loading
close
SON DAKİKALAR

''Okullar açılıyor ama henüz müfredatlar belli değil''

''Okullar açılıyor ama henüz müfredatlar belli değil''
Tarih: 07.09.2012 - 12:10
Kategori: Eğitim

CHP'li Gülsever eğitim ve öğretimin başlaması üzerine bir konuşma yaptı...

CHP Grup Başkan Vekili Ertuğrul Gülsever İstanbul İl Genel Meclisi kürsüsünde 2012–2013 Eğitim ve Öğretim yılının başlaması sebebi ile bir konuşma gerçekleştirdi.

“Uygulamaya konulan Bu taslak iktidar partisinin seçim beyannamesinde yoktur, hükümet programın da yoktur, bireysel alınan bir karardır. Şimdi 5 (60 aylık) yaşındaki çocuğumuzun ilkokul 1’nci sınıfa başlaması ile ortalama 45 olan sınıf mevcutları 60–70 hatta 80 kişilik sınıf mevcutlarına ulaşacak. Tüm uzmanlar, bilim adamları 5 yaşında ki çocuğun DENGE-ALGI ve DİL gelişiminin 5 yaşında okula başlamasına uygun olmadığı konusunda birleşti. Okullar açılıyor ama müfredatlar henüz belli değil. Okul öncesi eğitim 1’nci sınıf oldu. 7 yaşındaki çocukla 5 yaşında ki çocuk şimdi aynı sınıfta ilkokul 1’i berber okuyacaklar. Okullarımızın bahçelerindeki oyun alanlarını trafolardan ve oto parklardan nasıl koruruz mücadelesini yaparken şimdi onlara nefes alacak alan bırakmıyoruz. Soğuktan donmak üzere olan bir insanı çok derin bir uyuma duygusu ve hazzı kaplar, ama uyursa ölür. Onun için asla uyumamak gerekir, ölmemek için asla uyumayacak ve uyanık kalmak zorundasınız. CHP Grubu adına tüm toplumumuza ve eğitim camiamıza sesleniyorum: Lütfen uyanık kalalım ve bu olumsuzlukların yaşanmasına müsaade etmeyelim”

“Uyumayalım, uyanık kalalım, uyursak ölürüz”

İstanbul İl Genel Meclisi (İGM) 2012 yılı Eylül ayı Meclis toplantılarının  6 Eylül Perşembe günkü oturumunda CHP Grup Başkan Vekili Ertuğrul Gülsever 2012–2013 Eğitim ve Öğretim yılı sebebi ile gündem dışı bir konuşma gerçekleştirdi. 2012–2013 Eğitim ve Öğretim yılının hayırlı olması dileği ile konuşmasına başlayan CHP Grup Başkan Vekili Ertuğrul Gülsever Meclis kürsüsünde Meclis Üyelerine şunları söyledi;


“Maalesef bu eğitim yılı tartışmalarla başlayacak. Eğitim camiası-öğretmenler-veliler-öğrenciler-akademisyenler-uzmanlar-sivil toplum örgütleri, yani tüm toplum tartışıyor. Hükümet yasayı çıkarmadan önce tartıştırması gerekirken yasallaştıktan sonra tartışıyoruz maalesef.  Öğretmenler kendilerinin ve öğrencilerinin durumlarını, veliler de kendi çocuklarının durumlarını merak ediyor. Milli eğitim müdürleri, okul müdürleri, devletin ilgili tüm kurumları “Bu durumun altında nasıl kalkacağız” diye kara kara düşünüyorlar. Evet, CHP Grubu olarak amacımız milletimizin ve eğitim camiasının kuşkularına ve tereddütlerine tercüman olmaktır. Yöneticilerimizin yanlış yapmalarına engel olmak ve yardımcı olmaktır amacımız”


“Neydi tereddütler ve kuşkular sıralayalım; 8 yıllık eğitim üç eşit parçada 12 yıla çıkarıldı. Eğitim yaşı 1 yıl öne alındı, 5 (60 aylık) yaşına çekildi. Okul öncesi eğitim zorunlu olmaktan çıkarıldı. Meslek okulları ve imam hatip okulları ortaokul düzeyine çekildi. 3’cü 4’ de, yani lise eğitiminde istenirse özgün eğitimden vazgeçildi, açık öğretim olanağı sağlandı. Bu değişikliklerde en çok tartışılan da okula başlama yaşı oldu. Tüm uzmanlar, bilim adamları 5 yaşında ki çocuğun DENGE-ALGI ve DİL gelişiminin 5 yaşında okula başlamasına uygun olmadığı konusunda birleşti. Aslında bilim adamı olmaya gerek yok, hepimiz kendi çocuklarımız ve torunlarımızdan biliyoruz ki 5 yaşındaki bir çocuk ayakta durma ve merdivende çıkma gelişimini henüz tamamlayamamıştır. Hepimiz biliyoruz ki bu yaşta ki çocuk tuvalet ihtiyacını tek başına gideremez. Hepimiz biliyoruz ki bu yaştaki bir yavrucuk kendini ifade edecek kadar gelişmemiş ve çevreyi henüz tümü ile kavrayamamıştır. Okullar açılıyor ama müfredatlar henüz belli değil. Okul öncesi eğitim 1 sınıf oldu. 7 yaşındaki çocukla 5 yaşında ki çocuk şimdi aynı sınıfta ilkokul 1’i berber okuyacaklar”


“Bizler il genel meclis üyeleri olarak 40 ayı aşkın süredir eğitim konusunda özellikle çaba sarf ediyoruz. İktidar ve muhalefet üyeleri olarak, il özel idaremizin değerli yöneticileri ve bürokratları ile beraber birinci önceliği eğitim sorununa veriyoruz. Sınırlı bütçemizi zorlayarak en büyük yatırımı eğitime ayırıyoruz. Eğitimin kalitesini artırmak, stratejik planın hedefine ulaşmak için hep beraber büyük mücadeleler veriyoruz. Uzun tartışmalar hatta zaman zaman münakaşalar yaptık, sınıf mevcutlarını aşağıya çekmek ve derslik sayılarını artırmak için yoğun çabalar sarf ettik, ikili eğitimi teke indirmek için özel programlar gerçekleştirdik”


“Şimdi 5 yaşındaki çocuğumuzun ilkokul 1’nci sınıfa başlaması ile ortalama 45 olan sınıf mevcutları 60–70 hatta 80 kişilik sınıf mevcutlarına ulaşacak. Bizler okullarımızı en yüksek fiziki koşullara kavuşturmak isterken, 5 yaşındaki minicik yavrularımızı depremzedeler gibi okul bahçelerine koyulacak konteynır barakalara yerleştirmenin yollarını alıyoruz şimdi. Okullarımızın bahçelerindeki oyun alanlarını trafolardan ve oto parklardan nasıl koruruz mücadelesini yaparken şimdi onlara nefes alacak alan bırakmıyoruz. Tek kelime ile yazık oldu bunca emeğe ve gayrete. Derslik sayılarımızı karşılayabilmek için etüt ve beslenme okullarını kapatma kararı verdi bakanlığımız. Artık bu okullara öğrenci alınmayacak. İlgili kişilerimiz bu okulların kapatılmasının nedeninin “ayrımcılık” yarattığını gerekçe gösteriyorlar. Bu okullarda çalışan anne ve babaların çocukları okuyor, bunları kapatmak değil çoğaltmak gerekir, ama kapatıyoruz ne yazık ki. 40 yıl önce İstanbul’da İETT otobüsleri için tercihli yol için “ayrımcılık” gerekçesini gösteren anlayış, 40 yıl sonra İETT otobüsleri için tercihli yol gösteriyor. Umuyor ve diliyorum ki bu yanlıştan vazgeçmek için 40 yıl beklemeyiz”


“Toplumumuzda en çok tartışma yaratan bir diğer konu ise ikinci 4 yılın yani ortaokulların 1’nci sınıftaki yeni uygulaması. Ortaokullar, yani yasadaki düz ortaokullar meslek/teknik ortaokulları ve imam hatip ortaokulları, okul olarak üç kategoride tarif ediliyor. Bakanlık meslek ve teknik okullarının orta kısımlarının bu yıl uygulanmayacağını ifade ediyor. Ama imam hatiplerinin orta kısımlarının açılabilmesi için çok özel çabalar sarf ediyor.  Okulları imam hatibe dönüştürüldüğü için veliler, öğrenciler ve öğretmenler bu uygulamadan vazgeçilmesi için her gün toplanıyor, yürüyüşler düzenleniyor ama maalesef seslerini devlet ve hükümet yetkilileri duymuyor. Eğer ihtiyaç ve talep varsa kimsenin imam hatip ortaokulu açılmasına karşı durmuyor”


“Biz de Cumhuriyet Halk Partililer olarak karşı değiliz. 40 yıl önce imam hatiplerin orta kısmının açılmasını sağlamış biz Cumhuriyet Halk Partililerinde hiçbir itirazı yok. Karşı olunan ve olduğumuz mevcut okulların alanlarının dönüştürülmesidir. İtirazımız, karşı olunan ve olduğumuz mevcut okulların alanlarının imam hatibe dönüştürülmesidir. Zaten söylenen “imam hatip açılmasın kampanyası” değil, “Okuluma dokunma” kampanyasıdır. Artık hepimiz biliyoruz ki 24 derslikli tam donanımlı bir okul 8 ayda rahatlıkla bitirilip hizmete açılabiliyor. Eğer gerçek ihtiyaç ve talep tespit edilip bu uygulama ona göre tartışılarak, yeni okullar da 1 yıl sonra yapılmış olsa idi yine kimse itiraz etmeyecekti. Bugün itibarı ile bir okulun üç dersliğini imam hatip okuluna ayırmamış olan okula sadece 10 kişisi o yerden olmak üzere 34 kişi başvurduğunda şimdi ne olacak diye herkes birbirine sormak zorunda kalmazdı. İlgililer de bu okullara öğrenci bulmak için “ayrıcalıktır” diye kapattıkları etüt ve beslenme okullarının yerine, çarşaf çarşaf ilanlar vermez, bedava ulaşım ve yemek vaat ederek öğrenci bulmak orunda kalmazlardı”


“Değerli Meclis Üyeleri, okullar öğrencileri ile camiler de cemaatleri ile olur. Dünyanın en görkemli camisini yapsanız, eğer cemaat yoksa orası ibadethane olmaz. Saray gibi okul yapsanız, eğer örencisi olmazsa orası da eğitim kurumu olmaz. Doğrusunu isterseniz ne oldu da birden bize eğitim sistemimizde bu değişiklikler yapıldı, böyle bir kaos ortamı yaratıldı hiç kimse bilmiyor. Bu taslak iktidar partisinin seçim beyannamesinde yoktur, hükümet programın da yoktur, bireysel alınan bir karardır. Toplumumuzda yasallaşmadan önce tartışılamamıştır, Aceleyle getirilmiştir. Fiziki şartlar yererli değildir. Müfredat programları bile yoktur. Toplumumuzda kuşku, tedirginlik ve itirazlar oluşmuştur. Bakan, çocuklarımızı okula göndermezsek nerelerden rapor alacağımızı gösterirken, Sayın Başbakan da rapor alan velileri çocuklarına ihanetle ve geri zekalı muamelesi yapmakla suçlamıştır. Bu söylemler doğru değildir”


“Eğer siz bir gece yatar, sabah kalktığınızda, “Acaba bu toplum galiba yeterince, ya da “benim arzu ettiğim” kadar dindar değil” gibi bir vehme kapılırsanız, ertesi günü daha dindar bir nesil yetiştirmeye karar verirseniz ve bunu açıkça deklere ederseniz… O zaman bu sonuçlar kaçınılmaz olur. Umuyor ve diliyorum ki bu yanlış karardan bir an önce dönülür ve toplum ve eğitim camiamız en kısa zamanda normalleşir”


“Soğuktan donmak üzere olan bir insanı çok derin bir uyuma duygusu ve hazzı kaplar, ama uyursa ölür. Onun için asla uyumamak gerekir, o nedenle ölmemek için asla uyumayacak ve uyanık kalmak zorundasınız. CHP Grubu adına tüm toplumumuza ve eğitim camiamıza sesleniyorum: Lütfen uyanık kalalım ve bu olumsuzlukların yaşanmasına müsaade etmeyelim.''

Vişne Haber Ajansı

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları