loading
close
SON DAKİKALAR

Türkiye'nin özlemi

Melih Aşık
Tarih: 12.06.2025
Kaynak: Melih Aşık - Milliyet

Melih Aşık; Biraz ötede oturan bir genç kız, garsona döndü, çocuğa bir börek vermesini söyledi. Çocuk böreği aldı, meğer kardeşi de biraz ötede duruyormuş, ona doğru yürüdü, böreği bölüştüler yiye yiye uzaklaştılar.

Tüm Türkiye, çok erken yaşta hayata veda eden CHP’li Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in ardından gözyaşlarını dökerken, bir anlamda da ahlâk sahibi düzgün insanlara olan özlemini haykırdı.

Yaşar Altıntartı, notunda, hepimizin duygularına tercüman oluyor:

- Her kesimden insan, Ferdi Zeyrek’in şahsında, kalbinin temizliği yüzüne yansıyan; tatlı dilli, güleç yüzlü, sevecen politikacılara olan özlemi ortaya koydu.

- Çocukla çocuk, yaşlıyla yaşlı olabilen halk insanlarına, gönül insanlarına olan teveccühünü yansıttı.

- Bağıran çağıran, kabalaşan, hakaret eden tiplerden gına gelmenin haleti ruhiyesi içinde, kibar, efendi ve zarif olan yönetici türüne olan açlığını ifade etti.

-İnsanlar, çalmadan çırpmadan çalışan vatansever kamu görevlilerine olan acil ihtiyacı dile getirdiler.

- Binlerce insanın akıttığı gözyaşları, özlediği yöneticiye olan sevgi ve saygısını ifade etti...

Ağlamak için o kadar çok neden vardı ki…

ALIŞMASIN!

Öğle vakti Bahariye Saray Pastanesi’nde oturuyorum...

Bir küçük kız belirdi...

8 - 9 yaşlarında var ya da yok.

Bir Roman çocuğu...

Masaları dolaşıyor...

- Teyze karnım aç bana bir börek alsana...

Kadın yüzünü çeviriyor...

- Amca bana bir börek alsana…

- Amca gözünün önündeki kızı görmüyor gibi yapıyor...

Neyse ki biraz ötede oturan bir genç kız, garsona döndü, çocuğa bir börek vermesini söyledi...

Çocuk böreği aldı, meğer kardeşi de biraz ötede duruyormuş, ona doğru yürüdü, böreği bölüştüler yiye yiye uzaklaştılar...

Yanımdaki kadınlara kulak misafiri oldum...

Biri kendini hesap vermek zorunda hissetmiş olmalı ki:

- Alışmasınlar şekerim, dedi, parasında değilim ama alışmasınlar...

Öteki destekledi:

- Alışmasınlar dilencilik iyi bir şey değil...

Teyzeler mazereti bulmuştu...

Alışmasınlar...

Peki ne olsunlar?

Hırsız olsunlar!

Sonra sustular...

Önlerindeki dondurmalı keşkülü yemeye devam ettiler...

KÖKLER

Halkını küçümseyen demeyelim de beğenmeyen gençlere Aziz Nesin’in bir süre önce Gerçek Edebiyat Dergisinde yer alan bir mektubunu gönderelim... Aziz Nesin, oğluna gönderdiği bu mektupta diyor ki:

“Büyük çoğunluğuyla Türk halkını hiç sevmiyorum. Kötü, kaba, çirkin, ikiyüzlü, korkak, pis, bilgisiz insanları ne diye seveyim… Hiç sevmiyorum. Onların böyle olmaktaki gerekçeleri, “ama kabahat onların değil ki” sözleri, bana onları sevdirmiyor. Sahteci aydınlar, politikacılar, “halk bilir, halk anlar, benim yüce halkım” diye yalan söylüyorlar. Onlar da sevmiyor, ama çıkarları için seviyor görünmek zorundalar. Ben bu sevmediğim Türkiye halkı için bütün bir yaşamımı ortaya koydum, harcadım. Sevmiyorsam, niçin? Çünkü, ben o halktanım. O insanların sevilecek bir düzeye gelmeleri için, hiç abartmasız canımı bile verebilirim. İnsan, nasıl ana babasını değiştiremezse, halkını da değiştiremez. Sen de bu halkın çocuğusun, bunu hiç unutmamalısın.”

Mektup yurtdışında istikbal arayan gençleri de yakından ilgilendiriyor kuşkusuz...

Onlar da üzerinde düşünmeli...

MESLEK

Gürsel Albayrak, Facebook’ta mesleklere göre yalanları derlemiş...

Adı geçen meslek sahiplerinin de tebessümle okuyacağını düşünerek aşağıya alıyoruz:

Ayakkabıcı: Giydikçe açılır.

Emlakçı: Merkeze 10 dakika.

Öğretmen: Zeki ama çalışmıyor.

Esnaf: Bize gelişi bu.

Memur: Sistem gitti...

Bankacı: Ekran dondu.

İK: Biz sizi ararız.

Berber: Çok yakıştı.

Kargocu: Geldik yoktunuz.

Beyaz eşyacı: Bende de aynısı var.

Dişçi: Zamanla oturur.

Doktor: Sizi çok iyi gördüm.

Avukat: Kesin temyizden döner.

Antrenör: Hakem katletti.

Politikacı: Her şey güzel olacak.

Galerici: Doktordan çok temiz.

Kebapçı: Halis dana eti.

BOLU

Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın Bolu halkına Kurban Bayramı teşekkürü:

“ Bağışlarınız sayesinde Bolu Belediyesi Aşevi’nin 1 yıllık ihtiyacı fazlasıyla karşılanmıştır. Fazla gelen bağışlar, ekonomik durum ve kişi sayılarına göre birer, ikişer ve üçer kilo olmak üzere toplamda 997 kilogram olarak ailelerimize hemen dağıtılmıştır.”

Bayram böyle de kutlanabilir...

NOT: Önümüzdeki dönemde bazı zorunluluklar nedeniyle yazı günlerimizin bazılarını atlamak zorunda kalacağız. Haftada üç yerine bir veya iki gün yazabiliriz. Okurlarımızın affına sığınır, en kısa zamanda normal programa döneceğimizi bildiririz.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları