loading
close
SON DAKİKALAR

Kılıçdaroğlu: Ekonomik bağımsızlığımız tehlikede

Kılıçdaroğlu: Ekonomik bağımsızlığımız tehlikede
Tarih: 02.12.2020 - 12:15
Kategori: Siyaset

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Kayseri'de bir araya geldiği muhtarlara hitap etti.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle:
(Türkiye Muhtarlar Derneği Kayseri İl Başkanı Yakup Er'in Sezgin Tanrıkulu'nun bir teröristin cenazesine katılıp PKK bayrağı altında fotoğraf çektirdiği iddiası) Terör bir insanlık suçudur. Kimden ve nereden gelirse gelsin. Düşüncelerimiz, kimliklerimiz, yaşam tarzlarımız farklı olabilir ama hepimizin temel görevi teröre karşı durmaktır.
Sezgin Tanrıkulu'nun katıldığı o cenaze töreni Tahir Elçi'nin cenaze törenidir. Tahir Elçi Diyarbakır'da 'teör istemiyoruz' diyerek yaptığı basın toplatısında öldürülüyor. O törene bütün partilerden katılım yapılıyor. Bir fotoğrafa photopshop yapılıyor terör örgütü bayrağı konuluyor. O tamamen yalandır. Sezgin Tanrıkulu Diyarbakır Baro Başkanıyken teröre karşı durmuştur. Hiçbir teröristin cenaze törenine hiçbir partinin yöntecisinin, üyesinin katılmasını doğru bulmayız. 
 
-21. yy Türkiye'si Londra'daki bir avuç tefeciye gidip para dileniyorsa ben onlara milliyetçi demem. 
1925'te Kayseri'de uçak fabrikasının temeli atıldı. Yumurta satarak şeker fabrikaları kuruldu. Osmanlı'nın borcu son kuruşuna kadar ödendi, kimseye gidilip el avuç açılmadı. 1940'lı yıllarda Türkiye uçak ihraç eden 5 ülkeden birisiydi. Para mı dilendiler? Dilenen insan emir alır. 
Ekonomik bağımsızlığımız şu an tehlikede. 18 yılda tefecilere 187 milyar dolar fazi ödemişseniz hepimizin düşünmesi lazım. Ne oluyor da cumhuriyet tarihinde ödenen faizin kat kat fazlası faiz ödemişiz? Satmadığımız fabrika kalmadı. O paraları da yedik, borç aldık onları da yeik. Yunanistan uluslararası piyasalardan binde 9'la borçlanıyor, Türkiye yüzde 6 ile.Tüyü bitmemiş yetimin hakkını kim koruyacak?
Şehir hastaneleri yapıldı, kaça yaptınız, dedik. Bilen var mı? Havaalanı yaptı, gayet güzel. Kaça yaptın? Parasını biz ödüyoruz. İhale yapıyorsunuz, ihaleyi alan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı. Niye dolarla yapıyorsun? Yarı ihtilaf çıktı diyelin, dava Londra mahkemelerinde görülecek. Niye Türkiye'de görüşlmüyor? Kaçınız bu yanlıştır, böyle bir yönetim olmaz dedi. Yeni bir siyaset anlayışı getirmek istiyorum. Ahlaklı bir siyaset anlayışı... Bu millet kavgadan bıktı. Siz nasıl en saf demokratik yollarla seçiliyorsanız bir milletvekili de aynı yollarla seçilmeli.
(Yakup Er'in Ali Mahir Başarır'ı eleştirmesi) TV'de bir tartışma programı yapıldı. Konu tank palet fabrikası. Değeri 20 milyar dolar. Bu fabrika ordunun. Fabrika Katar ordusuna verildi bilen var mı? Sıfır dolar... Bir dolar, bir kuruş bile almadılar. Kaçınız itiraz etti? Ordunun hakkını, hukukunu, Mustafa Kemal'in ordusunu kim savunacak? Katar tank mı üretiyor, hayır. 2018'de ilk tank verilecekti. 2020'deyiz nerede bu tanklar? Katar 50 milyon dolarlık yatırım yapacak, dediler. Çıktım, 'sözleşmeyi feshet, 50 milyon doları bulup kasaya koymazsam siyaseti bırakacağım, sen de benden kurtulmuş olacaksın' dedim. Ordu için güzel güzel laflar edip arkadan tank palet fabrikasını Katar'a verelim. Bu mudur orduyu sevmek. İki kurum siyasete bulaşmamalı. Birİ Genelkurmay Başkanlığı, diğeri Diyanet İşleri Başkanlığı. 
-Halkın desteğini alıp seçildiniz. Bu insana sorumluluk yükler. Memleket bu haldeyken ben görevimin gereğini dürüst bir insan olarak yerine getirmek zorudayım. Tank palet fabrikasının Katar ordusuna verilmesine sadece ben  mi karşı çıkacağım, siz de karşı çıkmalısınız.
-Büyükelçi olarak atadığınız kişi rüşvet aldıysa ve büyükelçi atadıysanz Türkiye'nin imajı ne olur? Ahlak ve adalet kavramları kardeştir.
-Girişi sadece muhtarlara özgü yapacaktım. Ama muhtarımız konuyu farklı bir alana çektiği için girişi böyle yapmak zorunda kaldım.
-Bu topraklardaki ilk seçim muhtarlık seçimidir. Kimse kalkıp muhtarlara demokrasi dersi veremez.
Muhtarlık seçimi bu kadar derin ve köklüyken siyaset muhtarlara gerekli önemi veriyor mu?
Muhtarlar bir ara aylık almıyordu, her yerde bunu dillendirdim verildi. Ama ben ödenek demedim, aylık dedim. Kim muhtarlara aylık vereceğim, diyorsa gidin oyunuzu ona verin.
82 değişik kanunda 354 maddede muhtar adı geçiyor. Bunları ne ben siz biliyorsunuz. Neden sizin Muhtarlık Kanunuz yok? Kanun teklifi hazırladık, derneklere gönderdik. Geçen dönen Meclis'e getirdik, reddedildi. Yine vereceğim, siz de takip edin.
Oy kullanmaya gider kabine gireriz. Birleşik oy pusulasına oy basarız. Yan tarafta muhtarların olduğu kağıt var. Sizin niye birleşik oy pusulanız yok. 
Neden muhtarlık binanız yok? Muhtarın özel kalemi olması lazım. Belediyelerimizin bir kısmı personel veriyor. 
-Köy tüzel kişiliklerinin yeniden açılması, mallarının iade edilmesi lazım. Köy yine köy ama adına mahalle deyip mallarını aldılar, bu kalkmalı.
-Bütçeniz olmalı. Bulunduğunuz mahallede dairesi olanlar emlak vergisi veriyor belediye. Emlak vergisinin düşük bir miktarı muhtarlığa verilebilir. Kaynak var, yeter ki samimi olun.
Kamu görevinde 27,5 yıl devlette çalıştım. Bu 27,5 yılın çok az bir dönemi hariç Maliye Bakanlığı'nda geçti. Bütçeniz olmalı ama denetim de olmalı. 
-Sosyal yardımlar dağıtılacaksa ihtiyacı olanları en iyi muhtar bilir. Biz Ankara'da oturuyoruz nereden bileceksin Kayseri'deki bir mahalleyi. Muhtar bunları bilir. 
Sosyal yardımları nasıl yapıyoruz. Fakirleri diziyoruz sıraya TV'leri çağırıyoruz yardım ediyoruz. Hani hepimiz dindarız, müslümanız, hani bir elin verdiğini bir el görmeyecekti. Bu yozlaşmayı kim çıkardı?
İzmir Büyükşehir Belediyemiz başlattı, İstanbul da yapıyor, fakir ailelerin çocuklarına süt götürüp bırakıyorlar. 
-Mahallenizle ilgili karar alınır haberiniz olmaz. Neden muhtarın görüşüne başvurulmaz. Mahalleyle ilgili karar alındığında o karar belediye meclisinde görüşülürken muhtar mutlaka toplantıya katılıp, söz ve oy hakkı verilmesi lazım.
-Halk sizi seçti ama muhtarlık bir kamu kurumu değil. Bir proje gelirse mahallenizle ilgili muhtarlıkla protokol olması lazım. 
-Türkiye Muhtarlar Birliği'nin kurulması lazım. 
Siyaset kurumu muhtarlığı gerçek anlamda muhtarlık olarak görmek istiyorsa bu düzenlemeleri apmak zorundadır. Siyasi  görüşleriniz farklı olabilir ama bir konuda ortak hareket etmek zorundasınız. Bu maddeleri oylamaya el kaldırana oy verin. 
Muhtarlık kurumu güçlendikçe demokrasi güçlenecek. Türkiye'de birinci sınıf demokrasi olmalı. Hiçkimseyi düşüncesinden ötürü suçlamamalıyız. Farklı düşündü diye bir insanı hapse atamazsınız. 
 
Temiz, ahlaklı, hesap vermekten korkmayan, harama el uzatmayan bir siyaset inşa etmeliyiz. Hepiniz vergi ödüyorsunuz. ELektrik düğmesine basınca 4 çeşit vergi ödüyorsunuz. Bu kadar vergi nereye gidiyor diye niye sormuyorsunuz? O kadar mal sattık, borç aldık nereye gitti? Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası 1930'de kuruldu. Osmanlı'nın parasını basacak milli bankası yoktu, yabancılar basardı. Vatandaşa dolarla borçlanmak istiyorum' diyor. TL'ye güvenilmediği için. Bankalardaki mevduatın yüzde 56'sı döviz mevduatı. Biz bile kendi paramıza güvenmiyoruz."
 
Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları