loading
close
SON DAKİKALAR

Sanayi Bakanı Mustafa Varank'tan Türkiye yazarı Fuat Uğur'a tekzip: Amacının açık bir tetikçilik faaliyeti olduğu aşikar

Sanayi Bakanı Mustafa Varank'tan Türkiye yazarı Fuat Uğur'a tekzip: Amacının açık bir tetikçilik faaliyeti olduğu aşikar
Tarih: 23.09.2019 - 12:20
Kategori: Gündem

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Türkiye gazetesi yazarı Fuat Uğur'un Bakan Mustafa Varank'la ilgili iki köşe yazısı nedeniyle gazeteye tekzip gönderdi. Türkiye gazetesinin yayınlamadığı tekzip bakanlığın sitesinde yayınlandı.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Türkiye gazetesine Fuat Uğur’un yerli traktör projesine ilişkin 10 ve 12 Eylül tarihlerinde yayımlanan iki yazısı nedeniyle tekzip gönderdi. Tekziplerin gazetede yayımlanmaması üzerine bakanlık, tekzip metnini internet sitesinden yayımladı.

Tekzip metni Bakanlığın Twitter hesabından "Türkiye Gazetesi Yazarı Fuat Uğur’un yalan ve iftiralarına yönelik 5187 sayılı Basın Kanunu uyarınca gazeteye gönderilen, 3 gün içinde tam ve eksiksiz yayımlanması gerekirken yayımlanmayan tekzip metni ve ihtarnameyi kamuoyunun bilgisine sunuyoruz" notuyla yayınlandı.

Tekzipte Fuat Uğur için "Eser sahibinin ilgili yazılarının bir hezeyanlar manzumesi olduğu ortadadır. Müferi olarak tekzibimize özne olan kişinin bilgisizliği maalesef tekzibimizle giderilebilecek durumda da değildir. İzansız ve kesin bir dille kaleme aldığı konu hakkında, ne bakanlıktan bilgi edinme ne de sektör hakkında araştırma yapma zahmetinde bulunmayan yazarın amacının açık bir tetikçilik faaliyeti olduğu aşikârdır. Bunun nedenlerinin kamuoyunun takdirinde olduğunu beliriz" denildi.

Bakanlığın yayınladığı tekzip metni şöyle:

"Türkiye Gazetesi’nin 10.09.2019 tarihli nüshasında ‘Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ne yapmak istiyor?’ ve 12.09.2019 tarihli nüshasında ‘Bakan Varank cevaplamadı ama bu toplantının sebebi belli’ başlıklarıyla yayınlanan yazılar ile kamuoyunun gerçek dışı bilgilerle yanlış yönlendirilmesinin önüne geçmek üzere bazı bilgileri paylaşmak zaruri olmuştur.

Öncelikle belirtmek gerekir ki, en temel gazetecilik ilkesi gereği basın meslek ahlakına sahip her gazeteci, iddialarını kaleme almadan önce muhataplarına sormakla mükelleftir. Buna rağmen eser sahibi Bakanlığın yetkili birimine ulaşarak doğru bilgiyi almak yerine, kamuoyunu
Müvekkilim aleyhine yönlendirmek ve kışkırtmak amacıyla, bilinçli, planlı ve taammüden yanlış ve iftira niteliğindeki bilgiler ile yazısını hazırlamıştır. Eser sahibinin bu kasıtlı eylemi Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde yürüyen Milli Teknoloji Hamlesine katkı sunan Sayın
Bakanımıza, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımıza ve sanayicilerimize yönelttiği ithamlarla, kamuoyunda güvensizlik yaratılmasına sebep olmaktadır.
Tekzibe konu yazı içeriklerinde yer verilen uydurulmuş rakam ve beyanlar eser sahibinin sektörle, yerel üretimle ilgili en ufak bir bilgisi olmadığını açıkça ortaya koymaktadır. Yazıda yer verilen gerçek dışı beyanlara kısaca değinmek gerekirse; Toplantı davetinin Sayın Bakanımız tarafından yapıldığı iddiası kesinlikle doğru değildir! Söz konusu toplantı talebi TARMAKBİR tarafından yapılmış olup, sayın Bakanımızdan randevu istenmiştir. Bu talep üzerine 2018 yılında iç pazarda yaşanan daralmaya bağlı olarak sektörün yaşadığı sorunlara ilişkin bakanlığımızda bir istişare toplantısı gerçekleştirilmiştir. Toplantıya çoğu yabancı ortaklı traktör firmalarının katıldığı iddiası da bir başka yalandır!
Söz konusu toplantıya TARMAKBİR üyesi traktör üretici firmaların üst düzey temsilcileri ile OSD üyesi Türk Traktör ve Hattat Traktör temsilcileri tarafından katılım sağlanmış olup, Bakanlık tarafından katılımcıların tayinine yönelik bir planlamada bulunulmamıştır. Ülkemizde traktör üreticilerinin çatı örgütü olarak faaliyet gösteren TARMAKBİR Türk Tarım Alet ve Makinaları İmalatçıları Birliği Derneği, 1978 yılında kurulmuş olup, ülkemizde traktör ve diğer tarım makinaları ana iştigal konusu olan imalatçı ve ihracatçıların üye olduğu bir dernektir. 218 Üyesi mevcuttur. Birlik Üyeleri, KOBİ’lerden, makine sektörünün önde gelen büyük ölçekli firmalarına ve Türkiye’de de faaliyet gösteren küresel firmalara kadar çeşitli ölçeklerdedir. Bakanlar Kurulu kararı ile isminin başında “Türk” kelimesini kullanmaya hak kazanmıştır.

Söz konusu toplantıya hâlihazırda ülkemizde Türk Ticaret Kanununa göre kurulmuş ve faaliyet gösteren ve traktör üretimi gerçekleştiren TÜM ÜRETİCİLERİN temsilcileri, hisse yapıları gözetilmeksizin katılım sağlamıştır. Derindere A.Ş.’nin toplantıya kasıtlı olarak davet edilmediği iddiası yalandır! Söz konusu toplantıya traktör üretici firmaların üst düzey temsilcilerince katılım sağlamış olup, Bakanlık tarafından katılımcıların tayinine yönelik bir planlamada bulunulmamıştır. Kaldı ki, bahsi geçen firma, TARMAKBİR ya da OSD üyesi traktör üretiisi bir firma değildir.
Kısaca toplantı randevu talebi üzerine gerçekleşmiş ve katlımcılar bakanlık tarafından belirlenmemiştir. Toplantıya katılan firmaların traktörlerinde yabancı motor üreticilerinin motorlarının kullanıldığı, bütün parçaların ithal olduğu iddiası bir diğer yalan beyandır!
Traktör sektörü Türk sanayisinin en güçlü olduğu sektörlerden biridir. Ülkemizde hali hazırda üretim yapan Türk Traktör, Başak, Tümosan firmaları YÜZDE YÜZ YERLİ MOTOR imal etmekte, kullanmakta ve hatta İHRAÇ ETMEKTEDİR. Diğer yandan Makine ihracatçılar Birliği resmi kayıtlarına göre 2019 yılının ilk 8 ayında ihracatını %18 artıran ve 622 Milyon USD ihracat değerine ulaşarak tüm zamanların ihracat rekorunu kıran Türk tarım makineleri endüstrisi, otomotiv endüstrisinden farklı olarak birçok segmente göre çok daha büyük bir yerlilik oranı
ile faaliyet göstermektedir. Gerek üretim değeri ve gerekse yaratılan katma değerle genel Türk makine endüstrisi içinde ilk 3’te yer alan tarım makinelerinde komple üretim haricinde CKD/SKD üretimler dâhil Türkiye’de üretilen traktörlerin son 3 yıla ait pazar payının ise %85
gibi çok yüksek bir seviyede olduğu görülmektedir. 2018 yılı itibariyle ürettği traktörlerde %92 YERLİLİK seviyesini yakalayan, YÜZDE YÜZ YERLİ VE MİLLİ MOTOR üretip kullanan, yaklaşık 30 BİN EMEKÇİYE istihdam sağlayan Türk tarım makineleri endüstrisinin vefakâr mensuplarını vatan haini gibi göstermek en hafif tabirle bir tetikçinin hezeyanları olarak nitelendirilebilir.

Çiftçinin elinde bulunan traktörlerin yabancı ithal elektrikli traktörlerle yenileneceği iddiası da bir başka hezeyandır! Bu iddia toplantı sırasında da herhangi bir şekilde gündeme gelmemiştir. Olası motor ve batarya maliyetlerinin dönüştürülecek traktör fiyatından dahi daha yüksek olabileceği, böyle bir işlemin öncelikle ekonomik olarak sonrasında ise çiftçi üzerinde sosyal bir karşılığı olmayacağı aşikârdır. Toplantıda üreticilerimizin gündeme getirdiği sorunlara Sn. Bakanımızca hassasiyetle yaklaşılmış ve iç pazarın durumu ile ilgili konular ayrıntılı bir biçimde ele alınmış olup elektrikli traktörler konusunda herhangi bir gündem planlanmamıştır.

Bununla birlikte, toplantı sonunda gündem dışı olarak Sn. Cumhurbaşkanımız tarafından da kullanılarak kamuoyuna tanıtılmış olan elektrikli traktör çalışmalarına mevcut üreticilerin bakışları ve bu alanda varsa kendi bünyelerinde gerçekleştirdikleri çalışmalar hakkında istişarede bulunulmuştur.
Sayın Bakanımızın elektrikli araçlar konusunda hassasiyeti kamuoyunca malum olup, Sn. Cumhurbaşkanımızın yaklaşımıyla tamamen uyumlu ve bunu destekleyici mahiyettir.

Bununla beraber, Derindere A.Ş. isimli şirkete bugüne kadar Bakanlığın bağlı ve ilgili kuruluşlarında birçok projede, HİBE dahil, mali destekler sağlanmıştır. Firma halihazırda bakanlığın sağladığı teknopark imkanlarından faydalanmaktadır. Firmanın ar-ge faaliyetlerinde
geldiği aşamada bakanlığın katkıları vardır. Elektrikli traktör de dahil olmak üzere farklı gündemlerle firma ile bakanlık üst düzey yöneticileri arasında son bir yılda 7 ayrı görüşme gerçekleşmiştir.
Durum böyleyken, Sayın Bakanımızı elektrikli araç projelerini engelliyormuş gibi göstermeye çalışmak sadece Sayın Bakanımıza değil Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ve hükümetin başı olan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a atılmış bir ifiradır.
Tüm bu bilgiler ışığında eser sahibinin ilgili yazılarının bir hezeyanlar manzumesi olduğu ortadadır.

Müfteri olarak tekzibimize özne olan kişinin bilgisizliği maalesef tekzibimizle giderilebilecek durumda da değildir. İzansız ve kesin bir dille kaleme aldığı konu hakkında, ne bakanlıktan bilgi edinme ne de sektör hakkında araştırma yapma zahmetinde bulunmayan yazarın amacının açık bir tetkçilik faaliyeti olduğu aşikârdır. Bunun nedenlerinin kamuoyunun takdirinde olduğunu belirtiriz. Türkiye Gazetesi’nin ve esersahibinin gerçeğe aykırı, hiçbirsomut gerekçesi olmayan, hakaret ve iftira niteliğindeki 10.09.2019 ve 12.09.2019 tarihli yazılarıyla ilgili tüm yasal haklarımızı hızlı, eksiksiz ve etkin bir şekilde kullanacağımızı bildirir, Türkiye Gazetesi’nin haber değeri taşımayan tekzibe konu yazılarına itibar edilmemesini diler, Kamuoyuna saygılarımızla sunarız."

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları