen bir emek var, o emek için izlenir.
Gerçekten karşınızda ki insanın sahnede bütün medeni cesareti ile rol yapması bize de cesaret verebiliyor.
Tiyatro hayatın bir aynasıdır. Bize aynayı tutuyor ve bütün çıplaklığı ile hayatı sunuyor. Kendimize bile söyleyemediğimiz duygu ve düşüncelerimizi bize sahnede gösteriyor. Hepimizin düşünüp ama söylemediğimiz birçok şeyi sahnede oyuncular cesurca sergilemekteler. Bunu görmek bile insana cesaret veriyor.
Tiyatro birçok konuyu özgürce ele alır sahneye taşır. Toplumun ve insanların aslında hep düşündüğü veya dile getirmek istediği ama toplumsal kurallar gereği ve insanın sosyal statüsü gereği dile getirmediği konuları özgürce ve cesurca sahneye taşır. Her insan kendine dair bir şeyler bulur izlerken. Belleğinin gerine attığı duyguları ve düşünceleri ön plana gelir. Tiyatro insana dair olanı insana sunar. İzleyen insanlarda bazı düşünce duygular belleğinden geri çağrılır ve insanın bazı hisleri ve düşünceleri canlanır. Bu yüzden tiyatrodan çıktığımızda bir şeyler kazandığımızı hissederiz. Ki doğrudur kazandığımız kendimize ve hayata daha farklı bakabilmeyi kazanırız. Tiyatro bu yüzden özgür olmalı. Özgür tiyatronun bize anlatacağı çok şey var.
Sayın Mümtaz İdil üstat Odatv’de “Tiyatro işte bu yüzden büyüktür” başlıklı çok güzel bir yazı kaleme aldı. Bu yazıdan bir paragraf sunuyorum. Geçekten tiyatro hakkında ne yazılır ve söylenirse azdır.
“İşte belki de sırf bu yüzden tiyatro sanatı size bir şey anlatmaz, siz bir şeyler algılarsınız. Bütün sanatlar için geçerli olan bu algı meselesi en çok da tiyatro için geçerlidir. Resim sergisini gezmeye benzer bir anlamda tiyatro, ikinci gidişinizde incelediğiniz aynı tabloyu ilk gördüğünüzden daha farklı algılarsınız. Ne yaparsanız yapın, bu
gerçeği değiştiremezsiniz.
Oysa tiyatro, sinema, konser salonları birer mabed gibidir. Oraya izlemek üzere gittiğinizden o ritüele uymak zorundasınız. Oyuncu kadar çaba göstermekle yükümlüsünüz, yazar kadar sorumluluk almak mecburiyetindesiniz.
Toplu ibadettir tiyatro ve yerine sanal bir dünya koyduğunuzda reddeder, kusar. O yüzden Marvel’in filmleri tiyatrodan nefret eder. Üstün insan mitolojisi yoktur, herkes gerçek gözaltındadır, kahkahalar ve hüzünler ortak dualardır.” Mümtaz İdil,Odatv,05.10.2013
İzlediğim tiyatro oyunu Araf Ne Taraf komedi tarzında, cennet ve cehenneme gitmek için sırasını bekleyenlerin durumunu anlatan bir oyun. Keyifle izleyeceğiniz oyun bazı şeyleri düşünmenize de yarayacaktır. Hayatta faklılıkları ve çelişkileri görebileceğimiz bir hikâye. İki farklı karaktere sahip insan takındığı tavırlar, bize insan davranışları hakkında güzel bir gözlem imkânı sunuyor. Ben ve izleyiciler keyif aldı. Emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum.
Sanata destek olmak, özgür düşünceye destek olmak, toplum adına bedel ödemek zorunda kalan sanatçılara destek olmak için yani kendi özgürlüklerimiz için tiyatroya gidin derim. Sanata destek de bir eylemdir. Ve eylemlerin en güzelidir. Haydi, Tiyatroya Sezon Açıldı. Haber Verin Bütün Arkadaşlara.
Nasuh Bektaş