Dünya barışı için İran'dan bisikletle İngiltere'ye gidiyor

İran'ın Miyaneh şehrinden başlayan bisiklet yolculuğunda Türkiye'ye gelen İranlı Hossein Ghavadaghi, dünya barışı için bisikleti ile İngiltere'ye gideceğini söyledi...

Samsun'a ulaşan 40 yaşındaki Ghavadaghi, AA muhabirine, İran'da öğretmen olarak görev yaptığını, Mynmar'da yaşanan insanlık dramının ve bölgede yaşanan şiddet olaylarının kendisini çok üzdüğünü dünya barışı için bir ay önce bisikleti ile yola koyulduğunu söyledi.

Azerbaycan ve Gürcistan üzerinden Türkiye'ye geldiğini anlatan Ghavadaghi, son beş yıldır yaz aylarında dünya barışı için bisiklet yolculuğu yaptığını ve her yıl kendisine farklı hedefler belirlediğini bu yıl da İngiltere'ye ulaşmak için yolda olduğunu anlattı.

Geçtiği büyük şehirlere '''beyaz ip'' bırakıyor

Bisikletinin arkasına yerleştirdiği makara sistemi ile gittiği ülkelerin büyük şehirlerinde yollara beyaz ip bıraktığını söyleyen Ghavadaghi, beyazın barışı simgelediğini ve amacının dünya barışına dikkat çekmek olduğunu vurguladı.

''Şu ana kadar Azerbaycan'da Bakü, Gürcistan'da Tiflis, İran'da Tahran'a beyaz ip bıraktım. Türkiye'de ise Ankara'ya bu ipi bırakacağım. Gittiğim Avrupa ülkelerinin büyük şehirlerinde de bunu yapacağım. Her yerde dostluk olsun diye bu ipi büyük şehirlerde bırakıyorum. Dünyada muharebe olmazsa, cenk olmazsa, davalar olmazsa, insanlık emniyette olur. Tarihi dikkatlice incelediğinizde göreceksiniz ki Müslümanlar savaşa karşı insanlardır. Myanmar'da yaşananlar çok kötü. Hristiyan, Müslüman ya da Budist hangi dinden olursa olsun birbiriyle yoldaş olsunlar. Kan dökülmesin. Kan dökmek insanın şerefine yakışmaz.''

İki ayda 8 bin kilometre bisiklet yolculuğu 

Şu ana kadar 2 bin 500 kilometre yol katettiğini ve iki ayda 8 bin kilometre bisiklet yolculuğu yapacağını belirten Ghavadaghi, bisikleti tercih etmesinin nedenini şöyle şöyle anlattı:

''Bisiklet yolculuğu bir vesiledir, gittiğim yerlerde insanları ve ülkeleri görüyorum. Her gittiğim yerde ihtiram ve izzet görüyorum ancak araba veya motosikletle yola çıksaydım bu ihtiram ve izzeti göremeyebilirdim, bu nedenle bisikleti seçtim. Özellikle yaşlıları çok seviyorum onlardan çok hoşlanırım çünkü onlar ata yerindeler. Beni gördüklerinde yanıma gelerek kahvelere çay ocaklarına çay içmek için çağırıyorlar. Ben de davetlerini kırmayıp çaylarını içiyorum. Ziyaret ettiğim camilerde imamlar bana tespih hediye ettiler.''

Yanında çadır, el feneri, tuz ve yağ gibi malzemeler taşıdığını söyleyen Ghavadaghi, gittiği yerlerde bazen otel ve camilerde bazen de yanında getirdiği çadırda kaldığını kaydetti.