loading
close
SON DAKİKALAR

Erdoğan: Teklifimiz, hemen bu gece tüm teröristler silahlarını, malzemeleri bırakıp, tuzakları imha edip güvenli bölgeden dışarı çıksınlar

Erdoğan: Teklifimiz, hemen bu gece tüm teröristler silahlarını, malzemeleri bırakıp, tuzakları imha edip güvenli bölgeden dışarı çıksınlar
Tarih: 16.10.2019 - 12:17
Kategori: Siyaset

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Meclis grup toplantısında konuşuyor.

Erdoğan'ın konuşmadan satır başları şöyle:

"Dün Türk Konseyi 7. zirvesi dolayısıyla Bakü'deydik. İkili konuları ele aldık. Bugüne kadar 2 devlet bir millet derdik. Bugünden sonra 5 devlet 1 millet. Türkmenistanı da kattığımız zaman 6 devlet bir millet olarak bölgede çok daha güçlü yürüyeceğiz dedik.

Meclis gündeminde önemli hazırlıklarımız yasa tasarılarımız var. Yargı rformu başta olmak üzere arkadaşlarımızın bunları titizlikle takip ettiklerini umuyorum. Arkadaşlarımızın Meclis'e katılım yönünden zayıf olduklarını duydum. Bu bizim gibi güçlü bir partiye yakışmıyor.

-Suriye yönetimine çok tavsiyede bulunduk. Horlanan Kürt kardeşlerimize, baskı altındaki Türkmen kardeşlerimize hakaniyetli olmasını söyledik. Baskı, şiddet, zulüm yolu seçildi. 1 milyon masum hayatına mal olan kriz böyle başladı.

(Arap Ligi'ne) Siz kaç Suriyeliyi kabul ettiniz. Suriye'yi Arap Ligi'nden çıkardınız. Kaso ortamın fırsat bilen kimi güçler DEAŞ'ı icat etti. 

AB'nin 3 milyon avro Kızılay'a, AFAD'a gönderdiği para. Verdikleri söz 6 milyon avroydu. 

İslamla uzaktan yakından ilgilisi olmayan bu vahşi örgüt İslam ve Müslümanların en büyük düşmanı ve yüz karasıdır. DEAŞ'ı proje olarak geliştiren, maddi olarak destekleyen, fiilen yönlendiren ülkeler şimdi karşımıza en büyük DEAŞ düşmanı olarak çıkıyor. DEAŞ'ın çöküşünü başlatan biz olduk. 3 bin teröristi etkisiz hale getirerek DEAŞ balonunu söndürdük. DEAŞ'ın elindeki diğer yerleri özgürleştirmeyi teklif etttik, harekat planımız hazırdı. Müttefikler Türkiye yerine PKK-YPG ile hareket etmeyi tercih ettiler. DEAŞ ülkemizde pek çok kimseyi öldürdüğü canlı bomba saldırılarında yanımızda kimseyi bulamadık. Önümüzde iki yol vardı. Ya Avrupa ve Amerika'da bize yazılan role teslim edecek, kasap çıçağına boynumuzu uzatacaktık ya da mücadele edecektik. Türk milletinin mazisinde teslim olma seçeneği asla olmamıştır. Yapmamız gerekeni yaptık, ya istiklala ya ölüm diyerek devletini kurmuş bir millete başka türlüsü zaten yakışmazdı. 

Suriye'de DEAŞ tehdidi ortadan kalktığında karşımızda farklı bir manzara bulduk. Rejim binlerce insanı katlediyordu. Sınırlarımız dibinde terör koridoru oluşturuyordu. Sivil kayıpları konusunda hassasiyeyitle kounşanların sesleri çıkmıyordu. 

Barış Pınarı Harekatı'nı yürütüyoruz. Bazı liderler bizi arıyor harekatı durdurmamız için. Atılan havanlar için, hayatını kaybeden 20 vatandaşımıza baş sağlığı için kimse aramadı. Bunlara güvenmeyin. Bunlar Türk ordusunun bu kadar mesafe alacaklarını beklemiyorlardı. Baktılar ki hesap tersine döndü, aramaya başladılar. 

15 Temmuz darbe girişiminde sırnılı sayoda dostumuzun desteği dışında tamamen yalnız bırakıldık. Terörle mücadelede nasıl yardımcı olabilirz diyen olmadı.

Ey Batı, ey Arap Ligi, bu devran elbet dönecek. Asla böyle bir duruma düşmenizi istemeyiz. Bilin ki yarın siz de aynı sıkıntılarla karşı karşıya kalacaksınız. Etme bulma dünyasıdır. Türkiye bu mücadeleyi Allah'ın izniyle başarıya ulaştırır. O kara gün geldiğinde bakalım siz ne yapacaksınz. Kendinizi güvende sandığınız sırça köşkünüz paramparça olduğunda vatandaşlarınız yakanızda yakanıza yapışınca başa çıkabilecek misiniz?

Teröristler canınızı yakmaya başladığında bu asil millet yanınızda olacaktır. Gelin bu mücadelede Türkiye'nin karşısında değil yanında yer alın. En azından karışmayın. NATO üyesi ülkelere sesleniyorum, PKK-YPG ne zaman NATO üyesi oldular? Silahsa silah, mühimmatsa mühimmat her desteği veriyorlar. Başta Amerika... Tüneller var, 90 km'yi aşkın... Suriye'de. Çimentosu Lafarge'den geliyor. Fransız firması bu. Bunların da hesabını verecekler. Türkiye tarihinin hiçbir döneminde sivil katliamı yapmamıştır, yapmaz. Bize bu ithamı yöneltenlerin geçmişleri sivil katliamlarla dolu. Sayın Macron'a söyledim. Ruanda'da, Cezayir'de yüz binleri katledenler siz değil misiniz, aynaya bak aynaya bak, dedim. Sivil katliamı görmek istiyorsanız Türkiye'nin Suriye'de ayak basmadığı yerlere bakın, Afganistan'a, Yukarı Karabağ'a, Bosna'ya, Kıbrıs'a bakın. Müslümanların sokaklarda taammüden öldürüldüğü Filstin'e bakın.

Bizim terörist olsa bile kimseyi taammüden öldürmek gibi niyetimiz olamaz. Yunus Emre'nin, Mevlana'nın, Hacı Bayram'ın torunları öldürmek için değil yaşatmak için var. 

Teklifimiz, hemen bu gece tüm teröristler silahlarını, malzemeleri bırakıp, tuzakları imha edip belirlediğimiz güvenli bölgeden dışarı çıksınlar. Bu yapıldığında Barış Pınarı Harekatımız sona ermiş olacaktır. 

Dert terör örgütünün bölge saldırılarının devamı ise kimse böyle bir şeye rıza göstermez. Üstü açık, örtülü tehditlere eyvallah etmeyiz. Barış Pınarı Harekatı ile ilgili kimseye söz vermedik. Harekattan önce NATO, ABD, Rusya herkesi bilgilendirdik. Mümbiç'ten Irak sınırına kadar hat boyunca 30-35 km'lik yeri kontrol altına alma hedefine ulaşana kadar hiçbir güç bizi durdurmaz. Bizi ekonomik yaptırımlarla tehdit edenlere 'azdan az gider, çoktan çok gider' diyoruz. Biz Çanakkale'de bir tas çorbayı paylaşan milletin torunlarıyız. Bizde açtığınız her yaranın daha çoğu sizin ekonomizde açılır."

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları