Dünya, Muntazar El Zeydi’yi 2008’de ABD Başkanı’na attığı ayakkabıyla tanıdı Iraklı gazeteci, Arap Baharı’yla birlikte Erdoğan’dan neden vazgeçtiklerini anlattı...
Dünya, Muntazar El Zeydi’yi 2008’de ABD Başkanı’na attığı ayakkabıyla tanıdı Iraklı gazeteci, Arap Baharı’yla birlikte Erdoğan’dan neden vazgeçtiklerini anlattı
Iraklı gazeteci Muntazar El Zeydi, İstanbul Medya Haber Ajansı’nın davetlisi olarak Türkiye’ye geldi ve Ortadoğu’da yaşananları SÖZCÜ’ye değerlendirdi. İşte o söyleşi…
‘Bölgeden ümidim yok’
“Ortadoğu’da 2008’den sonra deprem oldu. Arap Baharı yaşandı. Değişim oldu ancak iyileşme olmadı. Siyasi, toplumsal ve kişisel anlamda istikrarsızlık oldu. Ben yakın gelecek için Arap dünyası ve bölgeyle ilgili ümitli değilim. Benimse kişisel hayatım değişti, sorumluluklarım çoğaldı. Irak’ta ve bölgedeki gençlere, zalimlere karşı ayaklanmaları ve direnmelerini anlattım.”
‘Mazlumdan yana değil’
“Arap Baharı öncesinde Başbakan Erdoğan’ın fotoğrafları evlerimizdeki duvarlarda asılıydı. Bu süreçte ise o fotoğrafları duvardan indirdik. Filistin’i savunan, mazlumların yanında olan Erdoğan yok! Maalesef belli bir siyasi tavrın yanında. O mücadelenin sembolü, artık Arap halkları arasında yok.”
‘Bize yalan söyledi’
“Tayyip Erdoğan’ın ABD ile yan yana durduğu konusunda bir belirginlik yoktu ilk başlarda. Sonrasında bunu da anladık. Siz bir olay yaşıyorsunuz, sizin düşmanlarınız var. Size geliyor bir kişi, ‘Ben sizin yanınızdayım’ diyor. Sonra o kişi gidiyor düşmanınıza, ‘Siz ne söylerseniz ben onu uygulayacağım’ diyor. Onlara ne söylediğini ilk zamanlar bilmiyoruz, eylemleriyle sonradan anlıyoruz. Erdoğan’ın durumu da aynen böyle. Barzani’yi Türkiye’ye davet etmesinin nedeni de belli: Irak Başbakanı Maliki‘ye karşı cephe açmak.”
‘Doğu kültüründe ayakkabı atmak, aşağılamak demek’
GEORGE W. Bush’a, 16 Aralık 2008’de ayakkabı fırlatıp, “Bu sana veda öpücüğüm köpek” diye haykıran Muntazar El Zeydi (29) tutuklanmıştı. O gün yaşananları şöyle anlattı: “Oraya gazeteci sıfatıyla girmedim. Oraya muhabir arkadaşlarımı gönderdim, kendim de sade vatandaş gibi girdim. Hedefimde Irak’ta olan bitenleri anlatmak vardı. Doğu ülkelerinde düşmanı ne kadar değersizleştirirsen o kadar anlamlıdır. Alçak olduğunu bildirmek için ayakkabıyla vurulur. Değersiz bir insan yaratmaktı amaç!”
Aytunç ERKİN / SÖZCÜ