Kılıçdaroğlu: 30 Ağustos, Lozan'a başı dik gitmenin en önemli adımıdır

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kurtuluş Savaşı komutanlarından Albay Reşat Çiğiltepe'nin mezarını ziyaret etti. CHP lideri ziyaret sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle:
"Biz Milli Kurtuluş Savaşını çok zor koşullarda verdik. İnsanlar yaşamlarını ülkenin geleceği için seve seve feda ettiler. Miralay Reşat, Çiğiltepe'yi almakla görevlendirilmişti. Gazi Mustafa Kemal'in talimatı vardı. Çiğiltepe'yi kuşattı, Mustafa Kemal telefon ettiğinde 'Yarım saat içinde Çiğitepe'yi alacağız' dedi. Yarım saat sonra Mustafa Kemal yeniden aradığında Çiğiltepe alınmamıştı. Miralay Reşat yaşamına son verdi. 45 dakika sonra ise Çiğiltepe alınmıştı. Bu gerçekleri acaba devleti yönetenler biliyorlar mı? Milli Kurtuluş Savaşı'nın hangi koşullarda verildiğini biliyorlar mı? Ayağında çarığıyla, kucağında çocuğuyla, omzunda topuyla cepheye silah taşıyan anneleri biliyorlar mı acaba? Devleti yöneten erkan 'Keşke Yunan galip gelseydi' diyenin ayağına gidiyor. Ya tarihi bilmiyorlar ya ülkeye ihanet etmeyi bir tutum olarak toplumun önüne koyuyorlar. Biz bunu kabul etmiyoruz. Biz, Miralay Reşat komutanımızı sevgi ve saygıyla andık.
-30 Ağustos, Lozan'a başı dik gitmenin en önemli adımıdır. Düşmanın Anadolu topraklarından kovulmasıdır, en ağır bedellerin ödenmesidir. Bu tarih için bugün milyonlarca insan hayatını vermeye hazırdır. Milli Kurtuluş Savaşı'nın hangi koşullarda verildiğini bilmeyen bir ekiple karşı karşıyayız.
-İBB tarafından bir Nutuk kitabı basıldı. Bütün bakanlara gönderin, dedim. En azından onu okuyun. Osmanlı nasıl teslim alındı, tablo neydi? Bunlar Sütçü İmam'ın kim olduğunu biliyorlar mı? Cumhuriyet kurulurken okuma yazma oranının yüzde 8 olduğunu, millet mekteplerinin ne zaman kurulduğunu, Köy Enstitüleri'nin neler yaptığını biliyorlar mı? 1940'lı yıllarda Türkiye dünyaya uçak ihraç eden 5 ülkeden birisiydi biliyorlar mı acaba?
-Geldiğimiz nokta ekonomik olarak Türkiye'nin dışarıya teslim edildiği noktadır. Türkiye Cumhuriyeti'ni 21. yüzyılda hala Londra'daki bir avuç tefeciye hizmet eder hale getirilmesinin sorgulamayacak mıyız?
-İşimiz çok. Böyle yasaklarla olmaz. Hepimizin oturup düşünmesi lazım, tarihimizi yeniden okumamız, kavgayı bırakmamız lazım. Türkiye'yi yeniden dünyanın saygın ülkesi haline getirmemiz lazım."