CHP Sözcüsü Öztrak: Bu iktidar artık ülkeyi yönetmeye muktedir değildir

Öztrak'ın açıklamaları şöyle:
"-Bir memleket ya ilimle ya zulümle yönetilir. Sarayın kibirlisi ve bekçisinde ilim yok. Halk TV'ye, TELE1 'e karartma uyguluyorlar. Oday TV'yi kapatıyorlar. 

-Saray hükümeti milletin seçtiğini hukuksuz şekilde görevden alıp kayyum atıyorlar. Enis Berberoğlu hakkında AYM'nin gerekçeli kararı yayayınladı. Siyasi faaliyette bulunma hakkının engelliğini, hakkının gasp edildiğini teyit etti. Anyasaya aykırı olduğu baştan belli olduğu belli kararı mecliste okutan anayasa profesörü Meclis Başkanı ne yapacak göreceğiz. Sarayın atama içişleri bakanı, kibirlisi ne hak biliyorlar ne hukuk. Yüksek mahkeme başkanını açık açık tehdit ediyorlar. 

-Lafa gelince Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın diyorlar. Ama bugün 5 milyon gence iş bulamıyorlar.

-İşsizliği çözme makmındakiler 'acıyı bal eyleyin, yoklukta sabreyleyin' diye tavsiye veriyorlar. İktidarın görevi sabır dilemek değildir. Artık bu iktidar ülkeyi yönetmeye muktedir değildir.  

Yetkiyi verin göreceksiniz diyerek göreve geldiler. Bugün dolar 8 TL, avro 10 liraya dayandı. 

-OVP'nin ömrü 10 gün bile dayanamadı. Paramızın reel değeri 2 kez dibe vurdu. Böylesi beceriksizlikle karşılaşmamıştık. Damat döviz kuru beni ilgilendirmiyor, dedi. Ehliyetsiz ellerde zulüm, milletin üstüne zam yağmuru olup yağıyor. Damat bakmasa bile iğneden ipliğe her şey dövize bakıyor. 

-İktidara geldiğimizde haraca dönüşen haksız vergilerin hepsini indireceğiz. 

-Araç muayenesi bile haraç kesmeye dönmüş. Araç muayenesi için 340 lira alınır mı?  Yüzde 5,75 zam yaptılar ay başında elektriğe. 2019'da 15,5 milyon yurttaşımız ben evimi sırtmakta sorlanıyrum diyordu, zamdan sonra bu artacak. Vatandaş, peynirin, ucuz yağın yanına bile yaklaşamıyor. 

-Saray oynanmış verilerle emekliye, işçiye daha düşük zam veriyor. 

-7 Ekim 2020 tarihli bir yazı yazılmış. Hazine ve Maliye Bakanlığı'na ait. Bakan yardımcısı Osman Dinçbaş imzalı. Üniversite hastanelerine daha önce tıbbi medikal satan firmalar birikmiş alacaklarını alamamışlar. Almak istiyorlarsa alacaklarının bir kısmından feragat edecekler. Daha önce açtıkları davalardan vazgeçecekler yoksa Hazine'den para alamayacaklar. Hazine parayı iki taksitte ödüyor. Devlet borçlarını ödemezse milletin tamamını nasıl etkiler? Dolarla garanti verdiğiniz yandaşlarınıza bu yazıdan gönderdiniz mi? Yıllarca bol bol yediler, borç parayla saray yaptılar, paraları betona gömdüler. Ekonomiyi kötü günlere hazırlayacak yatırımları yapmadılar. En köklü sanayiciler bile yap satçı müteahhit olmaya soyundu.

-Bunlar borça almak için Körfez emirlerinin ayağına gidiyorlar.

-39 ülke BM'ye Çin'in Uygur Türkleri'ne baskısını solandırma çağrısı yaptı. Bunların arasında Türkiye yok. Sarayın bekçisi neden sessiz? Çin'den 3-5 kuruş para gelecek diye dillerini yuttular. 

Barış Pınarı Harekatının yıl dönümü. Şehit askerlerimizi minnetle anıyoruz. Hedeflerine ulaşmadan harekatı neden yarıda kestiler?

 -Becerksizliği saklamak için dış güçler edebiyatı yapan Erdoğan'dı. Sarayın kibirlisi milletten özür dilemelidir.

-Saray 2020 için borçlanma yetkisini 2 katına çıkarmaya hazırlanıyor. 420 milyarlık borçlanma yetkisini almıştı, 8 ayda aştı sınırı. 240 milyarlık net borçlanma yaptı. 329 milyara kadar borçlanmak istiyor saray. 239 milyardı bütçe açığı hedefi. Borçlanma limiti nerede kullanılacak?  Ek bütçe getirmeden borçlanma limitini artırmak nasıl bir maskaralıktır.  

66 kuruşluk kur artışında şirketler 107 miyar liralık kur zararı yazdılar. Damat bey bundan endişelenmiyor. 

-Sayıştay denetçileri kurumlar hakkında raporları yazıyor. RTÜK sayıştay raporu yapan medya kuruluşlarına göz dağı veriyor. Yurt dışı gezilerini görünmesin diye herhalde. RTÜK ve RTÜK'ün başındakiler kendinize gelin. Sayıştay millet adına sizleri denetliyor. Sayıştay denetçilerinin raporlara yazıdığı her usulsüzlük medyaya yansır. 

-Kamu özel işbirliği diyerek hastanaelere, köprülere ne kadar ödeme yapılacak göremeyeceğiz. Bu mali saydamlığın bitirilmesi demek. Bu TBMM'nin bütçe yapma hakkının gaspı oluyor. 

-Biz bilimle ve istişareyle devleti yönetmeye talibiz. Herkes malından, canından emin oalrak huzur içinde yaşayacak. Hukuku üstün kılacağız, hesap vermekten korkmayacağız.  Siyasi Ahlak Yasası'nı çıkaracağız. Stratejik Palanlama Teşkilatını kuracağız. Dış politkamız yurtta sulh chanda sulh olarak yürütülecek. Haklarımızı sonuna kadar koruyacağız. Türkiye bölgesinde barışın ve kalkınmanın lokomotifi oalcak. 

-Zalimin zulmü varsa milletimizin de feraseti var. Milletimiz sandıkta bunlara yerlerini gösterecek. 

-(Berberoğlu kararının gerekçesi) AYM'nin hak gaspı kararı Resmi Gazete'de yayımlandı. Yapılması gereken alt mahkemenin kararın gereğini yapması. Meclis başkanını gerkeli adımları atması lazım. 

-Dolar ne zaman TL karşısında rekor kırmaya başlasa Erdoğan apar topar soluğu Katar'da alıyor. Erdoğan, bu can bu tende kaldıkça alamazsınız dediği Rahip Brunson'ı Trump istedi diye Beyaz Saray'a gönderdi mi, gönderdi. Kendisine aptal olma diye mektup yazan Trump'ın mektubunu Beyaz Saray'da yüzüne çarpabildi mi, yapamadı. 36 askerimiz şehit olduktan sonra Putin'in kapısında ayakta bekledi mi, beklemedi mi? Borç alan emir alıyor. Bu manzarayı büyük bir sıkıntıyla izlemek zorunda kalıyoruz.

-(Baroların kongrelerinin yasaklanması) Bu hukuksuzluktur. Pandemiyi gerekçe gösteriyorsunuz ama kendi partinizin il kongrelerini ara vermeden yapıyorsunuz. Erdoğan milletin kafasına miting meydanlarında çay atarken bulaşmayan Covid, barolar kongrelerini yaparken bulaşıyor. Bu çifte kriterdir. Bunu kabul etmek mümkün değildir. 

Paralel baro kurmak istediler baktılar kazın ayağı öyle değil. Oyun devam ederken müdahale etmeye kalktılar. İstanbul'da bunu denediler ama hala ders almamışlar.

-(Kılıçdaroğlu'nun seçime gidiş konuşulmalı' sözü) Ülkenin savrulduğu her gün ortaya çıkıyor. Biz de bu ülkeyi çok da iyi yönetiriz, diyoruz. 

-Seçim öncesine kadar beklenerek Maraş'ın açılması ilgin. Açılmasında geç kalınmıştır bize göre."