loading
close
SON DAKİKALAR

Ekrem İmamoğlu: Göreceksiniz biz bu şehri gençlerimizle yöneteceğiz

Ekrem İmamoğlu: Göreceksiniz biz bu şehri gençlerimizle yöneteceğiz
Tarih: 29.06.2019 - 11:58
Kategori: Gündem

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu MEF Üniversitesi mezuniyet töreninde konuştu.

Ekrem İmamoğlu'nun konuşması şöyle:
"Türkiye’nin en büyük sorunu, belki de gerçeklerle yüzleşme sorunu. Popülizm hayatımıza o kadar nüfuz ediyor ki, gerçeklerle yüzleşme fırsatı bulamıyoruz. Gerçeklerle yüzleşmek yerine, saçma sapan konularla toplumun zihnini meşgul ediyoruz. Çocuklarımızı ve gençlerimizi ümitsizleştiriyoruz. Bunu yapanlar koca koca insanlar. Bu ülkenin yöneticileri, bizler, siyasiler… Sorun toplumun kaynağında değil. Yöneticilerin kendilerine çeki düzen vermesi gereken günlerdeyiz. Bunun içinde herkes var. Yöneticiler var, siyasiler var, sayın rektörümüz alınmasın, üniversiteler de var. Üniversiteler, özgür davranabilmeyi, düşünebilmeyi, konuşabilmeyi, herkese kapılarını açabilmeyi, gerektiğinde bu ülkenin yanlış giden konularını herkesin yüzüne vurabilmeyi ve sorgulamayı başarabilse gerçekten ciddi bir adım atmış olacağız.

Toplumumuzun her ferdi, çok cesur olmalı ve bu ülke lehine konuşabilmeli ve asla susmamalı. Susmayan üniversiteleri istiyorum ve diliyorum. Gönlüm ister ki, her üniversitenin kapsından içeri rahatlıkla girebileyim. Benim neyimden korkacaklar ki? Ben de bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım, bu ülkenin bir projesiyim, biliyorsunuz. Ama bu ülkenin bazı kurumları, bizimle buluşmaktan, konuşmaktan imtina ederler. Ne gerekçeleri olabilir? Ben bu ülkenin kıymetli bir devlet üniversitesinin mezunuyum. Bugünden sonra şartlar değişmiş olabilir ama bugünden önce arasam, gitmek istesem tir tir titrerler. Niçin böyle? Kimiz biz? Bizim gençlere moral verebilmemiz lazım. Buluşabilmeyi, tartışabilmeyi, konuşabilmeyi, geleceği anlatabilmeyi başarabilmemiz lazım. Gençlerin özgürlüğünü hiç kimse kısıtlayamaz. Hele hele bu çağda. Benim 7 yaşında kızım var. Evimizin en küçük ferdi. Ben, kızımı zapt edemem, mümkün değil. Kızımda da öyle bir yürek var ki, mangal gibi. Bu yürek, bu memleketin bütün küçük kızlarında, erkeklerinde var. O çocukların önünde kimse duramaz. Yaşananlar, ülke adına çok kıymetli şeyler. Onların özgürlüğünü kısıtlamayı bırakın, onlara nasıl yardımcı olabiliriz, önlerini nasıl açabiliriz, onların her ortamda üretebilmelerini, en özgün halleriyle var olabilmelerini nasıl sağlayabiliriz? Ne yazık ki ülkenin konuları bunlar olamıyor.”Tüm süreci sükunetle takip ederek kime oy verirse versin, her hemşehrimize teşekkür ediyorum. Bu deneyim bizlerin yarınlarına, cumhuriyeti ve demokrasiyi daha güzel günler yaşayacağımıza teminat.

Son 10 yılda yüksek teknolojiye 150 milyar doların üzerinde yurt dışına para ödeyen bir ülkeyiz. En büyük bağımlılığımız yüksek teknoloji. Petrol bizde yok ihtiyacımız var. Ama yüksek teknoloji üretecek pırıl pırıl beyinlere sahibiz. Biz İBB olarak hazırladığımız birçok projeye bazıları 'bu senin konun değil niye yapıyorsun' diye baktı. 16 milyonluk İstanbul dünyanın merkezi. Bu kent bugün yoksullukla işsizlike, mülteci, çevre problemleri, depremle uğraşmamalıydı. Çok fırsat, zaman kaybetmiş olabiliriz ama bugün itibariyle farkındayız, bir gün bile kaybetmeyeceğiz. 

Ülkenin kadrosu yok, ya da tek kadro bizde, diyenler kibirden körleşmiş. Şu salondan da yönetecek kadrolar çıkar. 

Bu kentin insan kaynağı, bu şehir için hazinedir. Bu kaynağın farkında olan bir yöneticinizim. Bu şehrin her anında sizlerden faydalanacağımın sözünü veriyorum. Benim ne popülizmle işim var ne de Pontus’la şunla bunla işim var. Benim, akıl ve bilimle işim var. Bilişim vadilerini sizlerle kuracağız. Esenler dediniz. O büyük alanlar, o rezerv alanlar bu şehir adına kötü kullanıldı. Esenler’le ilgili bir projemiz çakıştığı için söylüyorum. Hem Harem’i hem de Esenler’i şehir dışına taşıyacağımız için, hızlıca Esenler Otogarı’nı, şehrin kalbinde, meto ulaşımı olan, aynı zamanda İstanbul’un en yeşil vadilerinden biri olan alanın hızlıca taşınma ve dönüşmesini yapıp, yüksek teknoloji merkezine dönüştüreceğiz. Sizlerle yapacağız bunu. Bazıların belki işine gelmemiş olabilir. ‘Birilerine peşkeş mi çekiyor’ diyebilirler. Evet, ben bu alanı ve o alanları, akla ve bilime peşkeş çekiyorum.

Bilişim vadileri kuracağız. Bu şehrin çağdaş bir kent olması lazım. Şehirdeki kaliteli yaşam çevreyle, yaşam koşullarıyla güzelleşmesiyle, doğasıyla, kültürüyle, sanatıyla mümkündür. Böyle bir şehir insanlar için caziptir. Her şey var. İlgi, güç birliği, deneyimlerden faydalanmak, ben bilirim, iddiasından uzak... Göreceksiniz biz bu şehri 16 milyon insanlar, gençlerimizle yöneteceğiz. Saraçhane'deki belediye binasını Türkiye'nin en büyük kütüphanesi yapacağız. Ben sizleri gördüğümde kendime çekidüzen veririm. Hiçbir zaman unutmayın gençliğiniz var."

 

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları