Bakan Tunç’un ihlal kararlarına ilginç yaklaşımı
Çiğdem Toker: Bakan Tunç, “sonradan ihdas edilen kurumlar”ın yeknesaklığı bozduğunu söylerken, Anayasa Mahkemesi’ne verilmiş bireysel başvuru hakkını görüşme yetkisini kastediyor. İyi de Anayasa Mahkemesi bugün kurulmadı ki.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ile Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) bireysel başvurularda verdiği hak ihlali kararlarından bazılarına uyulmamasına dair tartışma, siyasal düzlemde dikkat çekici bir noktaya taşındı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bakanlık bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda “Buna benzer, ileride başka şekilde tartışmalar da çıkacak bu yeknesaklığın bozulması nedeniyle” dedi. Bakan Yılmaz’ın herkes için bağlayıcı olan bu kararlara uyulmamasını mevcut Anayasa’yı gerekçe göstererek “meşru”laştırdığı bu sözleri tutanaklara yansıdı.
Adalet Bakanlığı’nın bütçesi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda 26 Kasım Çarşamba günü görüşüldü. Bütün bakanlıklarda olduğu gibi gün boyu, gece saatlerine kadar süren görüşmelerin sonuna doğru, yine gelenek olduğu üzere Bakan Tunç da zaman darlığı sebebiyle, milletvekillerinin kendisine yönelttiği soruların “bazılarını” seçerek yanıtladı.
“Kendisine Avrupa Konseyinde Türkiye'nin durumunu -Türkiye'ye ihlal prosedürünün başlatılmış olduğunu- uygulanmayan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını sorduğumuzda bize şöyle bir yanıt verdi: ‘Adalet Bakanı geldi mi buraya?’ Bu ifadeyi tutanaklardan okuyorum. Gelmediğini, geleceğini söyledikten sonra bizler, ‘Adalet Bakanımızla konuştunuz mu?’ diye tekrar sordu. Bunun üzerine -şu anda yanımda- Veli Bey de yine ön sırada bulunuyordu, kendisine ‘Adalet Bakanı yapmıyorsa onun yakasına yapışalım, siz görüşünüzü söyleyin.’ dedi ama Sayın Bakan görüşünü söylemedi. Konuşmanın devamında, süresinin sonuna doğru geliyordu, yine milletvekillerimiz uyardılar, İnan Akgün Alp Vekilimiz, Kars Milletvekilimiz ‘Niye uymuyorsunuz?’ diye sorduğunda, Sayın Bakan tekrar ‘Adalet Bakanımız gelecek, Adalet Bakanımız geldiği zaman’ dedi; yine tutanaklardan bunu okuyorum. Efendim, hoş geldiniz.”
Bakan Tunç: Yeknesaklık bozuldu
Bakan Tunç’un “hoş bulduk” demesinin ardından Yunus Emre, AİHM kararlarının uygulanmamasının Türkiye için çok büyük sorun olduğunu vurgulayarak, Bakan Tunç’tan yanıt beklediklerini belirtiyor.
Bakan Tunç da tartışmanın yüksek yargı organları Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay arasında olduğunu hatırlatarak, Anayasa’nın, 153,150,154, 155. maddelerini anıyor. Yani yüksek yargı organlarına ilişkin maddeleri. Anayasa Mahkemesi kararlarının herkesi bağlayacağına dair madde bulunmasına karşın, diğer yanda da Yargıtay’ın adli mercilerden verilen kararların son inceleme mercii olduğuna dair madde yer aldığını belirterek, şöyle konuşuyor:
“Dolayısıyla, sonradan ihdas edilen kurumlar arasında da mahkemeler arasında da tartışmalara neden oldu. Buna benzer, ileride başka şekilde tartışmalar da çıkacak bu yeknesaklığın bozulması nedeniyle. Şimdi burada yeni anayasa ihtiyacını hepimiz söylüyoruz. Tabii, bunun yapılması usulü tamamen bir uzlaşmaya tabii olan bir konu. Mecliste uzlaşma olmadan bir anayasa yapmamız mümkün değil. (…) . Anayasa’nın vesayetçi ruhtan tamamen arındırılabilmesi yeni bir anayasayla mümkün.”
Bakan Tunç, “sonradan ihdas edilen kurumlar”ın yeknesaklığı bozduğunu söylerken, Anayasa Mahkemesi’ne verilmiş bireysel başvuru hakkını görüşme yetkisini kastediyor.
Başka ne tartışmalar çıkacak?
İyi de Anayasa Mahkemesi bugün kurulmadı ki… 1962 yılından bu yana var. Yani AKP’nin iktidara geldiği 2003’te, Anayasa Mahkemesi, 41 yıllık bir yüksek yargı organıydı. 1982 Anayasası ile kurulmadı.
Bakan Tunç’un dolaylı olarak anıp asıl kastettiği, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkı 12 Eylül 2010 referandumu ile getirildi. 2012’de de yürürlüğe girdi. Bundan söz etmiyor Bakan Bey. AKP iktidarının getirdiği bu değişikliği, “yeknesaklığın bozulması” diyerek, sanki başka bir iktidar bozmuş gibi izah ediyor. Dahası, bu mevzuyu da yeni Anayasa’ya bağlıyor. Yargıtay’ın ve ilk derece mahkemesinin AYM kararlarına uymaması meselesinin, yeni Anayasa ile çözümlenebileceği mesajı veriyor.
Bu mesajdan daha ilginç olan ise Adalet Bakanı Tunç’un tutanaklara yansıyan “Buna benzer, ileride başka şekilde tartışmalar da çıkacak bu yeknesaklığın bozulması nedeniyle” cümlesi.
Yüksek yargı organları arasında ileride acaba başka ne tür tartışmalar çıkacak?
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları





