CHP'den faiz lobisi için komisyon önerisi

CHP Gaziantep Milletvekili Dr. Mehmet Şeker'in, faiz lobisinin araştırılması amacıyla komisyon kurulması için önerge verdi...

Üretim yerine yabancı sermaye kaynaklı sıcak para girişine bağlanan Türkiye ekonomisinde cari açığın yükselmesi, borsanın düşmesi gibi durumlar iktidar partisi mensupları tarafından kim oldukları, nasıl bir yöntem izledikleri bilinmeyen “faiz lobisi”ne mal edilmektedir.

Ekonomik göstergelerin iyi olduğu dönemlerde Türkiye’yi “güvenli liman”, “sağlam, güçlü ekonomi” “dünyanın tercih ettiği ülke” olarak tesis ettiklerini ifade ederek başarıyı üstelenen Başbakan ve kurmayları, tersi durumlarda ise başarısızlığın “faiz lobisinin” çalışmalarından kaynaklandığını ileri sürmektedirler.

2011 yılında özellikle Avrupa ülkelerinde baş gösteren ekonomik kriz ve yansımaları ile ilgili açıklama yapan Ekonomi Bakanı “… Bize söylenenler, Türkiye'nin kanını emmeye çalışanların ve faiz lobisinin tezgâhıdır. Türkiye büyüyor, enflasyon da düşüyor. Şimdi bu faiz lobisi Merkez Bankasına baskı yaparak, faizleri artırmayı ve bu şekilde Türkiye'nin büyümesini önlemeye çalışıyor akılları sıra…” demiştir. 2012 yılında cari açıkta meydana gelen artışla ilgili açıklama yapan Başbakan “Faiz lobisine karşı da gerekli köşeli, sert çıkışları yapacağız. Çünkü biz faiz lobisini bu kadar rahat çalıştıramayız. Faiz lobisi ne kadar acımasız çalışırsa bu ülkede tüketici durumunda olan vatandaşımızın harcamadaki imkânları, satın alma gücü de o kadar azalacaktır” ifadelerini kullanmıştır. Başbakan’ın Gezi Parkı olaylarıyla ilgili son derece sert değerlendirmelerde bulunmasının ardından borsada meydana gelen düşüş önce "Borsa iner çıkar, her zaman istikrarlı çizgi takip etmez" sözleriyle değerlendirilmiş, sonradan ise “… Faiz lobisi kendine çeki düzen ver. Faiz lobisi yıllarca benim milletimin alın terini sömürdü. Bundan sonra sömüremeyeceksin. Olay sadece bu lobiyi oluşturan bir banka, iki banka değil, kim varsa hepsi için söylüyorum; siz ki bize karşı böyle bir mücadele başlattınız, bunun bedelini ağır ödeyeceksiniz” açıklamasında bulunulmuştur.

Bu açıklamalardan anlaşıldığı üzere, kimlerden oluştukları Başbakan ve kurmayları dışında kimse tarafından bilinmeyen bir lobi, Türkiye’nin büyümesini engellemeye çalışmakta, halk eylemlerini organize edebilmekte, faiz yoluyla Türkiye’nin birikimlerini tasarruflarını ele geçirmektedirler.

Bu iddialarla birlikte kamuoyunda “fazi lobisi”nin bankalar mı, şirketler mi, yabancı veya yerli tasarruf sahipleri mi olduğuna ilişkin bir tartışma gündemi meşgul etmekte, söz konusu lobinin Türkiye’den ne kadarlık bir kâr elde ettiğine ilişkin hesaplamalar yapılmaktadır. Birkaç gün süren bu tartışmalar bir sonuca ulaşamamakta ve yeni bir faiz lobisi iddiası gündeme gelen kadar da rafa kaldırılmaktadır.

“Faiz lobisine” yönelik iddia ve ithamların muğlaklığı, bu tanımın ekonominin iyi gitmediği dönemlerde kullanılan popülist siyasi bir söylemden mi ibaret olduğu, yoksa Türkiye’nin aslında bahsedildiği kadar sağlam bir ekonomiye sahip olmadığı ve kolaylık manipüle edilebilen, küçük olaylarda bile sarsıntı geçirebilen kırılgan bir yapıya mı sahip olduğu konusunda da kafa karışıklığı ve tereddüt yaratmaktadır.
Yukarıda bahsedilen nedenlerle; Başbakan ve kurmaylarının “faiz lobisine” yönelik iddialarının araştırılması, söz konusu lobinin kimlerden oluştuğunun, şimdiye kadar hangi eylemlerde bulunduklarının, bugüne kadarki edinimlerinin tespit edilmesi ve gerekli tedbirlerin alınması amacıyla Anayasanın 98, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri gereğince bir Meclis Araştırması açılması hususunda gereğini saygılarımızla arz ederiz.