loading
close
SON DAKİKALAR

Kılıçdaroğlu'ndan 'Herkesin karnını doyuruyorsunuz yine de oy vermiyorlar' diyen Erdoğan'a: Asıl 80 milyon seni doyuruyor

Kılıçdaroğlu'ndan 'Herkesin karnını doyuruyorsunuz yine de oy vermiyorlar' diyen Erdoğan'a: Asıl 80 milyon seni doyuruyor
Tarih: 21.05.2019 - 13:20
Kategori: Siyaset

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:
"-19 Mayıs'ın 100. yılındayız. Kurtuluş Savaşı'nda en önemli adımın atıldığı tarih. 24 Nisan'da konuşma yapar. Ateşkesten Meclis'in açılmasına kadar geçen süreci anlatır. 19 Mayıs sadece Atatürk'ün Samsun'a çıkışı değil kaderimizi kendi ellerimizle belirlemenin, sömürüye direnmenin, bağımsızlığımızın önündeki engelleri yok edenlerin, esareti, mandacılığı reddeden bir milletin bağımsızlığına sahip çıkmasının tarihidir. 19 Mayıs, 'egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' diyen görkemli yürüyüşün başlangıcıdır. 
100 yıl önce yola çıkıldı. Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırmak gerekiyordu, bunun mücadelesi verildi. Bedeller ödendi. Biz Mustafa Kemal ve arkadaşlarının kurduğu cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırmakla görevliyiz. Bugün ülkemiz, demokrasimiz çağın gerisine düşmüş, ülkemiz tek adam otoriter yönetimiyle yönetiliyor olabilir, bugün ülkemizde temel haklar kısıtlanmış olabilir. Bölen, kutuplaştıran baskıcı siyasetle yara almş olabilir. İktidar sahipleri halkı yoksullukla terbiye etmeyi amaçlayabilir. Fikri hür, irfanı hür gençlerimizle birlikte ülkemizi çağdaş uygarlığa taşıyacağız. 
Bütün baskılara, sarayda oturmalarına, halkı ezmelerine, güçler ayrılığını kaldırmalarına rağmen bize demokrasiyi geri getirme görevi yüklenmiştir. 
-Aramızda TRT çalışanları var. Kamu yayıncılığı TRT ile yapılır. TRT'yi haberleri doğru izlemek isteyen herkes de doğru haber almak ister. TRT'nin kuruluşunda bunlar vardır. TRT bu görevi yaparken kendi yasası var. Anayasa haberler doğru verilecek, diyor. Siyasi partiler yandaşlığını yapmayacak... TRT bu görevini yitirmiş durumda. 15 Temmuz'da darbe girişiminden sonra sarayda bir toplantı yapılmıştı katılmıştım. Bana düşüncem sorulduğunda yargı bağımsızlığını sağlamak zorundayız demiştim. TRT ne durumda biliyor musunuz, dedim. Herkese eşit mesafede olması lazım, hiç olmadı, dedim. 15 Temmuz'dan sonra bizi TRT'ye davet ettiler. Erdoğan 'bu olmaz, yanlış yapmışlar' dedi. 20 Temmuz'da sivil darbe oldu, TRT eski hale geri döndü. Bir gün CHP'nin haberleri doğru dürüst verilmiş değil. Siyasal iktidarın militanı haline getirdiği TRT gerçeğiyle karşı karşıyayız. Haber-Sen örgütlenmiş durumda. İstihdam fazlası personel var, diyorlar. 169 kişinin TRT'den uzaklaştırılması hedefleniyor. AA aracılığıyla TRT'ye 280 kişi alıyorlar. Gönderdiklerinden daha fazlasını gönderiyorlar. Ödüllü sanatçılar var gönderilenler arasında. Muhabirler, kameramanlar, spikerler, yapımcılar var. Ses sanatçısını Tarım Bakanlığı'na gönderiyorsun ne yapacak orada? TRT akıldan yoksun hale gelmiş.  
TRT havuz medyasının da sponsorluğunu yapıyor. TRT'den Sabah grubuna ayrıcalık sağlanıyor. Bir protokol yapılmamış. Bütün imkanlarını havuz medyasına aktarıyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar, ne TV'leri izleniyor ne de gazeteleri okunuyor, bu gerçeği bilin artık. 
Sanatçıları, yayıncıları sürmek aklın alacağı şey değil. 
Bu ayda binlerce ailenin elektriği, doğalgazı, suyu kesilmiştir. Sarayda oturanların bunlardan haberi var mı? Onlar Ramazan sofralarını nasıl kuruyorlar, düşünüyorlar mı acaba?
Çocuğun yatağa aç girmesinin sebedi dış güçler miydi? 15 Temmuz darbe girişiminden sonra çok sayıda şehidimiz vardı. Oturdular vakıf kurulacak diye kararname yazdılar. 300 trilyondan fazla para toplandı. 24 Aralık 2017'de söz verdiler.13 Mayıs 2019'da cevap veriyorlar birisi soruyor. Henüz kurulmadı, denildi. Hani tek adam rejiminde her şey hızlı olacaktı? Şehit yakınlarının paralarına bile göz diktiniz. Karşımızda devasa bir işsizlik var. Yaratan da mı dış  güçler? Damadı getirip ekonominin başına getirdiler. Ekonominin ne olduğunu sorsan cebindeki doları gösterir. Açıklama yapıyor, TOBB'da istihdam seferberliği düzenlemişler. TOBB da iktidarın yan kuruluşu. Esnaf kepenk kapatmış ses çıkarmıyorsun. 2,5 milyon kişiye yeni istihdam alanı yaratacaklardı ne oldu? Son bir yılda 1 milyon 376 bin kişi işsiz kaldı. Bu da ekonomiyi düzelteceğim, diye. Böyle düzeltirsin dış politikadaki gibi. Bunlar yönetemiyorlar. Geniş tanımlı işsizliğe baktığınızda 8 milyon 475 bin kişi işsiz. Sarayın, damadın haberleri var mı? İşsizlerin sorunlarını, ruh halini anlamak kolay değil. İşsiz bir kişinin akşam eve ekmek götürememesi ne demektir? Çaresizlik içinde kendisini yakan işsizler var. Haberlerde görüyoruz ve bir süre sonra unutuyoruz. Bir insan kendisini niye yakar? 
29 Ocak 201'de bir kişi geçinemiyorum, dedi kendisini yaktı. 4 Şubat 2018'de bir yurttaş kendisini yakmaya çalıştı.
Antalya'da bir yurttaş kendisini yakmaya çalıştı. Engelli kadroların da bir kısmı boş. 25 Ocak 2019'da işten atılan bir kişi kendisini yakmak istedi. 21 Şubat 2019 Tekirdağ'da 34 yaşındaki bir kişi kendisini tavana astı not bıraktı. 'İşsizlikten bunaldım' diyor. 16 Mayıs 2019'da Gaziantep'te bir hükümlü iş bulamıyor kendisini yakıyor, 4 gün yoğun bakımda kalıyor ve hayatını kaybediyor. 
İktidar sahipleri ne düşünüyor acaba? İşsizlik sokağa çıkmamaktır, umutsuzluktur. İşsizlik geleceğini yurt dışında aramaktır. İşsizlik geçimsizliktir. İşsizlik bütün toplumsal değerlerin yıpranmasıdır. 
Erdoğan 20 Şubat 2018'de 'yakında ülkemiz işsizlik değil çalışacak eleman bulma sorunu yaşayacak' diyor. Ne zeka ne öngörü ama. Bunlar memleketi yönetiyorlar. Bunlarda kapasite, yönetecek vicdan yok. 2 Mart 2019'da 'İşsizliği dillerine doladılar. Biz cumhuriyet tarihinin istihdam rekorunu kırdık' diyor. İşsizin derdini dile getirmeyeceğiz de sarayı mı anlatacağız. İşsizlik, ekonomi sorununu bunlar çözemezler. Çözmeleri için bilgi, birikim, deneyim, istişare, liyakat, planlama lazım. Çözmeleri için dünya ekonomisini, siyasetini iyi okumaları lazım. Bunları yapmıyorlar. İşsizlik niçin patladı? Türkiye'yi üretimden kopardılar. Üretimden kopardınız, gittiniz Londra'dakli bir avuç tefeciden para dilendiniz. Bitlis'teki sigara fabrikasını bile kapattılar. Bütün fabrikaları kapattılar.  
Çiftçi de perişan. Binlerce çiftçi üretmiyor. Büyük kentlerin varoşlarına gidiyor. Sorunu nasıl çözeceklerini de bilmiyorlar. Ekonomide çözülmeyecek sorun yoktur. Bunlar çözemezler, istişare yapmıyorlar. Rahmetli Ecevit bir karanameyle Ekonomik ve Sosyal Konsey'i kurmuştu. 3 ayda bir toğplanması lazım. En son 5 Şubat 2009'da toplanmıştı. 10 yıldır toplanmıyor. Yan yana gelseler izlenen politikanın yanlışlığını anlatacaklar, beyefendi eleştiriye tahammül edemiyor.
Ülkenin kalkınma planı yok. 
TÜSİAD da uyarı yaptı. Binlerce esnaf kepenk kapatırken TOBB'un üst katlarında oturursan bu ülkenin sorunlarına çare üretemezsin. 
TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu toplantısında açıklama yapılıyor. Rahatsız oluyorlar. Normalde devleti yöneten kişi eleştirilere kulak kabartır. TOBB'u, TESK'i susturuyorlar. Devleti yöneten kişi dinlemesi gerekirken ne diyor :'Ben sizin 17 yıl önceki durumunuzu da bugünkü durumunuzu da biliyorum. Yeri gelirse teşhir ederim. Bunun hesabını sormasını da bilirim' diyor. Kimin hesabını soruyorsun? Yönetimdeki beceriksizliğinin hesabını mı soracaksın? Havuz medyası sana 24 saat övgüler diziyor ama kimse dinlemiyor görmüyor musun? Hakimler istediğin gibi karar verse de o hakimlerin itibarı olmadığını görmüyor musun? Allah kimseyi kibirli yapmasın. 
Bir toplantıda 'Herkesin midesini doyurduk. Karnını doyuruyorsunuz yine de oy vermiyor' diyor. Millet akıllı, niye sana oy versin. İşsize bakıyor, dış politikaya bakıyor, kim yönetiyor, sen. Kimin parasıyla kimi doyuruyorsun? Vatandaştan topladığın vergilerle sosyal yardım yapıyorsun doyurdum diyorsun. Su içerken, bulaşık yıkarken, otobüse binerken vergi alacaksın, karnını doyuruyorum, diyeceksin. Asıl 80 milyon seni doyuruyor. Dönüp kendine baktın mı? Yazlık, kışlık, uçan sarayın var, onları sana kim aldı? 80 milyon vatandaş aldı. Senin rüyanda görmediğin maaşını veriyorlar, kira bedellerini, benzinin karşılıyorlar. 3 bin korumanın masrafını karşılıyorlar. 80 milyon sana çalışıyor yüzüne gözüne doysun. Efulilerin, ejder meyvelerinin parasını kim ödüyor? 8 milyondan fazla işsiz var. Bu işsizlerin durumunu nasıl çözeceğiz, diye düşündün mü? Bu ülkenin fakir fukarası vergi öder. Bu beyler vergi ödememek için Man Adası'nda şirket kurdular. 1 kuruş dahi vergi vermediler.
Asgari ücretle artık geçinilmiyor. 
YSK pazartesi günü açıklayacaklardı. Sarayda oturan zat söyledi. 7 tane çete var. Pazartesi dendi, 200 sayfa bitti. Ergenekon-Balyoz davalarında olurdu böyle. Bunlara da öyle talimat verilmiş. Biz sarayda yazdık, basın imzayı verin, dediler. Saraydan talimat alandan hakim olmaz. Bir zarfınız var 4 pusula var. 4'ünü zarfa koyuyorsunuz. 7 kişilik çete 4'ünden 1'ini kabul etmiyor.
Binali Bey meselesine girmiyorum bile. Yolunu yordamını şaşırmış."
 
Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları