Günaydın: Görüş açıklamak herkesin haddinedir

24. dönem CHP Milletvekili ve PM üyesi Gökhan Günaydın, Didem Arslan Yılmaz’ın hazırlayıp sunduğu Türkiye’nin Nabzı programına konuk olarak katıldı. Günaydın, Yılmaz'ın Türkiye gündemine dair sorularını yanıtladı.

Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un Afrin Harekatı’na yönelik sözlerini değerlendiren Gökhan Günaydın, Başbuğ’un sözlerinin aslında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik olmadığını söyleyerek, “Bir televizyon programında ekranı ikiye bölüp bir tarafta Afrin operasyonunu diğer tarafta AKP genel başkanının il kongresinde yaptığı konuşmasını vermek açıkça Afrin Harekatı’nı siyasete alet etmektir” dedi.

CHP’li Günaydın, Erdoğan’ın Başbuğ’un açıklamalarına yönelik söyledikleriyle ilgili ise şöyle konuştu: “Siz eski Genelkurmay Başkanına bile ‘onun haddine mi’ derseniz, bu durum ülkede şöyle bir ikim doğurur ve senin ülkenin vatandaşı şöyle düşünür: “Genelkurmay Başkanı böyle azar işitiyorsa benim ne haddime konuşmak.” Bu dilden vazgeçmeliyiz. Görüş açıklamak herkesin haddinedir. Türkiye geneliyle ilgili görüş açıklamak sadece bir devlet adamına bağlı değildir, herkesin görüş açıklama özgürlüğü vardır. ‘Gerekli cevabı alacak’ gibi söylemlerin demokrasilerde yeri yoktur. Hiç kimsenin kendini yargı makamlarının yerine koyarak, insanlara had bildirmek ve yaptırım uygulanacağı mesajını verme hakkı yoktur. Bu ülkede kimsenin gıkını çıkaramayacağı bir iklim yaratırsak, bu iklimden ne ülkenin bütünlüğü ne de ortak geleceğimiz çıkmaz.”

Günaydın, Başbuğ’un söylemlerinin aslında CHP’ye yönelik olduğu iddialarına ise, “’Ülkenin geleceğiyle, bekasıyla ilgili ben konuşmayacağım da kim konuşacak?’ diyenler CHP’nin aynı konuyu konuşmasına sıcak bakmıyorlar. CHP arkanızda mı dizilmeli? Ne kadar doğru söylüyorsunuz mu demeli? CHP bugüne kadar hep ülkenin ortak geleceği için taşın altına elini koymuştur ve gelecek konusundaki kaygısını da paylaşmaktan geri durmamıştır. Eğer CHP sussun ve arkamızda sıralansın deniyorsa; arkanızda sıralanan partiler var ve CHP bunlardan biri olmayacak. CHP onlardan biri olursa memleket yaşanmaz hale gelir” diye konuştu.

Günaydın, “AKP, antiemperyalist bir mücadele yürüttüğünü söylüyor. Antiemperyalist bir mücadele hem akılla hem de öngörüyle verilir. Bu da yetmezse daha sert gücünüzü ortay koyarsınız. Suriye’nin en önemli öncüsü 1 Mart Irak Tezkeresi’ydi. Irak parçalanıyordu. Hep Irak ve Suriye’nin bütünlüğünün önemli olduğunu söyledik. Oradaki bazı iktidarları beğenmeyebilirsin ama sen meseleyi teorik olarak beğenmiyorsan, bunlar antidemokratik diyorsan o zaman Suudi Arabistan ve Katar’la yaptığın işbirliğini açıklayamazsın. 1 Mart’ta, Erdoğan ve Gül’ün öncülüğünde bütün AKP milletvekillerine baskı yapılarak tezkerenin geçirilmesi için büyük bir lobi faaliyeti yapıldı. ABD ile birlikte. Buna direnen parti CHP’ydi. Eğer CHP o tezkerenin geçmemesi için mücadele etmemiş olmasaydı, Irak’ta öldürülmüş 1 milyon insanın kanı bugün bizim elimizde de olacaktı. 1 Mart 2003’te tezkere geçsin diye her türlü baskıyı yapan Erdoğan, bugün antiemperyalistim diyor" dedi.

Günaydın, İncirlik üssünün kapatılmasıyla ilgili olarak da ABD’nin dünya üzerindeki tüm faaliyetlerinin emperyalist faaliyetler olduğunu ifade ederek, ABD üslerinin kapatılması gerektiğini kaydetti.

Günaydın, Didem Arslan Yılmaz’ın “PYD bir terör örgütü müdür?” sorusuna yönelik ise şu yanıtı verdi: “PYD bir terör örgütüdür. PYD’nin başkanı Salih Müslim burada kırmızı halıyla karşılandığında, Müslim başka bir adam mıydı? Hayalleri başka hayaller, politikaları başka politikalar mıydı? O dönem CHP buna karşı çıktığında eleştiriyordunuz. Şimdi koro halinde CHP’yi yurtsever olmamakla suçluyorsunuz.”

Günaydın, CHP’nin ÖSO ile ilgili eleştirilerinin sorulması üzerine de “ÖSO’nun El kaide ve El Nusra’dan ideolojik ve sosyolojik olarak farkını ortaya koymuş olan var mı? ÖSO bulunduğu, doğduğu sosyolojik yapı olarak da bu yapılardan farklı bir yerden doğmamıştır. Nihayetinde de evrileceği yer orasıdır” dedi.