loading
close
SON DAKİKALAR

Birleşik Kamu İş'ten Ali Erbaş'a tepki: Atatürk’e dil uzatma hadsizliği göstermesi kabul edilemez, derhal görevden alınmalıdır

Birleşik Kamu İş'ten Ali Erbaş'a tepki: Atatürk’e dil uzatma hadsizliği göstermesi kabul edilemez, derhal görevden alınmalıdır
Tarih: 25.07.2020 - 13:25
Kategori: Sendika

Birleşik Kamu İş Konfederasyonu, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın Ayasofya'nın ibadete açılması kararının ardından dün ilk kez kılınan cuma namazında okuduğu hutbede kullandığı ifadelere tepki gösteren bir açıklama yayınladı.

Ayasofya’nın tartışmalar eşliğinde 86 yıl sonra camiye dönüştürülmesinin ardından ilk cuma namazı ddün kılındı. Cuma hutbesini Diyanet işleri Başkanı Erbaş okudu. Erbaş'ın Türkiye Cumhuriyeti'nin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün de imzası bulunan, Ayasofya'nın müzeye dönüştürülmesine ilişkin 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararına göndermede bulunarak söylediği "Fatih Sultan Mehmet Han burayı kıyamete kadar cami olarak kalması için vakfetmiştir. Vakfedileni çiğneyen lanete uğrar" sözleri tepki çekti. 

Erbaş'ın sözlerine Birleşik Kamu İş Konfederasyonu'ndan tepki geldi. Birleşik kamu İş'ten yapılan açıklamada, "Ayasofya'nın ibadete açılması bahanesiyle Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e dil uzatılmasını ve ona saygısızlık yapılmasını kınıyoruz. Ali Erbaş’ın sözlerini iade ediyoruz" denildi.

Birleşik Kamu İş'in açıklaması şöyle:
"Ülkemizin tarihinde Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti’ne bıraktığı miras tartışmasızdır.

Ayasofya'nın ibadete açılması bahanesiyle Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e dil uzatılmasını ve ona saygısızlık yapılmasını kınıyoruz. Ali Erbaş’ın sözlerini iade ediyoruz.

Cuma hutbesini okurken minbere elinde fetih sembolü olan kılıçla çıkan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Atatürk’ün imzaladığı 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararına göndermede bulunarak, “Fatih Sultan Mehmet Han burayı kıyamete kadar cami olarak kalması için vakfetmiştir. Vakfedileni çiğneyen lanete uğrar” sözleri akılla ve tarihi gerçeklerle açıklanamaz.  Bu alçakça saldırıların yanı sıra; laik, demokratik ve çağdaş anayasal düzenimizi ve devlet yapımızı değiştirmek ve hatta geriye götürmek için her türlü açılış fırsat bilinmektedir. Cumhuriyetimizin kurucusu, bağımsızlığımızın mimarı Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’e karşı yapılan bu saygısızlık affedilecek bir davranış değildir.

Türkiye Cumhuriyeti ve kurucu kadrolarına ilişkin düşmanca ifadeler ve Ayasofya etrafındaki bir grubun tekbir eşliğinde hilafet istemesi olayın vahametini açıkça ortaya koymaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti’ni simgeleyen yapılar, kurumlar, kahramanlar, değerler nerdeyse her gün kasıtlı olarak yok sayılmaktadır.  AKP iktidarı; siyasi, ekonomik ve toplumsal çıkmazlarını siyasi propagandaya dönüştürmenin ilerisine taşımıştır.  AKP’nin Genel Başkanı ve “devletin başı” sıfatıyla Ayasofya’da namaz kılarken dışarıda hilafet çağrıları yapılmıştır.

AKP iktidarına ve gerici çevrelere bir kez daha hatırlatıyoruz;

Türkiye Cumhuriyeti kuruluşunun 100’üncü yılına yaklaşılmaktadır. Ülkemizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’tür ve kurucu değerleri ve ilkeleri bellidir. 24 Temmuz 1923’te Lozan Anlaşmasıyla bağımsızlığımıza kavuştuğumuz gibi 29 Ekim 1923’te de Cumhuriyetin ilanı ile bağımsızlığımız perçinlenmiştir. Kuruluşundan bu yana Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm kurumları ve kuralları, dine, etnisiteye göre değil, laiklik ilkesine göre şekillendirilmiştir. Büyük Önderin fikirleri Türkiye Cumhuriyeti’nin de temel değerlerini oluşturmaktadır.

FETÖ'nün Kültürlerarası Diyalog Platformu'nun yönetim kurulu üyesi olan, FETÖ'nün Abant Toplantıları'nın müdavimleri arasında yer alan, FETÖ'nün kapatılan Kimse Yok Mu Derneği'nin etkinliklerinde vitrine çıkan, onlar için "gönül erleri" diyen bu zatın Atatürk’e dil uzatma hadsizliği göstermesi kabul edilemez. Derhal görevden alınmalıdır."

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları