loading
close
SON DAKİKALAR

Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik: FETÖ'den açığa alınan ve kaçarken yakalandığı için tutuklanan hakimi Man Adası davasına atadılar

Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik: FETÖ'den açığa alınan ve kaçarken yakalandığı için tutuklanan hakimi Man Adası davasına atadılar
Tarih: 17.07.2020 - 13:19
Kategori: Gündem

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik, Man Adası davalarında verilen tazminat cezalarına ilişkin açıklama yaptı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Man Adası açıklamaları nedeniyle AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve yakınlarına, son 4 gün içinde açıklanan mahkeme kararlarıyla 197 bin ve 359 bin liralık tazminat ödemeye mahkum edilmişti.

Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik tazminat cezalarına ilişkin CHP Genel Merkezi'nde açıklamalarda bulundu.

Celal Çelik, 197 bin liralık cezaya hükmeden mahkeme hakiminin darbe girişiminden bir gün sonra FETÖ'den açığa alındığını, Yunanistan'a kaçarken yakalandığını ve tutuklandığını belirterek, Man Adası davasına bakması için atandığını söyledi.

Celal Çelik'in açıklamaları şöyle:
"Bu davalar genel başkanımız tarafından Man Adası özelinde ifade edilmiş olan gerçekliklerin üzerini örtmek amacıyla, hem yargı eliyle hem de yandaş medya aracılığıyla açılmış davalar niteliğindedir.

Sayın Erdoğan ve yakınları genel başkanımızın açıklamaları sonrasında toplamda 5 tane dava açmışlardır. Bu davalar İstanbul Anadolu Adliyesi 5, 9, 15 ve 20. Asliye Hukuk Mahkemelerine düşmüştür. Bu davalar buraya düştükten sonra mahkeme hakimlerinin hiçbir talebi olmamasına rağmen hakimler yerlerinden sürülmüş, yerlerine Erdoğan'ın düşüncesi doğrultusunda karar verecek hakimler atanmışlardır.

Man Adası'na atanmış olan ve salı günü itibariyle karar vermiş hakimle ilgili değerlendirme yapmak zorundayız. 

Türkiye'de Erdoğan'ın istemediği kararları alan bir mahkeme bizce yok. Erdoğan'ın istemediği kararı veren her hakim derhal yerinden sürülüyor, belki FETÖ'cü iddiasıyla tutuklanıp açığa alınabiliyor.

Hakimler baskı altında ancak öyle bir hakimle karşı karşıya kaldık ki bunun bilinmesi gerekiyor. 15 Temmuz darbe girişiminden bir gün sonra mahkeme hakimi FETÖ'cü olduğu iddiasıyla açığa alınan bir hakim. Açığa alındıktan bir ya da iki gün sonra 6-7 FETÖ'cü hakim ve aynı zamanda 1 ya da 2 FETÖ'cü subayla birlikte Yunanistan'a kaçmaya çalışırken yakalanan ve bundan ötürü tutuklanan hakimden bahsediyorum. FETÖ'cü olduğu iddiasıyla HSYK tarafından açığa alınan ve tutuklanan hakim bu hakim. Davalar açıldıktan sonra mahkeme hakimi sürülerek bu mahkemenin hakimi olarak atanmış durumda. Gelin bu hakimden adalet ve tarafsızlık bekleyin. Böyle bir ihtimal elbette yoktu.

Genel başkanımız 'Sayın Erdoğan sen yakınların adına vergi cenneti olarak bilinen Man Adası'nda şirket kurdurdun mu?' diye sormuştu. Aynı zaman da milyonlarca dolarlık para transferi yaptın mı, diye eleştiriler yapılmıştı. Bu eleştiriler doğruydu. Algı oluşturmak için bu davalar açılmıştı.

Biz Man Adası'nda Erdoğan'ın yakınları tarafından şirket kurulmuştur, demiştik. Bumerz diye bir şirket kurulmuştu Man Adası'nda. Erdoğan'ın kardeşi Mustafa Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan, eniştesi  Ziya İlgen tarafından 1 sterline kurulmuştu. Bu şirketi şu an FETÖ'den tutuklu bulunan Mubariz Mansimov isimli iş adamının sahibi olduğu bir şirket satın almıştı. O şirketin 15 milyon isimli gemisi vardı. Şirket satışından kaynaklı paralar Erdoğan ailesi tarafından ödenmediğini mahkemede ispatlamıştık. O paralar kimler tarafından ödenmişti? 17-25 Aralık'a gitmek zorundayız. O dönemde Bilal Erdoğan ve Tayyip Erdoğan arasında tapeler vardı. Orada Bilal Erdoğan babasına 'Bu Sıtkı Ayan geldi, 10 milyon dolar getirdi' demişti. Orada devreye giren Tayyip Erdoğan 'Sakın alma, ne söz verdilerse o. Herkes nasıl getiriyor?' demişti. O Sıtkı Ayan bu şirket satışından kaynaklı bocu ödeyen şahıs. 1 sterline açılan şirket 15 milyon dolarlık bir gemi satın alıyor, para Sıtkı Ayan tarafından ödeniyor. Bunların belgeleri dosyada olduğu halde böylesine hukuksuzluklarla karşı karşıya kaldık.

Genel başkanımız 15 milyon dolarlık dekontlar göstermişti. Para transferleri vardı. O transferlerin tamamının olduğu tarafımızdan ispatlanmıştır. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmış, MASAK'a rapor hazırlatılmış, Halk Bankası'na müzekkere yazılmıştı. Hem MASAK, hem Halk Bankası dekontları tamamının doğru olduğunu ifade etmişti. Hem şirket kurulduğunu hem de para transferlerinin gerçek olduğunu ispatladık. 

Baştan itibaren Erdoğan tarafından düşünmeye koşullanmış hakimler tarafından şununla karşılaştık: Siz hangi delilleri sunarsanız sunun, biz Erdoğan gibi düşünüp delillerinizi kaale almayacağız, dediler. Bu hakimler suç işlediler. Hem görevi kötüye kullandılar hem resmi evrakta sahtecilik suçu işlediler hepsi hakkında suç duyurusunda bulunduk, reddi hakim talebinde bulunduk. 5 mahkemenin hakimi de aynı şekilde karar verdiler. Fahiş tazminat kararlarına hükmettiler. Biz mahkemeler karar veremez demiştik. İstinaf Mahkemesi bu kararları ortadan kaldırdı. Hakimin reddi uygulanmak zorundadırlar denildi. Yine delillerimiz toplanmadı, yine reddi hakim talebini reddettiler. Biz bu hakimlerin gözlerinin içine baka baka Erdoğan'ın avukatlarısınız, dedik.

Genel başkanımızın ileri sürdüğü iddiaların tamamı ispatlandı. Bu kararlar istinaftan ya da Yargıtay'dan dönecektir. Erdoğan anımsanacağı üzere geçmişte parmağındaki yüzüğü göstererek, 'Benim bütün servetim bu yüzüğüm. Bir Erdoğan çok zenginleşmiştir diye duyarsanız haram yemiştir' demişti. İşte bu Erdoğan 15 milyon dolarlık bir ticari eylemin içindeyken, bununla ilgili hesap vermezken, yalanlar üzerine algı oluşturmaya çalışırken mahkemelerin bu doğrultuda hareket etmesini içimize sindiremiyoruz. Genel başkanımızın iddialarının tamamını ispatladık. Sonuç itibariyle bizler bu davaları kazanacağız."

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları