Ozan Güven'in sevgilisi Deniz Bulutsuz: Bir saatten fazla süren ağır fiziksel şiddette maruz kaldım

Sosyal medya uzmanı Deniz Bulutsuz'un 'Kasten öldürmeye teşebbüs', 'Hürriyetten yoksun bırakma' ve 'Hakaret' suçlarından şikayet ettiği erkek arkadaşı Ozan Güven de savcılıkta verdiği ifadenin ardından şikayetçi oldu.

Ozan Güven'in segilisi Deniz Bulutsuz, Güven'in kendisini darbettiğini söyledi.

Bulutsuz, konuya ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Deniz Bulutsuz'un açıklaması şöyle:
"13.06.2020 Cumartesi sabaha karşı kamuoyunca bilinen bir ilişki yaşadığım Ozan Muharrem Güven tarafından, kendi evinde bir saatten fazla süren ağır fiziksel şiddette maruz kaldım. Şiddet gördüğüm sırada evden çıkmama izin vermeyerek canıma kasten, fiziksel ve duygusal şiddetin sorumlusu olan Güven'e karşı hukuki haklarımı sonuna kadar savunacağım. Kadına şiddetin hiçbir şekilde kabul edilemeyecek bir suç olduğu bir toplumda, ruh sağlığımı ancak psikolojik destek alarak koruyabildiğim bu hukuki süreç boyunca şimdiye kadar koruduğum sessizliğime ve mahremiyetime saygı duyulmasını rica ediyorum."

Deniz Bulutsuz'un şikayeti sonrası Ozan Güven savcılığa ifade verdi.

Sözcü'den Hayati Arıgan'ın haberine göre, Güven'in ifadesi şöyle:

“Deniz Bulutsuz ile  6 aydır devam eden duygusal bir ilişkimiz vardı. Deniz, en ufak tartışmada büyük tepkiler veriyordu. Hatta bir tartışma sonrası bayılma numarası yaptı. Deniz, annesinin ilişkimize karşı çıktığını söylüyordu. Ailesi ile tanışarak güzel bir ilişki kurdum.

Son olaydan kısa süre önce Bodrum’a tatile gittik. Tatilde Deniz’in tartışma çıkarması üzerine ayrılmak istediğimi söyledim. Bunun üzerine beni banyoya kilitledi. Uzun süre affetmem için ikna etmeye çalıştı. Bu durumdan çok rahatsız oldum. Dönüş yolunda benden bir şans daha istedi.

12 Haziran’da gittikleri kutlama yemeğinden sonra Ramazan adındaki arkadaşımıza uğradık. Deniz Bulutsuz’un eski sevgilisi ile ilişkisini anlatmaya başladı. Buna çok bozuldum. Benim evime gittiğimizde Deniz iğneleyici laflar sokmaya başladı. Deniz’e, ‘Bak yapma üzerime gelme. Konuyu uzatmadım sen de uzatma’ dedim. Esasen ben küsmem gerekirken ben yine saatlerce kendimi açıklama ile uğraştım.

Yatağa gittiğimde uyumuyordu. Yorganı usulca kaldırdım. Yorgana tekme atmasıyla yorganla birlikte abajur yere düştü. Abajurun şapkası çıktı. Yerden almak isterken Deniz sapını çekti ve o sırada çenesinde sıyrık oluştu. Yara bandı ile çenesini bantladım. Bağırmaya,kendini yerden yere atmaya başladı.

Çılgına dönmüş gibiydi. ‘Sen benden ayrılıyorsun. ben de seni rezil edeceğim. Seni Türkiye’ye kadın döven adam olarak tanıtacağım’ dedi. Üzerime saldırarak yüzüme, ellerime, kollarıma her tarafıma çılgınca vurmaya başladı. Yüzümü çizdi, saçlarımı çekti sakinleşmedi.

Beni sürekli rezil etmekle tehdit etti. Kendim yara bere içinde kalmama rağmen bir tokat dahi vurmadım. Şoförümü arayıp Deniz’i götürmesini istedim. Ertesi gün hiçbir şey olmamış gibi Deniz, benim arabamı isteyip Bursa’ya bir arkadaşına gelinlik almaya gitti. Daha sonra şoförümü arayıp ‘Bana Ozan’ı getir’ diye mesaj atmış. Ben gitmeyince bu defa ‘Hastaneye karakola giderim’ diye tehdit etmeye başladı.

Ben kendisini şiddet uygulamadım. Tam tersine o benim üzerime saldırdı, tırmalayarak yüzümü çizdi ve bana vurdu. Çerçevelerin üzerine ittirdi. Belki sinirsel belki yara berelerin yarattığı enfeksiyon etkisiyle ateşlendim. Kendimi halsiz ve bitkin hissedince acile gittim. Doktor halimi görünce bu yaralanmalar nedenini sordu. Bir arkadaşımla tartıştığımı söyleyince, “Bunu adli vaka olarak kayıtlara geçmek zorundayım” dedi. Olay gecesi yaralanma ile hastane raporum mevcuttur. Kendisinden şikayetçiyim. Her yerim yara bere içinde morluklarla dolu idi. Bu olay kendisiyle görüşmeyi kabul etmediğim için bana kurulan bir komplodan ibarettir."