loading
close
SON DAKİKALAR

CHP'li Sarıbal: Tarım Bakanının, toprakların ekilmesi için Sudan'a değil, kafasını çevirip etrafına bakması lazım

CHP'li Sarıbal: Tarım Bakanının, toprakların ekilmesi için Sudan'a değil, kafasını çevirip etrafına bakması lazım
Tarih: 18.09.2018 - 12:05
Kategori: Gündem

CHP Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal hükümetin tarım politikalarını eleştiren bir basın açıklaması yaptı. Sarıbal, Tarım Bakanlığı'nın Sudan'da tarım arazisi kiralamasına tepki göstererek "Bakanın topraklarının ekilmesi için Sudan'a değil başını çevirip etrafına bakması lazım" dedi. ...

CHP Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal CHP Genel Merkezi'nde yaptığı basın toplantısında hükümetin tarımı politikalarına tepki göstererek iktidarın mazotun tohumun desteklemesi gerekteğini söyledi. Üreticinin desteklenmeden tarım ekiminin zor olduğunu belirten Sarıbal Türkiye'nin ilerde gıda krizi ile karşılacağını gelecekte de Türkiye'yi hammede krizinin beklediğini söyledi.  

Sarıbal'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

32 milyon dönüm arazi ekilmiyor, üretimden vazgeçildi. Tamamen AKP'nin kötü politikaları nedeniyle.... Mazot 2002'de geldiklerinde 1 liraydı. Gübre 5 kat arttı. Tarım ilacının fiyatı 5-6 kat arttı. Bugün Türkiye dünyanın en ucuz emtia üreten ülkesi. Un, yem ihracatı durduruldu. 

Kurban Bayramı'nda 16 yıldır ilk defa satılamayan hayvanları satın alıyoruz dendi. 16 yıldır neden yapmadınız?

Bizim hayvanlar döviz krizi nedeniyle daha ucuz hale geldiği için hayvanları üreticilerden aldılar.

Şarbon bir bakteri, bizim ülkemizde de  var. Yüzde 99'lara kadar kontrol edilebilen bir hastalıktı. Bakanlık şarbon tespit etti. Şarbonun lokal olduğu düşünüldü. Şimdi ülkenin her tarafında şarbon hikayeleri ortaya çıktı.

Hastanelere yasak getirildi. İktidarın yaptığı tek şey yasaklama. Şarbon dünyada en rahat kontrol edilebilir hayvan hastalığıdır. Ama ne yazık ki Türkiye'de bir tehlike durumunda. Gerçekleri bizimle paylaşmıyorlar.

Üretim güvenliği açısından Sudan'a gidip tarım yapacaklarını açıkladılar. Gıda güvenliği yok. Bir ülke düşünün 32 milyon dönüm arazisini ekime dikime açmıyor. Gidip Sudan'da 7 milyon 805 bin dönüm arazi kiralayarak arz güvenliği sağlayacaklar. Aklımızla alay ediyorlar.

Tarım Bakanlığı 900 kişiye eğitim verecek. 300 kişisi Türkiye vatandaşı 600 kişi de Suriyeli vatandaş olacak.  Bizim mülteci programımızın olmadığını biliyoruz. 2002'de yüzde 35 olan tarımda çalışan sayısı 2017'de yüzde 19. Bu oran  daha da düşecek.

Çoban, tarımda çalışan insan bulamıyoruz. Ama biz köyde çalışsın diye Suriyelilere eğitim veriyoruz. Devlet, Suriyelileri ucuz emek gücü olarak kullanmak istediğini açıkça söylüyor. Bu ülkeyi ucuz emek gücünün olduğu 2. Çin'e çevirdiler. Ucuz emek alanı olarak Suriyelileri ikame ediyolar. Bu ne demektir, emek açığımızı dibine kadar sömürmek için dışarıdan işçi getirecekler. 

2002'den bu yana 199 milyar dolar tarımsal ithalat yapıldı. Bu topraklarda ne üretilmez. İthalat üzerinden yandaşlarını zenginleştiren bir modelle karşı karşıyayız.

Petrolden sonra en fazla ithalat kalemi yağlı tohumlardır. İhracata ithalatın oranı 6'da bir.

Hazine'ye ait arazileri satacaklarını söylediler. 3 milyon 400 bin dönüm arazi atıl diyorlar. Bakan "bunlar atıl, bunları işleteceğiz, sanayicinin önünü açağız" diyor. Meralar 14 milyon hektara düşmüş. Meraların büyük kısmı kaderine terk edilmiş. Hayvancılığa 7 milyar dolar ödemişiz.  Meralarımızı herhalde yeniden sanayiye açacağız.  Öyle görünüyor. Kirli kokular geliyor. 

Sonuç 

15 milyon hektar tarla üretim alanı var. Mazotun, tohumun desteklenmeden ekilebilmesi zor görünüyor. Üretici gübe atmayacağız diyor. Bu gıda krizidir. Ama gelecekte de bizi hammadde krizi bekliyor. Mutfak yanıyor. Tarım Bakanı'nın toprakların ekilmesi için Sudan'a değil başını çevirip etrafına bakması lazım. Tohuma, mazota acil destek.... Desteklemeler ciddi yapılmalı.

Taban fiyatın gelecek sene ne olacağını söyleyeceksin. Alım garantisi vereceksin. Bunları yapmazsak ekin yapılamaz ekim daha da az olacak. Bu ülkeyi bu duruma düşürenler biz sorumluyuz demeliler. Artık pazardaki halk uyumuyor. Fiyatlar uçuyor. Sorunu yaratanlar  sorunu çözemezler.

Bu kriz siyasal aynı zamanda yönetsel krizdir.

 

Kaynak : Vişne Haber Ajansı

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları